Acı haberi böyle duyurdu!

Antalya’da geçirdiği trafik kazası sonucu beyin ölümü gerçekleşen 31 yaşındaki Muhittin Turan’ın yüzü, Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’nde, Edirne’den gelen çiftçi Salih Üslün’e geçen 23 Ağustos’ta, 7.5 saat süren ameliyatla nakledildi. Hastanenin 4’üncü, Türkiye’nin 6’ncı yüz nakli operasyonunda Salih Üslün’e alt-üst çene, saçlı deri ve dil de dahil olmak üzere tam yüz nakli yapıldı.

PTT’den emekli olan ve Naip Yusuf Köyü’nde yaşayan evli ve 2 çocuk babası Salih Üslün, 2008 yılında samanlığına giren bir fareyi yakalamak için kovalarken av tüfeğinin namlusunun üzerine düşüp silahın ateş alması sonucu yaralandı. Çok sayıda operasyon geçiren Üslün, yüz nakli ameliyatından sonra 25 yaş gençleşti. Ancak Salih Üslün’ün yüzünün yüzde 60’lık bölümü, 16 Haziran’da uyuşmazlık nedeniyle 5 saat süren operasyonla alındı. Sağ bacağından alınan deri parçası, çıkartılan yüzün yerine nakledilen Salih Üslün’ün alt ve üst çene kemikleri alınmadı. Operasyon sonrasında durumu ağırlaşan ve yoğun bakımda tutulan Salih Üslün, dün gece 23.00 sıralarında doktorların tüm çabasına karşın yaşamını yitirdi.

DOÇENT EŞİ ARKADA İZLEDİ

Türkiye’nin 6’ncı Akdeniz Üniversitesi’nin 4’üncü yüz nakli operasyonunu gerçekleştiren Tıp Fakültesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Özkan, tek başına basın toplantısı yaptı. Oldukça üzgün olduğu görülen Prof. Dr. Özkan, "Güzel haberler verelim diye toplanıyorduk ama bu kez kötü haber veriyoruz. 4’ncü yüz nakli yaptığımız Salih Üslün’ü saat 23.00’de kaybettik" diyerek basın toplantısına başladı. Anabilim Dalı Başkanı olan eşi Doç. Dr Özlenen Özkan, basın toplantısını arkaya oturarak ve duygulu bir halde izledi.

SEBEP AKCİĞER YETMEZLİĞİ

Üslün’ü 3 ay önce fark ettikleri problemler nedeniyle takibe aldıklarını, 1 ay önce de durumunun kritik noktaya geldiğini anlatan Özkan, "2 hafta önce ameliyat yapmıştık. 10 gün iyi geçti. Hiç ummadığımız bir şekilde geçen hafta önce kötüleşme oldu. Dün gece de akciğer yetmezliği nedeniyle kaybettik. Tek bir sistemi sorumlu tutmak uygun değil. şanssızlığı çok fazla olan bir hastaydı. Tuttuğumuz her yerde sorunlar çıkabiliyor. Umudumuz evine göndermekti" dedi.

Hastanın yaşlı olmasının önemli olmadığını Türkiye’de yaşama yaşının 75’e çıktığının altını çizen Prof.Dr. Özkan, "Ama 65 yaşındaki bir hastaya nakil yapmak istemem" dedi. Ölüme ailesi kadar üzüldüğünü belirten Prof.Dr. Özkan, "Onlar metanetliydi. 6 yıldır hastaneydiler. Eğer yaşasaydı dünyanın en üst nakliydi. En komplikeydi. Toparlasaydı muhteşem olacaktı" diye konuştu.

’BİZİ MUTLU EDEN BİRİYDİ’

Prof. Dr. Ömer Özkan konuşmasını şöyle sürdürdü: "Salih Üslün, en çok ihtiyacı olan bir hastaydı. Çok ihtiyacı olan hastaya yaparsanız bu risk hep vardır. Elimizden gelen her şeyi yaptık. Burası dünyanın en sayılı organ nakli olan merkezlerden biri. Son işlem çok takdir görmüştü. Oğluyla telefonla görüştüm. Salih Üslün, bizi mutlu eden biriydi. Organlarını da bağışlamıştı." Yüz nakli için her gün bir başvuru olduğunu ancak sırayı 5 ile sınırlı tuttuklarını kaydeden Prof. Dr. Ömer Özkan, iki gün önce donör olmasına rağmen uygun hasta da bulunamadığını söyledi.

