04.10.2021 - 22:04 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr
Süper güç bağımsızlığını kabul etmediği ülkenin üzerine bir günde 52 savaş uçağı gönderdi, uluslararası haber ajansları arka arkaya 'son dakika' koduyla yaşananları dünyaya duyurdu.
Savaşın kıyısında gezinen Çin, arasında yalnızca bir boğaz bulunan Tayvan'a bugüne kadar en büyük gözdağını verdi. Taipei yönetiminin müttefiki ABD ise açıklama yapmakla yetindi.
Çin'e ait savaş uçakları, Ekim ayının başından bu yana Tayvan'ın hava savunma tanımlama sahasına (ADIZ) toplu halde giriş yapıyor. 1 Ekim Cuma günü 38 ihlal gerçekleşti.
2 Ekim Cumartesi günü Tayvan'ın üstünde 39 jet uçuran Çin ordusu, 3 Ekim Pazar günü sayıyı biraz düşürse de Pazartesi günü tarihi bir gövde gösterisine girişti.
Tayvan Savunma Bakanlığı, Pazartesi günü Pekin yönetiminin 52 jeti hava tanımlama sahasına gönderdiğini resmi açıklamayla duyurdu. Uçaklardan 34'ü J-16, 12'si ise H-6'ydı.
Tayvan ana karasının güneybatısındaki Pratas takımadaları etrafında görülen Çin jetlerinin önünü kesmek için Tayvan savaş uçakları havalandı, Savunma Bakanlığı havadaki kapışmayı gösteren birçok harita yayınladı.
Çin, yalnızca dört günde yaklaşık 150 jeti Tayvan'ın üstünde uçurmuş oldu. Resmi açıklamaya göre, akın akın gelen Çin jetleri arasında Rus üretimi Su-30 savaş uçakları da vardı.
1 Ekim, Çin Halk Cumhuriyeti'nin ilanının kutlandığı milli bayram. Ulusal Gün olarak bilinen bayramda başlayan uçuş trafiği, Çin medyası tarafından Pekin yönetiminin kararlığını gösteren bir gövde gösterisi olarak yorumlandı.
Komünist Parti'nin yayın organı Global Times, başyazısında mükemmel bir iş çıkarıldığını savundu: "Bunu geçmişte Tiananmen Meydanı’nda yapılan askeri geçit törenlerinin Tayvan Boğazı’nda sergilenmiş bir hali olarak görebiliriz.
Bu, Çin’in ada üzerindeki egemenliğinin açık ve kuşkuya yer bırakmayan beyanıdır. Çin Halk Cumhuriyeti’nin 72’nci kuruluş yıl dönümüne yakışır bir eylem olmuştur."
Gözünü karartan Pekin yönetiminin savaş hamlesine peş peşe kınamalar geldi. Tayvan Başbakanı Su Tseng-chang, bölgesel barışa hasar veren 'barbar' Çin ordusunu kınadı.
Tayvan'ın en önemli müttefiki ABD de, dışişleri bakanlığı aracılığıyla Çin'in Güney Asya ülkesi etrafında artırdığı askeri faaliyetlerini kınayan bir açıklama yayınladı ve söz konusu gözdağının 'hesap hatası riski' taşıdığını vurguladı.
ABD Savunma Bakanlığı yaptığı açıklamada, Çin'in Tayvan yakınlarında artan askeri faaliyetlerinin istikrarı bozduğunu ve yanlış hesaplama riskini artırdığını söyledi. Açıklamada, "Tayvan'a olan bağlılığımız kaya gibi sağlam, ayrıca Tayvan Boğazı boyunca ve bölge içinde barış ve istikrarın korunmasına katkıda bulunuyor" dendi.
Amerikan Associated Press (AP) haber ajansı, ABD'nin Tayvan hakkında giderek artan endişelere sahip olduğunu ve Pekin yönetiminin hamlelerinin 'provokatif' bulunduğunu aktarıyor.
