Gündem15 Temmuz öngörülen hain bir girişimdi

15 Temmuz öngörülen hain bir girişimdi

13.06.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:

CHP’nin 15 Temmuz Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu üyelerince hazırlanan komisyon raporunda “15 Temmuz, öngörülen ve sonuçları kullanılan hain bir darbe girişimi olarak tarihe geçmiştir” denildi...

15 Temmuz öngörülen hain  bir girişimdi

Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu raporuna 307 sayfalık bir muhalefet şerhi yazan CHP’li üyeler Aykut Erdoğdu, Zeynel Emre, Sezgin Tanrıkulu ve Aytun Çıray, şerhlerini komisyona iletti. Şerhin “sonuç” bölümündeki tespitler özetle şöyle:

Haberin Devamı

- KONTROLLÜ DARBE: 15 Temmuz akşamı başlayan ve 16 Temmuz 2016 günü bastırılan hain darbe girişimi sonrasında ortaya çıkan ve bu muhalefet şerhimizde ortaya koyulan gerçekler hain girişimin öngörülen, önlenmeyen ve sonuçlarından yararlanılan bir kontrollü darbe olduğu gerçeğini ortaya koymuştur..

- BİRİLERİ BİLİYORDU: 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında ortaya çıkan gerçekler 15 Temmuz gecesi yaşanan şoke edici ve dehşet verici bu girişimin birilerince çok önceden bilindiğini, beklendiğini ve nihai maksada yönelik olarak değerlendirilecek bir fırsat olarak görüldüğünü ortaya koydu. 2002 yılına kadar devlete gizlice sızan Gülen Cemaati mensupları 2002’de AKP ile kurulan ittifak sonucu devletin hemen hemen tüm kurumlarını teslim almıştır.. AKP ile Cemaat arasındaki işbirliği, güç bölüşümü sorunları nedeniyle MİT Müsteşarı’nın ifadeye çağırıldığı 2012’den itibaren bir iç hesaplaşma başlamış ve kamuoyundan gizlenen bu hesaplaşma 17/25 Aralık 2013’te cemaate mensup savcı ve polisler tarafından başlatılan yolsuzluk soruşturmaları sonucunda açık savaşa dönüşmüştür.

Haberin Devamı

- KİRLİ PAZARLIKLAR: Cemaat yolsuzluğa karşı olduğu için değil, yol arkadaşıyla tutuştuğu kavgayı kazanabilmek için yolsuzlukları ifşa etmiştir. 17/25 Aralık operasyonları sırasında ve sonrasında ne cemaatin amacı temiz topluma katkı sağlamak ne de AKP’nin amacı devleti cemaatten kurtarmaktır. 17/25 Aralık kavgası sürerken iki tarafın gazeteci Fehmi Koru üzerinden yürüttüğü kirli pazarlıklar tarafların kötü niyetini açıkça ortaya koymuştur. Yaşanan kavgada amaç ‘dava/menzil’ zarar görmeden bir tarafın diğer tarafı tasfiyesi mücadelesidir.

- 2015’TEN İTİBAREN: Fuat Uğur ve benzeri yazarların darbeden aylar önce paylaştığı yazılar MİT için açık istihbarat kaynağı olup ve Uğur’un bildiklerini MİT’in bilmiyor olması düşünülemez. Darbeye hazırlık faaliyetleri Adil Öksüz, Kemal Batmaz, Hakan Çiçek, Nurettin Oruç ve Harun Biniş tarafından yürütülmüştür. Firari Adil Öksüz darbe girişiminden çok önce devlet tarafından bilinen sivil bir FETÖ üyesidir. Kemal Batmaz, teröre finans desteği verdiği için yönetimine kayyım atanan Kaynak Holding’e ait Kaynak Kağıt A.Ş.’nin eski genel müdürü olup cemaat bağlantısı bilinen bir isimdir. Nurettin Oruç da, Öksüz’ün kullandığı 34 SIR 49 plakalı araç ile birlikte Aralık 2015’ten Haziran 2016’ya kadar 12 kez Ankara’ya gelmiş, 2 bin 500 TL maaşına rağmen kısa süre içinde defalarca ABD’ye gidebilmiş
birisidir. ABD ziyaretlerinde Gülen’le görüşen bir isimdir.

