03.03.2023 - 16:18 | Son Güncellenme:
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in açıklamalarının ardından CNN Türk canlı yayınına bağlanan konuklar değerlendimelerde bulundu.
Akşener, partisinin Genel İdare Kurulu toplantısının ardından açıklamalarda bulundu. Akşener açıklamasında, "Üzülerek söylüyorum ki dün itibarıyla 6'lı masa artık millet iradesini kararlarına yansıtma kabiliyetini kaybetmiştir. Ne kumar masasında ne de noter masasında olmayacağız." dedi. Kılıçdaroğlu da bu açıklamaların ardından 'Merak etmeyin, bütün taşlar yerine oturacak' ifadelerini kullandı.
İYİ Parti lideri Akşener'in açıklamalarını CNN Türk canlı yayınına bağlanan konuklar değerlendirdi.
ZAFER ŞAHİN: İŞİN ÖZETİ BU
Milliyet Gazetesi yazarı Zafer Şahin CNN TÜRK'te yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: Masa fiilen dağılmış görünüyor. Bu işin buraya geleceği belliydi. 5-6 aydır Sayın Akşener'in kafasında bitirdiğine dair çok kuvvetli işaretler vardı. Depremi yaşadık, üzerinden bir hafta 10 gün kadar zaman geçti Sayın Akşener programa çıktı enteresan şekilde Hande Fırat'ın röportajını tekrar masanın gündemine getirdi. O röportaj ne zaman yapılmış? Eylül 2022'de. O bile sürecin buraya geleceğinin artçı sarsıntılarıydı. İYİ Parti bu süreçte Kemal Bey'in kazanacak aday olmadığını ifade etmişlerdi. O kadar çok çelişki var ki bu süreçte, dün akşam mutabakat metnine imza koyuyorsunuz bugün yaptığınız açıklama şu İYİ Parti kıskaca alınmak isteniyor. Burada Meral Hanım bir tercih yapmıştır. Masayı dağıtmasa partisinin dağılacağını gördüğü için böylesine bir radikal karar almıştır. İşin özeti aslında bu.
Hem istemediğiniz bir aday hem partinizin büyüyemediğini düşünüyorsunuz. Gelinen noktada bakıyor ve diyor ki, ben en iyisi bu seçimin Kemal Bey ile alınmayacağını düşünüyorum, parlamentoya daha fazla vekille girebilmek için karar alıyorum diyor.
'AKŞENER ÇOK AĞIR İTHAMLARDA BULUNDU'
Hürriyet Gazetesi yazarı Abdulkadir Selvi CNN Türk'te Akıl Çemberi programında yaptığı değerlendirmede şu ifadeleri kullandı: Doğrusu bir kriz vardı ve dünden itibaren tırmandı. Masayı terk etmesini beklemiyordum. Kılıçdaroğlu da beklemiyormuş sürpriz olmuş. Artık bir 5'li masaya dönüştü bu masa. Siyasette kesin açıklama yapılana kadar terk etti diyemez. Yüzde 98 oranında terk etmiş görünüyor. Bu saatten sonra masaya otursa çok da anlamlı kalmaz. İYİ Parti cephesinde biraz alınganlık vardı. Akşener masada önerine bulunmuş. Hiçbir şey yok gibi davranılmış. Sürpriz bir gelişme olabilir mi? Siyasette olabilir. CHP tarafında da bir çaba görmüyorum. Kılıçdaroğlu CHP'lilere bir talimat vermiş açıklama yapmayın demiş. Kılıçdaroğlu bir temas da kurmadı. Açıklamasında siyasal nezaketsizlik suçlaması da var. Ben Akşener masayı terk etti diyorum.
Cumhurbaşkanı Erdoğan da 6'lı masaya eleştirilerde bulundu ama Akşener'in kullandığı ifadeleri Cumhurbaşkanı Erdoğan bile kullanmadı. Çok ağır ithamlarda bulundu.
Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Hande Fırat: Zaten dün ilk haberi CNN Türk ekranlarında Gece Görüşü'nde vermiştik. Dün geceden başlayayım detaylı olarak. Dün gece anketleri, anketlerin yapılması gerektiğini Meral Akşener anlattığı gibi anlattı. Kemal Kılıçdaroğlu da 'Onlar benim belediye başkanlarım. Görevlerine devam edecek' dedi. En başından beri zaten iki parti arasındaki birinci anlaşmazlık konusu adaylık meselesiydi. İkinci anlaşmazlık konusu da hükümetin nasıl bir geçiş süreci yaşayacağı ve bu geçiş sürecinde İYİ Parti'nin neleri alacağı ya da alamayacağıydı.