Çin Dışişleri Bakanlığı ise jet hızıyla yanıt vererek, ABD'nin bağımsız bir Tayvan'ı destekleyen 'ayrılıkçı güçlere' arka çıkmayı bırakması gerektiğini belirterek, Pekin'in herhangi bir bağımsızlık planını 'ezmek' için gerekli tüm önlemleri alacağı konusunda uyardı.
Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Hua Chunying, ABD'nin Çin'i, Tayvan yakınlarındaki "kışkırtıcı" askeri faaliyetlerini durdurmaya çağırmasından bir gün sonra yaptığı açıklamada, Çin'in ulusal egemenliğini ve toprak bütünlüğünü savunma kararlılığının ve iradesinin değişmez olduğunu söyledi.
2021 yılı içerisinde Tayvan üstündeki baskısını artıran Çin'in diğer büyük ihlalleri şöyle: 15 Haziran'da 28, 5 Eylül'de 19, 16 Eylül'de 9 ve 23 Eylül'de 24 savaş uçağı.
Pekin, son yıllarda birçok kez Tayvan'ı işgal etmekle tehdit etti, buna Devlet Başkanı Xi Jinping'in açıklamaları da dahil! Yalnızca bu yılın ilk altı ayında 20 deniz tatbikatı yapan Çin, Temmuz ayının son günü ise Tayvan'ın işgal provasını gösteren video kaydı yayınlamıştı. Hong Kong merkezli yayın organı South China Morning Post, istila provasının görüntülerinin resmi medya tarafından ekrana getirildiğini duyurmuştu.
Resmi televizyon CCTV tarafından ekrana getirilen video kaydı, Çin Halk Kurtuluş Ordusu askerlerinin bir masa başında işgal planını konuşmasıyla açılıyor ve birliklerden hızlı hareket etmesi isteniyor. Ordu komutanından her an bir muhabereye hazır olmaları emrini alan askerler gece yarısı yola çıkıyor, görüntü orman içinde kamufle olan askerlerin ilerleyişi ve havalanan drone sürüsüyle devam ediyor.
Harekete geçen çok sayıda amfibi çıkarma aracı adaya doğru yönelip ateş açıyor. Peşinden tanklar devreye giriyor ve hemen sonrasında bir başka adadan füze yağmuru başlıyor.
Cehenneme dönen adanın kıyısına ulaşan askeri birlikler patlayıcılar kullanıyor, amfibi araçların da kıyıya çıkmasıyla 3 dakika 52 saniyelik simülasyon tamamlanıyor.
İstila güçlerinin küçük bir direnişle karşılaştığını aktaran South China Morning Post gazetesi, Çin ordusunun 2020 yılında bölgede yalnızca 13 tatbikata imza attığını yazdı.
Dünya çapınnda yankı bulan görüntüler, Çin Savunma Bakanlığı sözcüsü Ren Guoqiang'ın bir bağımsızlık arayışının 'savaş' anlamına geleceğini söyleyerek Tayvan'ı uyarmasından günler sonra yayınlandı.
Çin'in gövde gösterilerine karşın, ABD ve müttefikleri Güney Çin Denizi ve Tayvan Boğazı'na baskısını artırıyor. Bir ABD savaş gemisi Tayvan Boğazı'ndan geçerek Güney Çin Denizi'ne açıldı.
Savaş gemisi bu hafta bitmeden tartışmalı sularda bir tatbikata girişecek. Çin, Tayvan Boğazı'ndan geçen ABD savaş gemilerinin barışın en büyük yok edicisi olduğunu savunuyor.
Pekin yönetiminin bir diğer resmi yayın organı Global Times gazetesi, ABD'nin Tayvan Boğazı hamlesinin Çin'in siyasal ve askeri adımlarını frenleme amacı taşıdığını yazdı.
Akdeniz'den Hint Denizi'ne açılan İngiliz uçak gemisi HMS Queen Elizabeth'in başını çektiği taarruz grubu ise, Malakka Boğazı'ndan geçerek Malezya açıklarına ulaştı.