EDİRNE’DE GÖZYAŞI

Acı haberi telefonla alan Edirne’nin Havsa İlçesi’ne bağlı Naip Yusuf Köyü’nde oturan eşi 52 yaşındaki Yıldız Üslün, oğulları 26 yaşındaki Sedat ve 17 yaşındaki Serdar Üslün gözyaşlarına boğuldu.

Sedat Üslün, son günlerde babasının durumunun ağır olduğunu bildiklerini söyledi. Yüz naklinden sonra babasına refakatçılık yapan Üslün, "Babamın ölüm haberini memlekete gelişimin üçüncü gününde öğrendim. 10 ay başından ayrılmadım, üç haftadır yoğun bakımda olan babamın yanına girmem mümkün olmuyordu. O nedenle memlekete geldim. Üçüncü günde böyle acı bir haberi almış olmanın üzüntüsünü yaşıyorum" dedi.

KÖYDE TOPRAĞA VERİLECEK

Babasının yaklaşık 10 ay güzel bir yüzle hayatını sürdürdüğünü belirten oğul Üslün, şunları söyledi: "Güzel bir yüzü olmuştu ama sevinci uzun sürmedi. Bu aşamadan sonra yapabileceğimiz bir şey yok. Cenaze işlemlerinin iki gün sürebileceği söylendi. Doktorlarımız cenazeyi Antalya’dan göndereceklerini söylediler. Biz gelip almayacağız. Çok üzülüyoruz. Fakat elden bir şey gelmiyor. Son dakikalarında babamın yanında olmak isterdim. Babamın yaşaması için yoğun çaba harcayan Akdeniz Üniversitesi yetkililerine ve doktorlarına teşekkür ediyorum."

ÖLÜM HABERİNİ DOKTOR VERDİ

Aile mensupları köy evinde komşularından gelen taziyeleri kabul ederken, diğer oğlu Serdar Üslün de, babasıyla en son 3 ay önce görüştüğünü söyledi. Dün gece babasının ölüm haberini telefonla aldıklarını anlatan Üslün, "Yüzü geri alındıktan sonra hiç görüşmedim. Yoğun bakımda tutuluyordu. Dün gece doktorlar ağabeyimi arayıp haber verdiler. Biz de öldüğünü böyle öğrendik. Yüz ikinci plana atılmıştı, canını kurtarmaya çalışıyorlardı. Ama olmadı, yenik düştü. Çok sağlık sorunları çıktı" diye konuştu.

"Her ameliyat risklidir, bizde yüzünden geçmiştik. Canını kaybetmesini istemiyorduk ama olmadı. Dün gece acı haberi telefonla öğrendik" diyen Sedat Üslün, babasının cenazesinin köy mezarlığında toprağa verileceğini söyledi.

DAHA ÖNCE KAVDIR ÖLMÜŞTÜ

Uşak’ta 19 Ocak 2012 tarihinde intihar sonucu hayatını kaybeden 39 yaşındaki Ahmet Kaya’nın yüzü, Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’nde yine Prof.Dr. Ömer Özkan ve ekibi tarafından 20 Ocak’ta gerçekleştirilen ameliyatın ardından 19 yaşındaki Uğur Acar’a nakledilmiş ve bu ameliyat Türkiye’nin ilk, dünyanın 16’ncı yüz nakli olarak tıp tarihine geçmişti. Aynı ameliyatla Ahmet Kaya’nın kolları ve sağ bacağı ise 34 yaşındaki Atilla Kavdır’a nakledilmiş, kılcal damarlar nedeniyle uyum sorunu yaşayan ve morarma görülen bacak ertesi gün ameliyatla alınırken, Kavdır nakilden 103 gün sonra mantar enfeksiyonu nedeniyle ölmüştü.