Gündem12 Mart'ın Gizli Tarihi - ‘ODTÜ’yü kapatın veya asker bu işe el koyacak!’

12 Mart'ın Gizli Tarihi - ‘ODTÜ’yü kapatın veya asker bu işe el koyacak!’

06.03.2013 - 02:30 | Son Güncellenme:

12 Mart Muhtırası döneminde MİT Müsteşarı olan Fuat Doğu’nun belgeleri arasından Cumhurbaşkanı Sunay’a ODTÜ olaylarıyla ilgili ‘acil’ koduyla gönderdiği bilgi notu da çıktı: Sayın Başbakan’a, ODTÜ’nün kapatılması, işgali ve solcu öğretim üyelerinin tasfiyesi yapılmalıdır. Sayın Genelkurmay Başkanımız, Sayın Cumhurbaşkanı bu işe el koymazsa çaresiz işe el koyacaklarını bildirmişlerdir

12 Martın Gizli Tarihi - ‘ODTÜ’yü kapatın veya asker bu işe el koyacak’

12 Mart 1971 öncesinde üniversiteler büyük gösteri alanlarına dönüşmüştü. Değişik fraksiyon ve gruplar üniversiteleri işgal ediyor, boykotlar düzenleniyor ve yer yer çatışmalar yaşanıyordu.
Muhtıra’dan bir hafta önce, tarihler 4 Mart 1971’i gösterdiğinde Ankara Balgat’taki Tuslog’da görevli 4 Amerikan askeri Deniz Gezmiş, Yusuf Arslan ve Hüseyin İnan’ın içinde bulunduğu Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu (THKO) tarafından kaçırıldı. Gece 01.30 sıralarında gerçekleştirilen bu eylem başkenti sarstı. Deniz Gezmiş ve arkadaşları 400 bin Dolar fidye istiyorlardı, aksi halde ABD’li askerleri kurşuna dizeceklerini söylüyorlardı.

‘ÇAYAN’A BAĞLILAR’
Bu gergin durum üzerine MİT Müsteşarı Fuat Doğu, Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay’a acil koduyla bir bilgi notu gönderdi:
“Milli İstihbarat Teşkilatı’nın aldığı ve emniyete verilen bilgilerde bu kabil olaylara ODTÜ’nün sahne olduğu ve 201-204-210 numaralı odalarda Dev-Genç militanlarının bütün bu hareketleri planladığı ve bunların Yusuf Küpeli, Mahir Çayan grubuna bağlı olarak faaliyette bulundukları tespit edilmiştir.
Yakalanan şahsın bugün alınan ifadesinde kendisinin ODTÜ’den çıktıkları ve kendisinden başka Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan, Mete Ertekin, Hulusi .... ismindeki arkadaşlarının bu işle methalder olduklarını bildirmiştir. Bizim aldığımız bilgilerde, bunların bazı askeri ceket ve elbiseleri giydikleri, ellerinde teksir makinelerinin de olduğu öğrenilmiştir. 4-14-24 günleri keşif hareketleri yapacakları, polise, devlet adamlarına ve bazı bina ve tesislere daha şiddetli hareketlere girişecekleri, bütün vilayetlerden çağırdıkları birer Dev-Genç temsilcileriyle 6 Mart’ta yapacakları toplantıda bu eylemleri diğer yurt bölgelerinde de sürdürecekleri öğrenilmiştir.
Şu anda Amerikalıları nereye götürdükleri hakkında hiçbir ize rastlanmamıştır. Bugün Dahiliye Vekaleti’nde (İçişleri Bakanlığı) yapılan toplantıda bu gece sabaha karşı ODTÜ’nün aranması ve işgali kararı alınmıştır.
MİT, tarafından verilen plana göre bu defa Jandarma Genel Komutanlığı Harekat Başkanı General Vehbi komutasında daha teferruatlı bir arama yapılacaktır. Ayrıca, şehir içinde ve çıkış noktalarında kontroller tesis edilmiştir.

‘SOLCU HOCALARA TASFİYE’
Sayın Başbakana ODTÜ’nün kapatılması, işgali ve solcu öğretim üyelerinin tasfiyesi yapılmalıdır, aksi halde bu aramadan sonra yine eksi hale dönecektir teklifi tarafımdan yapılmıştır.
Sayın Genelkurmay Başkanına aynı durum arz edilmiştir. Ayrıca, Silahlı Kuvvetler içersinde ekseriyetinin denizcilerin teşkil ettiği içinde havacıların ve diğer şahısların bulunduğu İstanbul’da bulunan solcu ihtilal teşkilatı hakkında izahat verilmiştir.
Sayın Genelkurmay Başkanımız önümüzdeki Salı günü ordu komutanlarını çağırarak kuvvet komutanları ile birlikte toplantı yapacağını ve karar alacağını, bu işlerin artık bugünkü hükümetle halledilemeyeceğini, Sayın Cumhurbaşkanımıza önümüzdeki günlerde giderek maruzatta bulunacağını ve işi halletmeleri teklifinde bulunacağını, Sayın Cumhurbaşkanı bu işe el koymazsa çaresiz işe el koyacaklarını bildirmişlerdir.”