Haberin Devamı

- ÜÇ TOPLANTI: Bu süreçte Hava Kuvvetleri imamı olarak bilinen Öksüz darbeye hazırlık toplantılarına 27 Aralık 2015’te başlamıştır. Bu tarihten 15 Haziran 2016 tarihine kadar 34 SIR 49 plakalı araç ile 12 kez Ankara’ya gelmiştir. Ankara’da bulunduğu zaman diliminde örgüte bağlı rütbeli askerlerin de katılımıyla darbe faaliyetini planladıkları toplantılar düzenlemiştir. Ankara’daki her önemli toplantıdan sonra Öksüz yurt dışına gitmiştir. Darbenin ne zaman ve nasıl yapılacağı 17-21 Mart 2016 tarihleri arasında yapılan toplantılarda, ABD’de Gülen ile birlikte değerlendirilmiştir. Öksüz Mart 2016’dan sonra da darbeye hazırlık toplantılarına devam etmiş, 4 Mayıs 2016, 27 Mayıs 2016, ve 4 Haziran 2016 tarihlerinde Ankara’da 3 toplantı daha yapmıştır.

Haberin Devamı

‘Akar ve Fidan o gece olağan dışı görüştü’

6.5 SAAT BAŞ BAŞA: Öngörülen darbenin öncül belirtileri ortaya çıkmıştır. 14 Temmuz’da Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ın MİT Müsteşarı Hakan Fidan’la birlikte Özel Kuvvetler Komutanlığı 4. Dönem Özel Kuvvetler İhtisas Kursu Mezuniyet törenine katıldığı, önceki yıllarda böylesine bir törene katılma geleneği olmadığı, tören sonrası MİT Müsteşarı Fidan’la Özel Kuvvetler Komutanlığı bahçesinde 18.00-00.30 arasında yaklaşık 6.5 saat boyunca baş başa görüştüğü
ifadelerle ortaya çıkmıştır.

Darbe girişiminden saatler önce yapılan bu olağan dışı görüşmede nelerin konuşulduğu gerek Fidan gerekse Akar tarafından TBMM Araştırma Komisyonu’na gönderilmediğinden öğrenilememiştir.

‘Sorumlu AKP iktidarı’

CHP’li Çıray, “Türk milletine, Hollywood filmlerinde bile rastlanmayacak dehşet verici bir travma yaşatan bu hain kalkışmanın hukuki ve adli sorumlusu AKP iktidarlarıdır. CHP raporunu bu duruma demokratik bir reddiye olarak düşünün; tabii Meclis’in onurunu kurtarmaya yönelik bir naçizane çaba” dedi.

Haberin Devamı

MİT’in savunması geçersiz

15 Temmuz öngörülen hain  bir girişimdi


MİT’in, ‘TSK bünyesinde istihbarat toplayamadığından darbe girişiminin tarihi konusunda net bir istihbarata önceden ulaşılamadığı’ savunması geçerli kabul edilmemektedir. Çünkü güvenlik ve istihbarat makamlarınca bilinen ve takip edilmesi gereken ‘Cemaatin Hususileri’ olarak adlandırılan başta Adil Öksüz, Kemal Batmaz, Hakan Çiçek, Nurettin Oruç ve Harun Biniş asker değil sivil kişilerdir. Darbeye hazırlık ve planlama toplantılarının çoğu askeri bölgelerde değil sivil bölgelerde yapılmış binlerce asker bu toplantıya iştirak etmiştir. Canlı kaynak bulundurma dahil bir çok istihbarat imkan ve kabiliyeti bulan MİT’in yetkisizlik gerekçesiyle bu toplantıları takip etmemiş ve dolayısıyla darbe tarihini belirleyememiş olmasını Yüce Milletimizin takdirine arz ediyoruz.

DIŞ MAKAMLAR ANLAŞILAMADI

MİT Müsteşarlığı TBMM Araştırma Komisyonu’na yönelik yazısında, ‘MİT’in daha önce dış makamlarla paylaşılan notlarda cemaatin darbe girişiminde bulunabileceğini bildirdiğini, ancak TSK bünyesinde istihbarat toplayamadığından darbe girişiminin tarihi konusunda net bir istihbarata önceden ulaşılamadığı’ bilgisi yer almaktadır. MİT bu yazısıyla darbe girişimi olacağının bilindiğini ve bu bilgilerin ‘dış makamlarla’ paylaşıldığını belirtmektedir. Dış makamlarla kastedilen makamların MİT’in bağlı olduğu Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı olduğu anlaşılmaktadır. Dış makamlar ifadesi kapsamında Genelkurmay Başkanlığı’nın olup olmadığı anlaşılamamıştır.