İYİ Parti çoklu başkan yardımcısına karşıydı. Oy oranlarına göre de kabine dağılımı ve 700 bürokrat dağılımı istiyordu. Bunlar kabul görmedi. Diğer taraftan 'Milletin dediği olsun, kazanacak aday olsun, Ekrem İmamoğlu ya da Mansur Yavaş olsun' çok büyük bir gerilim yaşandı.
'Kemal Kılıçdaroğlu benim başkan adayım' diye kestirip atınca 'İstiyorsanız imza atmayın' dedi. Araya Ahmet Davutoğlu girdi; 'Kemal Bey yapmayın' dedi. 'Aşağıda insanlar var, bu masanın dizaynı var. Bunu bu şekilde yaparsak uygun olmaz.' dedi. Hem Kemal Kılıçdaoğlu'nu sakinleştirdi. Hem de imza atmak durumunda kaldı. Ahmet Davutoğlu'nun bu sakinleştirici sözlerinden sonra.
Dün akşam yapılan toplantıda A'dan Z'ye Kılıçdaroğlu'nun adaylığına karşı olduğu zaten söylendi. Aslında en başından beri GİK il başkanları Kemal Kılıçdaroğlu'na karşıydı. Diğer taraftan başka bir partinin belediye başkanlarını Meral Akşener'in çağrı yapması adeta Ankara'da bir şok etkisi yarattı. Daha önemli bir şey söyleyeceğim. Bu sabah ki ben dün akşam da 'Acaba Mansur Yavaş ile Ekrem İmamoğlu herhangi bir açıklama yapacak mı?' diye ekranda sordum. Bu sabah CHP Genel Merkezi'nden büyükşehir belediye başkanlarına bir sözlü bir ifade gitti konuyla ilgili açıklama yapmaları için 'Arkasındayız' diye. Bazı merkezlerden o yazı genel merkeze ulaşmadı.
Aslında şöyle... Kemal beyin Meral hanımla restleşmesinin ardından CHP'deki hava kalkarlarsa kalksınlar' ifadesiydi. Ancak tabi CHP'nin iki kendi belediye başkanına çağrı yapması siyasi ahlak açısından, CHP açısında tartışma yaratan tartışmalı bir konu.
İMAMOĞLU VE YAVAŞ'IN KARARI NE OLACAK?
Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Genel Merkezi bugün büyükşehir belediye başkanlarından bugün destek açıklaması istedi. Bazı büyükşehir belediye başkanları gönderdi. Ancak İstanbul'dan şu saate kadar genel merkeze gitmiş bir destek açıklaması yok. Şimdi önemli olan bu açıklamanın altında hangi büyükşehir belediye başkanlarının imzasının olacağı. Yani 'Kemal Kılıçdaroğlu'nun arkasında desteğiz' açıklamasında Ekrem İmamoğlu ile Mansur Yavaş olacak mı, olmayacak mı? Temel mesele bu. Bunun altını çizelim.
'Peki ne olur?' derseniz... Birinci alternatif; Ekrem İmamoğlu İYİ Parti'nin adayı olur mu? sorusu gündeme gelir. Bu CHP tabanında nasıl karşılanır? Büyük soru işareti. Kemal Kılıçdaroğlu buradan ayrılır mı ya da yolundan vazgeçer mi derseniz benim cevabım 'hayır' olur.
Mansur Yavaş'ın ayrılacağını ben şahsen düşünmüyorum. Kemal Kılıçdaroğlu'nun arkasında duracağını şahsen düşünüyorum. Bir aksilik olmazsa tabi. Bu ara iki belediye başkanına birden çağrı yapması, iki belediye başkanının da aynı anda birbirine rakip haline getirmiş oldu. Dolayısıyla ortalık karıştı.
Ankara'da bir süredir iddialar dolanıyordu; İmamoğlu ve Yavaş'la görüştüğü konusunda. Masaya bir ara sadece İmamoğlu'nun adının getirildiği ve Yavaş'ın buna bozulduğu iddia ediliyor. Yavaş'ın daha geri planda durabileceği iddia ediliyor. 2 belediye başkanı da birbirine rakip olacak. Ortada enteresan bir durum var şimdi...
Bu isimlerden herhangi biri de zaten imza oranıyla birlikte 'adayız' diye çıkabilir. Meral Akşener de partisinin onun arkasında olacağını ifade edebilir. İkisi birden olmazsa, CHP Genel Merkezi de boş durmayacaktır. CHP de bu iki belediye başkanıyla konuşacaktır. Meral Akşener'in kendi adaylığı gündeme gelir. İYİ Parti çevresinde Demirtaş'ın attığı 'yürü Bay Kemal' tweetinin de etkili olduğu söyleniyor. Bugünkü Kemal Bey'in görüşmelerini de buna bağlayanlar var. Sabah İmamoğlu bunu söylemiş olsa da 2 dakikada her şey değişir; bir bakarsanız İmamoğlu ve Yavaş başka bir açıklama yapar. Akşener artık masada yok.