‘ASKER ODTÜ’YE EL GİRDİ’
MİT’in acil koduyla gönderilen bilgi notunda Korgeneral Fuat Doğu, olayların devam etmesi durumunda askerlerin yönetime el koyacaklarını açıkça söylüyordu.
Sabaha doğru tam donanımlı binlerce asker ve polis ODTÜ’yü sardı. Askerler üniversiteye girip odaları aramak istiyordu ama karşılarında Rektör Erdal İnönü’yü buldular. Öğrenciler polisin üniversiteye girmesine izin vermeyeceklerini söyledi. Sadece askerler girebilirdi. Askeri birliklerin başındaki Albay pazarlık yapmayacaklarını söyleyince çatışma başladı.
Öğrencileri stadyumda topladıktan sonra askerler yurt binalarına girdi ve arama yaptı. Ancak herhangi bir şey bulamadı. Bir öğrenci yaşamını yitirirken 20’den fazlası da yaralandı. 50 dolayında öğrenci tutuklandı, 10’u 4 yıl iki ay hapis cezasına çarptırıldı. Gezmiş ve arkadaşlarının kaçırdıkları Amerikalılar ise daha sonra serbest bırakıldı.

Haberin Devamı

12 Martın Gizli Tarihi - ‘ODTÜ’yü kapatın veya asker bu işe el koyacak’

Öğrenci lideri Deniz Gezmiş, üniversite eylemlerinin önemli bir ismiydi.

12 Martın Gizli Tarihi - ‘ODTÜ’yü kapatın veya asker bu işe el koyacak’

Öğrenci lideri Mahir Çayan, 12 Mart’tan sonra Kızıldere’de arkadaşlarıyla öldürüldü.

12 Martın Gizli Tarihi - ‘ODTÜ’yü kapatın veya asker bu işe el koyacak’

ODTÜ Rektörü Erdal İnönü’nün (üstte) davetlisi olan Amerikan Büyükelçisi Commer’e karşı öğrencilerin düzenlediği protesto eylemleri bahane edilerek asker kampüse girmişti. ODTÜ’de öğrenciler o günlerde üniversite stadyumuna hâlâ silinmeyen ‘Devrim’i yazdı.

MİT ORDUYA SIZDI
1970 yılının başlarından itibaren giderek artan kaos ortamı ordunun da birinci gündem maddesiydi. Fakat Ordu içerisinde farklı görüşler hâkimdi ve adeta ikiye bölünmüştü. Mart ayına gelindiğinde parlamenter sisteme son verip “zinde kuvvetlere” dayalı güçlü bir ara rejim isteyen ordu içindeki sol kanat müdahale hazırlıklarını tamamlamış, darbenin tarihi 9 Mart olarak belirlenmişti. Gerçekleşecek darbenin ardından Devlet Başkanlığına Faruk Gürler, Başbakanlığa ise Hava Kuvvetleri Komutanı Muhsin Batur getirilecekti. Hükümette yer alacakların listesi bile belirlenmişti...

‘CUNTA’NIN RADİKALLERİ’
Cuntanın “Radikaller” olarak tanımlanan sol kanadının başında Hava Kuvvetleri Komutanı Muhsin Batur vardı. Orduda “Sağ kanat” olarak bilinen ekipte ise, Genelkurmay Başkanı Memduh Tağmaç ve 1. Ordu Komutanı Faik Türün vardı. Ordunun iki güçlü kanadı arasındaki, Türkiye’nin kaderini etkileyecek mücadele, İstihbarat tarafından Mahir Kaynak vasıtasıyla uzun zamandan beri “Balon Operasyonu” adıyla izleniyordu...
İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nde asistan olarak çalışan Mahir Kaynak, kendisini “Devrimci” olarak tanıtmış ve bu çevrelerde güvenilir olduğu kanaati uyandırmıştı. Yaklaşık bir buçuk sene süren bu sesiz ve derinden çalışma sonunda Hıfzı Kaçar adlı emekli bir subay ile tanışarak, MİT’in “İçlerine gir, yüksel ve her şeyden bizi haberdar et” talimatı ile devrimci grubun içine sızmış; akademisyen oluşu, sol terminolojiye hâkimiyeti ve soğukkanlılığı ile devrimci gurup içinde hızla yükselmişti... Mahir Kaynak’tan aldığı bilgileri ve diğer istihbaratları değerlendiren MİT, yaklaşmakta olan darbeyi görerek düğmeye bastı.

Haberin Devamı

12 Martın Gizli Tarihi - ‘ODTÜ’yü kapatın veya asker bu işe el koyacak’

Commer’in Cadillac arabası rektörlük önünde ters çevrilerek yakılmıştı.

Haberin Devamı

Darbenin fitili ateşlendi
19 Ocak 1969’da, Amerikan Büyükelçisi Robert Commer’in Cadillac marka arabasının ateşe verilmesi, Türkiye’de 1968 kuşağının önemli eylemi olarak tarihe geçti ve 12 Mart Darbesi’ne giden fitili ateşledi. Commer, ODTÜ Rektörü Erdal İnönü’nün davetlisi olarak üniversiteye gelmişti ve onlar rektörlük binasında görüşürken öğrenciler üniversite önünde Commer’in Cadillac arabasını ateşe verdi. Bu eylemin arkasında geçlik hareketinin önde gelen isimleri Hüseyin İnan, Yusuf Aslan, Sinan Cemgil, Ulaş Bardakçı, Halil Çelimli ve Taylan Özgür vardı. Taylan Özgür, daha sonra faili meçhul bir cinayete kurban gitti.

YARIN:
- MİT MÜSTAŞARI FUAT DOĞU’NUN MGK’YA SUNDUĞU KÜRT RAPORU
- DEVLETİN 1970’LERDEKİ KÜRT POLİTİKASI