ABD'nin Kentucky eyaletinde Breonna Taylor adlı sağlık çalışanının evinde ateş açılarak öldürülmesiyle sonuçlanan baskınla ilgili olarak büyük jüri bir bir polis memuruna, 'sepebsiz yere tehlikeye atma' suçlaması yöneltti. 26 yaşındaki sağlık çalışanı Taylor, 13 Mart'ta bir baskın sırasında birkaç el ateşli silahla vurulmuştu. Brett Hankison adlı polis memuruna, Taylor'ın ölümüyle ilgili değil, komşu dairelere ateş açılmasından kaynaklı üç kez sebepsiz yere tehlikeye atma suçlaması yöneltildi. Kentucky yasaları, insan yaşamının değeri konusunda aşırı kayıtsızlık gösterilen herhangi bir eylemde bulunulması halinde sebepsiz yere tehlikeye atma suçu işlenmiş sayılıyor. Her suçlama için beş yıla kadar hapis cezası uygulanabiliyor. Polis memurları daha önce Taylor'ın ailesine 12 milyon dolar tazminat ödemeyi kabul etmişti. Hankinson, olayın ardından Haziran ayında Lousville Metro Polis Departmanı'ndan atılmıştı. Soruşturmada, Hankinson'ın baskında sebepsiz yere ve rastgele 10 el ateş ettiği ortaya çıktı. Olay gecesi silah çeken diğer iki polis memuruna ise herhangi bir suçlama yöneltilmedi. Polis tarafından öldürülen diğer siyah Amerikan vatandaşlarını da temsil eden Taylor'ın ailesinin avukatı Benjamin Crump, sadece bir polis memurunun suçlanmasını tepkiyle karşıladı. Crump, Twitter'da paylaştığı mesajında, Brett Hankinson'un Taylor'a saplanan kurşunlardan dolayı değil, binadaki diğer dairelere giren kurşunlardan dolayı suçlandığını belirtti. Suçlamaların Breonna Taylor cinayeti konusunda hiçbir şey içermediğini söyledi. Taylor'ın ölmünün ardından Kentucky'de haftalarca süren protestolar olmuştu. Göstericiler olaya karışan üç polis memurunun gözaltına alınmasını ve Taylor'ın ölümüyle ilgili suçlanmasını talep etmişti. ABD'de büyük jüri bir grup tarafsız yurttaştan oluşuyor. Herhangi bir zanlıya bir suçlama yöneltilmesi konusunda mevcut delilleri inceleyerek gizli oylama ile karara varıyor. Kenucky savcısına göre, jüri, diğer iki polis memurunun güç kullanımını, Taylor'ın erkek arkadaşının ateş açması nedeniyle haklı buldu. Savcı, jürinin ırksal bileşimi konusunda açıklama yapmayı reddetti. Kentucky Ulusal Muhafız Birlikleri karar sonrası olası protesto gösterilerine karşı Lousville kentinde konuşlandırıldı. Polis memurları ile ilgili suçlama kararı açıklanmadan önce, Louisville'de olağanüstü hâl ilan edildi. Belediye Başkanı Greg Fischer, kentte ayaklanma ihtimaline karşı böyle bir önlem almak zorunda kaldıklarını söyledi. Louisville Polisi, Brook Caddesi ve Broadway'de Çarşamba günü yerel saate göre 20.30 civarında polis ile göstericiler arasında bir çatışma yaşandığını doğruladı. Olayla ilgili bir zanlı gözaltına alınırken iki polis memuru yaralandı hastaneye kaldırıldı. Polis memurlarının durumunun stabil olduğu açıklandı. ABD Başkanı Donald Trump, Twitter'dan bir mesaj yayınladı ve yaralı memurlar için dua ettiğini söyledi. Saatler 23.00'ü gösterdiğinde, 46 kişi tutuklanmıştı. Bunlardan ikisinin gazeteci olduğu bildirildi. New York, Chicago ve Atlanta'da da protestolar gerçekleşti. Ödüllü sağlık