AK Parti Merkez Disiplin Kurulu Üyesi Mehmet Sarı: Net bir şekilde ortada masaya dair bir şey kalmadı. Net bir şekilde ifade etmeye çalışmıştım. Ama ben masadan kalkmayacağını düşünüyordum. Fakat şöyle; Burada özellikle sayın Kılıçdaroğlu'nun organize etmiş olduğu masanın Meral Akşener'in kendi siyasi geleceğini biteribileceğine olan inancı. Sonuç itibarıyla masaya onay verdiğinde masadaki sayın Kılıçdaroğlu'nun adaylığı noktasında adayı Akşener onaylarsa İYİ Parti'nin burada kaybeden olacağı ve nihayetinde Türkiye'deki siyasi partiler mezarlığına doğru gideceğini, o yöndeki inanç aslında parti tabanından ve parti üst yöneticilerinden bir direnç olarak yansıdı. Ve nihayetinde de baştan beridir de aslında sayın Akşener'in kendisini doğrudan ana muhalefet partisi pozisyonuna konumlandırıyordu. Dolayısıyla o noktalarda yapmaya çalıştığı şey de şuydu; CHP'nin önünde bir İYİ Parti formatı ve dediğini özellikle masaya her şart altında kabul ettirme çabası olarak da bunu gösterdi.
Ve nihayetinde bu 6'lı masanın 6+1 masalarının ittifak seyri içerisinde bu milletin geleceğine her hangi bir ortaya koyabilecekleri projeleri, planları, Türkiye'nin geleceğini inşa etme şansları olmadığını defaatle vurgulamamıza rağmen bugün gerçekten o siyasi ihvaller, parti içerisindeki çekişmeler ve bir taraftan da herkesin gizli kapaklı yürütmüş olduğu gizli kapaklı görüşmeler arkasında gerçekleştirmiş olduğu temaslar neticesinde bunları getirip masanın gündemine yatırınca doğal olarak böyle bir masanın bir birliktelik ve bir ülkü birlikteliği siyasi birliktelik çerçevesinde hareket etme imkanı kalmadı.
Ve nihayetinde siyasetin realitesi masanın şekli anlamda kurulmuş durumunu tam anlamıyla tarumar etti. Beklenen şu; Milleti ve toplumsal kesim açısından her şart altında biliyorsunuz ki özellikle CHP seçmenleri olsun, muhalefet çevresinden olsun masa önem atfedenler açısından da burada gerçekten de bu karmaşa ve kaosun bu masanın bu anlamdaki görüntünün millete bir faydası olmadığını hep beraber görmüş olduk. Nitekim Cumhur İttifakı bağlamında eğer gerçekten siz şahsi ihvallerinizden feragat etmişseniz gerçekten ülkeyi düşünüyorsanız eğer gerçekten bu millet adına bir faydalı bir iş yapma durumundaysanız bu kadar büyük laflar ediyorsanız sayın Devlet Bahçeli'nin izlemiş olduğu tarzı ben baştan sona izlemesini ben sayın Akşener'e tavsiye ederim.
Araştırma Şirketi Başkanı Murat Gezici: Burada iki faktör var. Eğer ki İYİ Parti bir aday çıkarırsa yine de ittifak içerisinde kalacaktır. Ortak liste yapacaklardır. Sayın Kılıçdaroğlu ile dünkü görüşmede söyleniyor. İkinci bir alternatifte diğer o küçük siyasi partilere de CHP mileltvekilleri verebileceği öngörülüyor ve orada konuşuluyor.
Ben Meral Akşener masadan kalkmış olarak yorumlamıyorum. Çünkü sözleri arasında şunları ifade etti. Ortak anayasa, ortak hükümet yönetim politikalarından bahsetti. Bunların arkasında yine duracağını ifade ediyor aslında. Yani Millet İttifakı'nın genel seçimlerde milletvekilleri belirlemede ortak hareket edeceklerini öngörüyorum. Eğer ki aday olarak çok önemli bir çağrıda bulundu. Tarihi bir siyasi atmosfere şahit olduk. Sayın Yavaş'ın sayın İmamoğlu'nun bu çağrıya uyması durumunda bir aday çıkarmayı planlayan bir parti var.