Taarruz grubunun rotası, Güney Çin Denizi'ni kat ederek Tayvan'ın güneyindeki Filipinler Denizi. Ağustos ayında ABD, Fransa, Avustralya, Japonya, Güney Kore ve Yeni Zelanda orduları Filipinler Denizi'nde dev bir tatbikata girişecek.
BBC, Komünist Parti'nin yayın organı Global Times gazetesinde çıkan bir haberle Queen Elizabeth Güney Çin Denizi'ne yaklaşırken İngiltere'nin uyarıldığını bildiriyor.
Haberde taarruz grubundan yanlış bir hareket yapmaması istendi, İngiliz medyası ise işgal videosuyla birlikte bölgenin alev aldığını belirtip Üçüncü Dünya Savaşı'ndan korkulduğunu yazdı.
Pekin yönetimi, son olarak Temmuz ayı ortasında Güney Çin Denizi'ndeki Paracel Adaları yakınlarına gelen bir ABD savaş gemisi USS Benfold'un uzaklaştırıldığını duyurmuştu.
Çin karşıtı ittifakta yer alan Japonya ve Filipinler ise, tarihlerinde ilk kez hava kuvvetleriyle Temmuz ayı başında ABD üssünde ortak tatbikat düzenlemişti.
İngiliz Financial Times (FT) gazetesi, Çin ordusunun muhtemel işgaline karşı ABD ve Japonya'nın çok gizli bir savaş oyununu sahneye koyduğunu bildiriyor. Habere göre, Donald Trump'ın başkanlığının son yılında hayata geçirilen planda, Çin'in Tayvan'ı işgal etmesiyle ortaya çıkacak senaryo üzerine ABD ve Japonya orduları harekete geçti. Habere göre, Donald Trump'ın başkanlığının son yılında hayata geçirilen planda, Çin'in Tayvan'ı işgal etmesiyle ortaya çıkacak senaryo üzerine ABD ve Japonya orduları harekete geçti.
Güney Çin Denizi ve Doğu Çin Denizi'nde yürütülen tatibakatları ismi açıklanmayan altı kaynağına dayandıran FT, Pekin ve Tokyo yönetimlerinin en büyük anlaşmazlığı olan Senkaku Adaları'nı öne çıkardı. Askeri kaynaklar, Amerikan ve Japon ordularının, Japonya ve Çin'i 2014 yılında savaşın eşiğine getiren Senkaku Adaları'nda muhtemel bir Tayvan işgaline karşı hazırlık yapıldığını söyledi.
Haberinde 'ciddi planlama' ifadesini kullanan Financial Times, Güney Çin Denizi'nde müttefikler arasında 'afet yardım eğitimi' verilen ortak tatbikatlar düzenlendiği bilgisini verdi. Habere göre, ABD'li ve Japon yetkililer, üslere erişim ve bir ihtilaf durumunda Tokyo tarafından sağlanabilecek lojistik destek de dahil olmak üzere ortak tatbikatlarla ilgili yasal sorunları inceledi.
Özellikle Japonya'nın böyle bir çatışmaya dahil olma olasılığını değerlendiren haber, Washington'un muhtemel bir savaşta Japonya'daki hava üslerine nasıl bel bağladığının altını çizdi. Bir yetkili, ABD ve Japonya'nın Çin deniz ve hava kuvvetlerinin hareketleri hakkında bilgi alışverişinde bulunmak için Tayvan ile acil olarak 'üçlü paylaşım mekanizması' oluşturması gerektiğini söyledi. Yetkili, “Bu tür verilerin bir kısmı Tayvan-ABD ve Japonya-ABD arasında paylaşılıyor. Ancak üçlü olarak doğrudan bir paylaşımımız yok” dedi ve ekledi: “Böyle bir şeyi beklenmedik bir durumun ortasında kurmaya başlayamazsınız. Şimdi başlanması gerekiyor."