çalışanı Taylor'ın öldürülmesi 100 gün boyunca kentte protesto edilmişti. Demokrat Belediye Başkanı Fischer, protestoların en yoğun olduğu noktaların bugün trafiğe kapatıldığını açıkladı. Kent merkezindeki bazı caddeler barikatlarla kapatıldı. Federal mahkeme binası da kapatılırken polis departmanı tüm izin taleplerini iptal etti. Yerel basın, polislerin 12 saatlik vardiyalarda çalıştırılacağını yazdı. Geçici Polis Şefi Robert Schroeder, kararın bu hafta beklendiğini söyledi ve ekledi: Toplum içinde bazı söylentiler yayılıyor. Bir şeylerin yaklaşmakta olduğunu biliyoruz ama ne olduğunu bilemiyoruz. 13 Mart Cuma akşamı Taylor, erkek arkadaşı Kenneth Walker ile yatakta uzanmış film izliyordu. Bir anda bir gürültüyle irkildiler. Sivil giyimli Louisville polisleri bir narkotik operasyon kapsamında kapıyı kırarak içeri girdi. Bir hakim, onlara kapıyı çalmadan baskın yapabilmelerine olanak sağlayan bir arama izni vermişti. İznin gerekçesi ise Taylor'ın eski erkek arkadaşı ve uyuşturucu ticareti hükümlüsü Jamarcus Glover'ın o adresi teslimat için kullandığından şüphelenmeleriydi. Taylor'ın ise herhangi bir sabıka kaydı bulunmuyordu. Evlerinin kapısı kırılınca Taylor'ın sevgilisi Walker, Glover'ın evlerini bastığını düşünerek ruhsatlı silahına davrandı ve bir el ateş etti. Kurşun bir polisin kasığına saplandı. Polisler 20 elden fazla ateş ederek karşılık geldi. O kurşunlardan beşi Taylor'a isabet ederek ölümüne yol açtı. Walker ve 10'dan fazla komşuları polisin içeri girerken kendilerini tanıtmadığını söylerken bir komşu ise birden fazla polisin Polis diye bağırdığını duyduğunu söyledi. Evde herhangi bir uyuşturucu bulunmadı. Savcılık, çatışmanın ardından evde arama yapılmadığını açıkladı. Taylor'ın ölümünde rolü olan üç polisten Brett Hankinson düşüncesizce, hedef almaksızın 10 el ateş ettiği gerekçesiyle Haziran ayında işten çıkarıldı. Diğer iki polis ise o gece silahlarını teşkilata teslim etti ve idari işlerde çalışmaya başladı. Yerel Louisville Courier-Journal gazetesi, altı polis hakkında iç soruşturma açıldığını aktarıyor. İdari göreve çekilen polislerden Çavuş Mattingly, Cumartesi binden fazla çalışma arkadaşına gönderdiği e-postada kent yönetimini ve protestocuları eleştirme çağrısında bulundu: Savcılık ne karar verirse versin biliyorum ki biz o gece yasal, ahlaki ve etik olanı yaptık. Suçlular yüceltilirken iyi insanların hedef haline getirilmesi çok üzücü. İnsan haklarınızın hiçbir anlamı olmuyor fakat suçlulara tam otonomi sağlanıyor. Aynı gece başka bir yerde uyuşturucu bulundurmak suçlamasıyla gözaltına alınan Glover, savcıların Taylor'ı da dosyaya ekleyebilmek için kendisine baskı yaptıklarını açıkladı. Taylor'ın ailesinin kent yönetimine karşı açtığı ölüme sebebiyet verme davası Eylül ayında 12 milyon dolarlık bir tazminatla sonuçlandı. O tarihten sonra kentte kapı çalmadan yapılan polis baskınları yasaklandı. Ülke genelinde çok sayıda ünlü polislerin cezalandırılması için çağrı yaptı. Onlar arasında Demokrat Parti'nin Kasım ayındaki başkanlık seçimindeki adayı Joe Biden da bulunuyor.