29.04.2021 - 12:48 | Son Güncellenme:
ANKARA MİLLİYET
Son dakika haberine göre, İstanbul İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, taburcu olan hasta sayısının da arttığını belirtti.
Memişoğlu, "İstanbul'da Kovid-19 vakalarımız son 10 günde yüzde 30 oranında azaldı. Günlük taburcu olan hastaların sayısı servis ve yoğun bakımda yatanlardan daha fazla. İstanbul dışına çıkan vatandaşlarımızın temas önlemlerine dikkat ederek bulaşma olmadan dönmelerini istirham ediyoruz." ifadelerini kullandı.
Öte yandan Türkiye bu akşamdan itibaren 17 gün sürecek tam kapanmaya giriyor. Koronavirüs pandemisinin artış göstermesiyle birlikte önlem olarak alınan tam kapanma kararı ile birlikte bazı durumda değişiklikler planlandı.
Elektrik ve doğal gaz faturalarının son ödeme tarihleri Ramazan Bayramı sonrası yani tam kapanmanın bitmesiyle birlikte başlayacak. Konuyla ilgili olarak enerji yönetimi dağıtım ve tedarikçilere gerekli bilgileri iletti.
Konut ve ticarethanelerin aylık 2 bin lirayı aşan ve ödenmeyen faturaları nedeniyle tam kapanma sürecinde kesinti olmayacak. Tam kapanma süresince ödeme olanağı bulamayan müşteriler ve genelge kapsamında kapalı olan iş yerleri için borçtan dolayı kesme işlemi yapılmayacak.
Zorunlu olmadıkça elektrik kesintisi olmayacak. Elektrik ve doğal gaz sayaç okuma faaliyetleri devam edecek. Arızalara en hızlı biçimde müdahale edilecek. Müşteri hizmetleri merkezleri müşterlerin ihtiyacını karşılamak için dönüşümlü olarak çalıştırılacak.
Bu arada yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri kapsamında bu akşam saat 19.00 itibarıyla uygulanmaya başlanacak 17 günlük tam kapanma öncesi gözler, Koronavirüs Bilim Kurulu toplantısı ve ardından Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın yapacağı açıklamalara çevrilmişti.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, BioNTech aşısının iki dozunun uygulanması arasındaki sürenin 6-8 hafta çıkarıldığını duyurdu. Kararın, mevcut randevuları da etkilediği belirtilmişti. Bu kapsamda randevular düşürülmüştü. Ancak bu uygulamadan vazgeçildi. Sağlık Bakanlığı, BioNTech aşısında alınan ikinci doz randevuların korunacağını duyurdu. Yeni randevular 6-8 hafta arasına verilecek.
Bakan Koca'nın dün akşam yaptığı açıklamaların satır başları ise şöyle: Aşı tedariki önümüzdeki 2 ay için güçleşiyor ancak sonrasında aşı bolluğu yaşanması bekleniyor. Aşı üreticisi sayısı her geçen gün artmakta. Sputnik V aşısının acil kullanım onayı için son aşamaya gelindi ve aşı tedariki için bir anlaşma da yapıldı.
Türkiye, Sputnik V aşısından 6 ay içinde 50 milyon doz almak üzere anlaşmayı imzaladı. İlk sevkiyat mayıs ayı içinde gerçekleşecektir. Ayrıca bu aşının ülkemizde üretilmesi için de teknoloji transferi yapılacaktır.
Haziran ayı ile birlikte BioNTech aşısının da teslim alınan miktarı 30 milyon dozu geçmiş olacak. Bilim Kurulu toplantısında aşıyı geliştiren Prof. Dr. Uğur Şahin hocamızın da görüşünü alarak BioNTech aşısının iki dozunun uygulanması arasındaki sürenin 6-8 hafta olarak uygulanmasına karar verilmiştir.
Sinovac için ise zaman zaman sevkiyatta yavaşlamalar yaşansa da artan kapasite ile birlikte elimize ulaşan doz miktarı da artacak. Yerli inaktif aşımız Faz 2 denemelerini tamamladı. Önümüzdeki birkaç gün içinde Faz 3 denemelerinin hazırlıkları başlayacaktır.
Şu an ülkemizde en çok görülen mutasyon türü İngiltere varyantıdır. Bunun yanında Brezilya ve Güney Afrika varyantları da görülmüştü. Son olarak İstanbul’da 5 vatandaşımızda Hindistan varyantı da gözlendi. Ülkemizde bu varyant ilk kez görüldü ve vakalar izolasyon altında takip edilmekte.
Bu arada başta sağlıkçılar, polisler gibi kamu görevlileri ile üretim ve imalat tesislerinde çalışanlar olmak üzere kısıtlamada görevlerine devam edecek olanlar, çocuklarını nereye bırakacaklarını düşünüyor.
Özellikle ebeveynlerin ikisinin de çalıştığı ailelerde, kimi çocuklarını akrabalarına bırakmayı planlarken kimisinin ise bırakacak hiçbir yakını bulunmuyor. Kimi aileler ise daha önce bakıcıları olduğunu fakat sokağa çıkma yasakları nedeniyle bakıcının eve gelme imkânının da bulunmadığını söylüyor.
Bazı illerde İl Umumi Hıfzıssıhha Kurulları, “İşi gereği kısıtlamalardan muaf olup çalışmak durumunda olan kişilerin evlerinde günlük olarak çocuk/yaşlı/hasta bakımı hizmeti veren kişiler, gerektiğinde sorumlu olduğu kişiden alınan...
