29.04.2023 - 07:00 | Son Güncellenme:
ÇİĞDEM YILMAZ- HANDE ATILGAN - Kadınların yalnızca bekarlık soyadını kullanmasına ilişkin 2011’deki başvuruyu reddeden Anayasa Mahkemesi (AYM), İstanbul 8’inci Aile Mahkemesi’nin başvurusu üzerine bu kez kadının evlilikten sonra, hiçbir külfete katlanmadan sadece bekârlık soyadını kullanabilmesi için kanuni düzenleme yolunu açtı. 12 yıl önce 8’e karşı 9 oya takılan karar, bu kez 6’ya karşı 9 oyla alındı. AYM kararın TBMM’ye gerekli yasal düzenlemeleri yapacak süreyi tanımak amacıyla 9 ay sonra yürürlüğe girmesini uygun gördü. Kararı Milliyet’e değerlendiren hukukçular, kararın zihniyet dönüşümünün yolunu açacağını söyledi.
İLK EŞİK 2014’TE AŞILDI
Erkeklerin doğum soyadlarını ömürlerinin sonuna kadar kullanabilmesine karşın, kadınlara evlilikle zorunlu tutulan soyadı ve kütük değişimine ilişkin itirazlar, yıllarca derece mahkemelerince yürürlükteki Medeni Kanun’a dayanılarak reddedilmişti. AYM’nin 2014’te yürürlüğe giren emsal bir kararı öne çıkmıştı. Kadınların evlilikte bekarlık soyadını kullanmasına engel olan 187. maddenin iptali, yerel bir mahkeme aracılığıyla AYM Birinci Bölümü’nün gündemine gelmişti. Heyet, kadınların talebini reddeden yerel mahkemelerin, konuya ilişkin bağlayılıcığı olan uluslararası mahkemelerin kararlarının yeterinci dikkate almaması sebebiyle ‘manevi varlığın korunması ve geliştirilmesi hakkının ihlal edildiğine’ hükmetmişti. 2015’te ise Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nca alınan kararla, evli kadınların aile mahkemelerine başvurarak, doğum soyadını kullanabilmesinin önü açılmıştı.
EŞLER ARASINDA EŞİTLİK
Yerel mahkemenin “erkeğin doğumla kazandığı soyadını ömrü boyunca kullanması mümkünken, aynı hakkın kadına tanınmamasının eşitlik ilkesi ile bağdaşmadığı” gerekçesiyle yaptığı başvuruyu değerlendiren AYM, “Kadın, evlenmekle kocasının soyadını alır; ancak evlendirme memuruna veya daha sonra nüfus idaresine yapacağı yazılı başvuruyla kocasının soyadı önünde önceki soyadını da kullanabilir. Daha önce iki soyadı kullanan kadın, bu haktan sadece bir soyadı için yararlanabilir” hükmünü iptal etti.
Resmi Gazete’de dün yayımlanan kararda, AİHM Protokollerine işaret edilerek, kadın ve erkeğin eşit haklara sahip olduğu, ailenin de “eşler arasında eşitliğe dayandığı” ve bu uygulamayla “eşler arasında cinsiyet temelinde farklı muamelenin yapıldığı” kaydedildi. Kararda, kadının evlendikten sonra kocasının soyadını almasının ailenin ortak bir soyadına sahip olmasını mümkün kılan tek seçenek olmadığı vurgulandı. Kararda, “Kadın ve erkek arasında öngörülen farklı muamelenin nesnel ve makul bir temele dayanmaması sebebiyle eşitlik ilkesini ihlal ettiği sonucuna ulaşılmıştır” denildi.
Karara muhalefet eden AYM üyesi Muammer Topal ise gerekçelerini açıklarken “Kadın-erkek eşitliği modern hurafelerden birisidir” ifadesini kullandı.
‘KADINLAR KENDİ KİMLİKLERİYLE ORTAYA ÇIKABİLECEK’
Bekârlık soyadını evlilikten sonra da kullanabilmek için açtığı davayı kazanan Diyarbakır Dayanışmanın Kadın Hali Derneği’nden avukat Aslı Pasinli de “AYM vermiş olduğu kararla aslında Türkiye’deki kadınların adını koydu” dedi. “Soyadım kimliğimdir, evlenince kaybolmamalı” diyerek dava açan Pasinli, şu değerlendirmeyi yaptı: “Günümüzde kadınların istihdamda, kariyerde, siyasette, parlamentoda hayatın birçok alanında kendisini var ederken erkelerin soy ismi üzerinde kendini şekillendirmesinde bir itiraz vardı. Bu nedenle kararın bütün kadınlar adına çok önemli olduğunu söyleyebilirim. Kadınların farklı alanlarda kendi kimlikleri ile ortaya çıkabilmesi adına da oldukça sevindirici. Keşke bu kadar geç olmasaydı ve bizler de dava açmak durumunda kalmasaydık. Haklar biraz da mücadele alınıyor. Bu yolda mücadele eden, dava açan, sözünü ortaya koyan her kadının yarattığı bir topyekün sonuç olarak değerlendirmek lazım. Bütün kadınların kazancı olarak düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
‘NÜFUS KÜTÜĞÜ DE BİRLİKTE DEĞİŞTİRİLMELİ’
İstanbul Kadın Kuruluşları Birliği Koordinatörü avukat Nazan Moroğlu: “Kadının soyadı kuralı, erkek egemen zihniyetin kapılarını açan anahtardı. İptal kararı sadece kadının kimlik soruna çözüm getirmekle kalmayacak, toplumsal cinsiyet eşitliğini için zihniyet dönüşümün de yolunu açacak. Kararın yürürlüğe gireceği 9 aydı Türk Medeni Kanunu’nun 187 maddesi ile bağlantılı bütün maddelerde değişikliğe ihtiyaç var. Çocuğun soyadı ve boşanma sonrası soyadı maddelerinde değişiklik yapılacak. Bu eşitlik paketi bir bütün olarak ele alınmalı. Nüfus kütüğü dahil hepsi birlikte değişmeli.”
‘YILLARCA SÜREN MÜCADELE SONUCU ALINMIŞ BİR KARAR’
Avukat Şükran Eroğlu, “Yıllardır bu konu hakkında bir mücadele veriliyordu. Bu karar kadın mücadelesinin sonucu alınmış ve çok doğru bir karar. Çünkü, kadın evlendikten sonra kendi kimliğini kaybederek farklı bir kimliğe geçmek durumunda kalıyordu. Ama şimdi ise isterse geçer, istemezse geçmez. Bu tamamen kadının iradesine kalmış bir durum.”
‘ÇOCUK ANNENİN Mİ BABANIN MI SOYADINI ALACAK?’
İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi Birsen Baş Topaloğlu:
“Tek başına kendi soyadını kullanmak isteyen kadın dava açmak zorundaydı. Bu zorunluluk hem maddi hem de manevi bir külliyat getiren bir durumdu. AYM kararı bunu sonlandıracak. Aslında geç alınmış bir karar. Çünkü, yasalarımızda her ne kadar anayasada eşitlik ilkesi yer alsa da yasamızda cinsiyet temelli eşitsizlik içeren hükümler mevcut. Kadının soy ismi tek başına kullanamaması kişilik hakkı ihlali. Dolasıyla bu alınan bu karar olumlu. Karar yasadaki diğer maddeleri de etkileyecek. Çocuğun soy ismi ne olacak? Normalde çocuk ailenin soy ismini alır. Burada çocuk annenin mi yoksa babanınkini mi alacak? Bunun da düzenlenmesi gerekiyor.”