Habere göre ABD, Japonya ve Tayvan'dan yetkililer, müttefik jetleri tanımlamayı kolaylaştıran askeri uçak kodlarını paylaşmak için 2017'de varılan bir anlaşmanın ardından işbirliğinin 'önemli ölçüde arttığını' belirttiler. İki müttefikin nihai hedefinin Tayvan için 'bütünleşik bir savaş planı' geliştirmek olduğu bildiriliyor. ABD ve Japonya'yı özellikle endişelendiren şey ise, Tayvan'ın hava kuvvetlerinin bulunduğu bölgelerde uçan ve sayıları giderek artan Çin savaş uçakları. Çin'in Haziran ayında onlarca savaş uçağıyla gerçekleştirdiği 'taciz' akınından sonra konuşan Tayvan Dışişleri Bakanı Joseph Wu ülkesinin bir çatışmaya hazırlıklı olması gerektiğini söylemişti.
Çin, bağımsızlığını kabul etmediği Tayvan'a 350 kilometre uzaklıkta yer alan Senkaku Adaları'ndaki Japonya hakimiyetini de tanımıyor ve Diaoyü ismini kullanmayı tercih ediyor. Komünist Parti'nin 100. kuruluş yıldönümünde konuşan Çin lideri Şi Jinping, sözü Tayvan'la birleşmeye getirdi ve "Hiç kimse, Çin halkının ulusal egemenlik ve toprak bütünlüğü konusundaki kararlılığını, iradesini ve kabiliyetini hafife almamalı" dedi.
Güney Çin Denizi'nde sık sık karşı karşıya gelen ABD ve Çin, bu kez uçak gemileriyle gövde gösterisine girişti. Çin,bağımsızlığını tanımadığı Tayvan yakınlarına iki uçak gemisi yollayıp tatbikata başladığını duyurdu. Çin ordusunun tatbikatında Liaoning uçak gemisi göze çarpıyor.
Çin'in Global Times gazetesi, uçak gemisi Liaoning'in tatbikat için Tayvan yakınlarına ulaşmadan önce Miyako Boğazı'ndan geçip Filipin Denizi'ne açıldığını yazdı. Resmi açıklamada altı çizilen bir başka unsur ise, gelecekte benzer tatbikatların daha fazla yapılacağı oldu.
Tayvan'ın en önemli müttefiki ABD ise, bu sabah beklenen hamleyi ilan etti. ABD'nin açıklamasını uluslararası haber ajansları 'acil' koduyla duyurdu. ABD donanması, USS Theodore Roosevelt uçak gemisinin başını çektiği taarruz grubunun 4 Nisan itibariyle tatbikat için Güney Çin Denizi'ne giriş yaptığını açıkladı. Açıklamada Güney Çin Denizi'ndeki askeri hareketlilik rutin bir operasyon olarak tanımlandı. USS Theodore Roosevelt, üç ayı geride kalan 2021 yılında ikinci kez aynı bölgedeydi.
Tüm yaşananları değerlendiren ABD'nin en etkili dış politika uzmanları, bölgede bir çatışma ihtimalinin son 13 yılda ilk kez en üst düzeye çıktığı uyarısını yaptı. ABD Dış İlişkiler Konseyi-Council on Foreign Relations (CFR) düşünce kuruluşunun uzmanlarına göre, Tayvan halihazırda yeryüzünde bir savaş çıkma ihtimali bulunan en tehlikeli bölge.
ABD dış politika çevrelerinin en etkili düşünce kuruluşu olarak bilinen CFR uzmanları ayrıca muhtemel bir savaşa ABD ve Çin'in yanı sıra bölgedeke diğer büyük güçlerin de karışabileceği tahminini yaptı. CFR'nin yayınladığı rapora göre, nükleer süpergüçler arasındaki en ufak bir çarpışma her iki ülke ve diğer yerleri yok edebilir. Donald Trump iktidarının son günlerinde ortaya çıkan bir belge, ABD'nin Tayvan'a yönelik herhangi bir saldırıda doğrudan Çin'le boy ölçüşeceğini ortaya koymuştu.
