AK Parti Grup Başkanı Güler CNN Türk'te İstanbul'daki son durumu açıkladı
19.03.2024 - 22:06 | Son Güncellenme:
Seçime sayılı günler kala AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler CNN Türk'te Gece Görüşü programında İstanbul'da son durumu açıkladı.
AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, CNN Türk'te yayınlanan Gece Görüşü programında Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Hande Fırat ve Milliyet Gazetesi Yazarı Zafer Şahin'in gündeme ilişkin sorularını cevapladı.
GÖKHAN ZAN'IN ADAYLIĞINI GERİ ÇEKMESİ
AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler: Hukukçu olarak değerlendirebilirim. Çok garip tarzlar ve sessiz kalmalar var. 20 Şubat'tan önce Hatay'da çok farklı tartışmalar oldu. Gökhan Zan TİP'in adayı oldu Hatay'da. Gökhan Zan o zaman dedi ki 'Beni tehdit ediyorlar. Lütfü Savaş'a yakın gruplar para teklif ediyorlar. Kabul etmezsem de tehdit ediyorlar.' Sonra bir sessizliğe bürünüldü. Ne CHP ne de TİP açıklama yaptı. Seçimler yakınlaştıkça farklı durumlar ortaya çıktı. Hatay'da son anketlerde Lütfü Savaş'ın geride olduğu görüldü. CHP lideri de bir açıklama yaptı. Bunun üzerine bu olaylar meydana geldi. Ses kayıtlarını kim kaydı almış ve kim sızdırmış belli değil. Gökhan Zan savcılığa başvurdu. TİP açıklama yapıp desteğini çekti. Milletvekilimiz Adem Bey itham edildi. Kendisiyle konuştuk. 'Böyle bir şey söz konusu değil' dedi. Bir uydurma olduğu ve görüşme olmadığı görüldü. Gökhan Zan üzerinden AK Parti ile bir pazarlık yapıldığı havası yaratılıyor. Bunun niçin yapıldığını biliyoruz. Gökhan Zan'ı yıpratıp Lütfü Savaş'a pay çıkarmayı hedefliyorlar. 14 ve 28 Mayıs seçimlerinden öncde Muharrem İnce'ye de bir operasyon yürütülmüştü. Operasyonu yapanların CHP'ye yakın olan kişilerle ilişkileri olduğuna dair şeyler ortaya çıkmıştı. Lütfü Savaş'a tepki olunca Gökhan Zan adaylığını açıkladı. Gökhan Zan pusulada olacaktır ve verilen oylar geçerli olacaktır. Çünkü listeler kesinleşti. Elimizde bir bulgu yok. Muharrem İnce Bey çok incindi ve çekilmek zorunda kaldı. İnce'de sonuç adlıkları için Zan'da da böyle bir şey yapılmış olabilir. Elimizde bilgi yok.
İSTANBUL'DAKİ SON DURUM
Geçen hafta İstanbul'a gitmiştim. İstanbul gerçekliği var. İstanbul'un ana gündemi deprem ve kentsel dönüşüm. Bizim adayımızın bu konudaki tecrübesi üst seviyede. Adayımız Murat Kurum kabul görmüş ve inanıyorlar. 605 bin bağımsız bölümün derhal yıkılması ve dönüşmesi gerekiyor. Murat Kurum bununla ilgili vaadini öne sürerken İmamoğlu 'bunun yapılmaması gerektiğini ve yapılamayacağını' söyledi. Çok tuhaf bir cevap.
İkinci ana konumuz ulaşım. Önümüzdeki dönemlerde İstanbulumuzun bir normalleştirmeye ihtiyacı var. 2019 yılında teslim edildiğinde bu başkana trafik yoğunluğu yüzde 47 iken şuan yüzde 80'lere çıkmış durumda. CHP Adayı geçmişte verdiği sözleri de unutuyor. Önümüzdeki 5 yılda neler yapacağını da bilmediğini düşünüyorum. Hatırlamamanızı normal buluruz ama ertesi gün derli toplu bir basın toplantısı düzenlersiniz.
Çevre ve Atık Su yönetimi de çok önemli. Alibeyköy İleri Biyolojik Arıtma Tesisi vardı. O devasa projeyi iptal etti. Sorduk neden diye. Bazı bilimsel raporlardan söz etti. O raporların da uyduruk olduğu ortaya çıktı. O raporları da paylaşmadılar. İş yapıyormuş gibi bir model üretmeniz lazım. PR'a da ihtiyacı var. Bu yatımları yaptığınızda PR'a bütçeniz kalmıyor. İş mi yapacaksınız PR çalışması mı yapacaksınız? Biz Marmara'daki müsilajın nedenini biliyoruz.
Levazım Tüneli'ni kapattılar. Şimdi yeniden başlatma töreni düzenliyor. Ne demekse bu?
Mahmutbey Mecidiyeköy metrosunun deneme sürüşüne 2019 öncesi katıldım. O şimdi bu metronun tamamını yapmış gibi kendisine yazıyor. 'Tamamını ben açtım' diyor. Doğru diyor aslında. Çünkü 'yaptım demiyor', 'açtım diyor'. Mahmutbey Mecidiyeköy metrosu tamamen sıfırdan aldık projesini ihalesini yaptık ve açtık desinler. 'Ben geldiğimde bunları teslim aldım ve tamamladım ve bunları ben açtım' diyor. Biz de diyoruz ki bunların yüzde 95'i AK Parti yaptık. Birilerinin emeği üzerine çökme. Emek hırsızlığı yapmayın.
PARA SAYMA GÖRÜNTÜLERİ
Ben iki yönüyle bakarım. Kurultay döneminde bazı delegelerin satın alınması durumu konuşuluyordu. Bu akla geliyordu. Siyasi partilerin geliri bellidir. Bağışlar, Hazine'den gelen ve aidatlar. Bir kişi bir partiye 355 bin TL yardım yapabilir bu yıl. Bunu da TL olarak ilgili banka hesabına yatırırsınız.
Böyle bavullarla bağış alamazlar. Banka hesap numarası verirsiniz ve ilgili partiye bağışta bulunursunuz. Uyduruk bir belge sunuyorlar. Uyduruk isimler var. Vergi mevzuatımız çok açık. Binayı satan kişi 'Dövizlerin bizimle alakası yok' diyor. Ama orada dövizler de sayılıyor. Usulsüz işlem yapıldığı belli. Paranın kaynağı da belli değil.
Bu işin içinde çok farklı kişiler var. Onların da ifadeleri ortaya çıktığında ortaya daha net tablo çıkacaktır.
ERDOĞAN'IN 'SON SEÇİM' AÇIKLAMASI
Meclis seçimlerinin yenilenmesi kararını alabilir. Bunu Cumhurbaşkanımız da Meclis de alabilir. 2. dönem içerisindeyse Cumhurbaşkanımız, Meclis'te seçim yenileme kararı aldıysa Cumhurbaşkanımız 3. defa aday olabilir.