Bakım hizmeti verdiğine dair belgeyi ibraz etmek kaydıyla sokağa çıkma yasağından muaf olabilecek” yönünde açıklama yaptı. Ancak çok sayıda sigortasız ve belgesiz çalışan bakıcı bulunuyor ve bu kişilerin çalıştıklarını ibraz etmeleri mümkün değil.
Sosyal medya üzerinden #Sağlıkcıların-CocuklarıNeOlacak etiketiyle kampanya başlatan sağlıkçılar, bir çözüm bekliyor. Bazı vatandaşlar ise gönüllü olarak çocuk bakabileceklerini duyurarak sağlıkçılara destek oluyor. Kısıtlama süresince çalışacak ebeveynlerle görüştük.
Kamuda görevli Muhammet Sertdemir “Ben kamuda çalışıyorum eşim de sağlıkçı. Daha önce çocuğumuz kreşe gidiyordu. Ama şimdi kapandı ve ne yapacağımız konusunda arada kaldık. Görev yaptığımız yerde ailemizden kimse yok.
Eğer ki kreşlerle ilgili bir düzenleme olmazsa 1 hafta ben, 1 hafta eşim izin almaya çalışacağız” diyerek yaşadıkları probleme dikkat çekti. İstanbul’da yaşayan Doktor Çiğdem Yurtsever ise “8.5 yaşında ikizlerimiz var. Ben de eşim de doktoruz.
Tam kapanmada bakıcı eve gelemeyecek. Bize izin yok. Pandeminin göbeğinde çocukları hastaneye mi getireyim? Farklı bir şehirde yaşayan 65 yaş üstü teyzemi getirmeyi düşünüyorum. Neyseki aşılı” ifadelerini kullandı.
Anne ve babası özel sektörde çalışanlar için bir düzenleme yapılıp yapılmayacağıyla ilgili önceki gün bilgi veren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Kreşlerle ilgili değerlendirmeyi hem Milli Eğitim Bakanlığımız hem de Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımızla bir iki güne kadar yapacağız.
Çünkü onlar bir karar verecekler. Onların vereceği karara yönelik biz de bir istisna ortaya koyacağız. Bir önceki kısmi kısıtlama genelgemizde ‘Kamuda çalışan ve 10 yaşından küçük çocuğu olanlara izin verilsin’ dedik. İşin o kısmını çözmüş olduk. Özel sektör çalışanlarının çocuklarını nereye bırakacaklarını da gözetmemiz lazım” dedi.
Öte yandan Sağlık Bakanlığı, koronavirüs aşısı yaptıran vatandaşlara yönelik yan etki anketi düzenliyor. Hayat Eve Sığar (HES) Uygulaması üzerinde yapılan ankette aşı olmuş kişilere, aşı sonrasında yaşadıkları yan etkiler, bu nedenle sağlık kuruluşlarına başvurup başvurmadıkları soruluyor.
Bakanlık aşılama sürecine ilişkin hizmet kalitesi konusunda da vatandaşın nabzını tutuyor. HES uygulaması üzerinden koronavirüs aşısı olanlara tanımlanan “Kovid-19 Aşı Uygulaması” anketinde, aşı kaynaklı istenmeyen yan etkilerin oluşup oluşmadığı kontrol ediliyor.
Anket kapsamında aşı olmuş kişilere öncelikle, “Aşı uygulaması sonrasında yaşadığınız herhangi bir belirti bulunuyor mu?” sorusu yöneltiliyor. Bu soruya verilen “Evet” ya da “Hayır” yanıtının ardından kişilere, “Belirtilerin aşıyla ilgili olduğunu düşünüyor musunuz?
Belirtiler için herhangi bir sağlık kurumuna başvurdunuz mu?” soruları soruluyor. Ayrıca katılımcılardan yaşadıkları yan etkileri sunulan seçenekler arasından (baş ağrısı, bulantı, aşı uygulanan kolda uyuşma, kas ve eklem ağrısı, aşı uygulanan yerde lokal reaksiyon, halsizlik ve yorgunluk, diğer) işaretlemeleri isteniyor.
Yan etkilerin seçilmesinin ardından ise kişilere bu yan etkilerin günlük yaşamlarını etkileyip etkilemediği soruluyor. Anketin sonunda ise bakanlık, Kovid-19 aşı uygulama sürecinde alınan hizmetin “Çok iyi, iyi, orta, kötü ve çok kötü” olarak değerlendirilmesini istiyor.
Öte yandan Sağlık Bakanlığı, Aşı Haftası nedeniyle bir paylaşımda bulundu. Paylaşımda Türkiye’de her yıl yaklaşık 1 milyon 200 bin bebeğe aşı uygulaması yapıldığı belirtildi. Uygulanan aşıların, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından onaylanan iyi üretim prosedürleri kurallarına uygun üretilmiş ve uluslararası referans laboratuvarlarında test edilmiş aşılar olduğu vurgulanan paylaşımda, bakanlık aşı yaptıran aileleri kahraman ilan etti.
Paylaşımda, “İçerisinde bulunduğumuz zorlu süreç, ‘Aşılara Umut Bağlama’nın ne kadar önemli olduğunu bir kere daha ortaya koymuştur. Kovid-19 pandemisinin de eninde sonunda aşılar sayesinde üstesinden gelinecektir. Aşılama ebeveynlerin bir sorumluluğudur, çocukların ise hakkıdır.
Çocuklarını aşılatarak hastalıklardan koruyan ve kendileri de aşılanarak başta Kovid-19 olmak üzere çeşitli hastalıklardan korunan aşı kahramanı tüm ailelerimize ve aşılama çalışmalarında görev yapan aşı kahramanı sağlık çalışanlarımıza teşekkür eder, şükranlarımızı sunarız” ifadeleri yer aldı.