Dünyanın en büyük deniz kuvvetlerine sahip Çin ile ABD arasındaki donanma karşılaştırması ise şöyle: Savaş gemileri ve fırkateynlerde Çin'in açık ara üstünlüğüne rağmen, ABD 20 uçak gemisiyle bu alanda dünyada rakipsiz. Denizaltılarda ise iki ülke yakın rakamlara sahip: Çin ordusunun 77 denizaltısı var, bu sayı ABD'de 66.
Tayvan, Çin'in en hassas bölgesel sorunu. Çin'de 2005 yılında Ulusal Halk Kongresi'nin yıllık toplantısında, Tayvan’ın bağımsızlığına karşı gündeme alınan yasa tasarısı oybirliğiyle kabul edilmişti. Söz konusu yasa, resmi olarak bağımsızlık ilan etmesi halinde Tayvan’a karşı askeri güç kullanılmasını öngörüyor.
Çin Tayvan'ı bir gün anakara ile bir araya gelecek bir eyaleti olarak görse de, birçok Tayvanlı ülkelerinin bağımsız olduğunu savunuyor. Çin ayrıca uluslararası alanda tecrit etmeye çalıştığı Tayvan'la, diplomatik ilişkileri olan az sayıdaki ülkeye de baskı uyguluyor.
Pekin yönetimi 2019'un başında Tayvan'ın bağımsızlığının bir felaket olacağını duyurmuş, Şi Jinping ada ülkesinin egemenliklerini kabul etmemesi halinde saldırabileceklerini söylemişti. Ada ülkesindeki bağımsızlık yanlılarını tehdit eden Çin lideri Şi, "Tayvan'daki herkes, bağımsızlığın, büyük bir felaket olacağını anlamalıdır" demişti:
"Ayrılıkçı herhangi bir adıma izin vermeyeceğiz. Kuvvet kullanmamak noktasında bir söz vermeyeceğimiz gibi, tüm gerekli adımları atmak konusunda da hakkımızı saklı tutacağız". Şi Jinping'in açıklamalarından sonra Çin ordusu Tayvan adası yakınlarında savaş uçakları ve gemilerin katıldığı gövde gösterilerine girişmişti.
Tayvan lideri Tsai Ing-wen ise, Pekin yönetimine verdiği yanıtta ülkesinin asla 'Tek ülke, iki sistem' düzenine geçmeyi kabul etmeyeceğini ilan ederek "Çin'in imzaladığı 1992 Mutabakatı 'Tek Çin' düzenine işaret ediyor. Şi Jinping'in sözleri kaygılarımızın yersiz olmadığını gösterdi" diye konuşmuştu.
Tayvan ordusu, aynı yılın Mayıs ayında gerçek füzeler ve mermilerle Çin işgaline karşı arka arkaya tatbikatlar düzenlemişti. Güney kenti Pingtung kıyılarındaki tatbikatta savaş gemileri ateş açmış, tank ve top atışları yapılmış, jetle ve helikopterler füze fırlatmıştı.
Aynı hafta içinde üç savaş uçağı muhtemel bir Çin saldırısına karşı bir otoyola iniş yapmış, görüntüler günlerce dünyada konuşulmuştu. Doğudaki Hualien açıklarında gerçekleşen bir başka tatbikatta ise savaş gemisinden anti denizaltı füzeleri ateşlenmişti.
Tayvan'ın en önemli müttefiki ise, ABD. Washington, Nisan ve Mayıs 2019'da Çin'in muhalefetine rağmen Tayvan Boğazı'na savaş gemileri gönderdi. ABD Tayvan'la diplomatik ilişkisi kurmasa da çeşitli anlaşmalar gereği Tayvan'ı koruma altında tutuyor ve bu ülkeye silah satıyor. Pentagon'un açıkladığı verilere göre, son 10 yılda Tayvan'a 15 milyar dolardan fazla silah satışı yapıldı.
Tayvan Boğazı, Çin'le Tayvan'ı birbirinden ayırıyor. Boğazın genişliği ise, 180 kilometre. 1949 yılında Çin iç savaşı sırasında, komünistlere yenilen milliyetçiler, Tayvan adasına kaçmışlardı.