07.02.2016 - 15:03 | Son Güncellenme:
Baba (The Godfather)Vito Corleone'un Bonasera'ya arkadaşlığı anlattığı ikonik sahnede, kucağında bir kedi var. Hayvan normalde senaryonun bir parçası değildi. Marlon Brando, sete kaçak giren kediyi kucağına alınca şu an bildiğimiz bu sahne ortaya çıktı.
Karayip Korsanları (Pirates of the Caribbean)Johnny Depp, Kaptan Jack Sparrow imajını yaratırken çok uğraştı ve deney yapmaktan hiç çekinmedi. İkinci filmde, Jack Sparrow'un toprak dolu kavanoz hakkındaki şarkısı ve dansı tamamıyla uydurma. Meşhur repliklerinden çoğu da aynı şekilde; mesela, "Şimdi, bana o ufku getirin!" ve "Hadım değilsin ya?".
Sevginin Gücü (Léon: The Professional)Gary Oldman da doğaçlama deyince akla ilk gelen isimlerden. Mathilda'nın babasıyla yaptığı konuşmanın amacı karşıdakini sinirlendirmekti ve tamamıyla doğaçlamaydı. Beethoven hikayesi de tamamen o an uydurulmuş bir hikaye. Hatta, her çekim sırasında farklı bir hikaye var.
Can Dostum (Good Will Hunting)Robin Williams, standup geçmişi sayesinde doğaçlamanın kralı haline gelmişti. Bu filmde Matt Damon'ın karakterine ölmüş karısı hakkında bir hikaye anlatıyor. Bu hikayenin tamamı uydurma ve senaryoda yok. Damon'ın kahkahalarına hepimiz tanık oluyoruz hatta bir ara kamera titriyor, bu da kıkır kıkır gülen kameramanın tepkisi.
Zor Ölüm (Die Hard)Her Zor Ölüm hayranı, Alan Rickman'ın canlandırdığı karakterin ölüm sahnesini hatırlar. Bir binanın çatısından düşerken planının başarısız olduğunun farkına varır. Bu sahnenin gerçekçiliğinin arkasında yönetmenin Rickman'ı habersiz itmesi yatıyor.
Gün Batımından Şafağa (From Dusk Till Dawn)George Clooney eskiden medeni durumu konusunda sürekli espriler yapıyordu, yalnızca gerçek hayatta değil; filmlerinde de. Mesela, Gün Batımından Şafağa'da Salma Hayek onu yatırıp topuğunu göğsüne dayadığında ve onu kölesi yapacağını söylediğinde,
Clooney'nin doğaçlama cevabı mükemmeldi: "Hayır, teşekkürler. Daha önce evlendim."
Top Gun filmindeki Maverick rolü için John Travolta’nın ismi geçiyordu. Ancak başarılı aktörün rol için istediği ücret yapımcılara çok yüksek gelmişti.
The Hangover filminde rol alan Ed Helms’in dişi bilgisayar efekti ile yok edilmemişti, çünkü aktörün o dişi zaten yoktu. Helms bir röportajında 16 yaşından beri o dişinin yerinde implant olduğunu söylemişti.
Gwyneth Paltrow, 1991 yapımı Hook filminde, Wendy adlı karakterin genç halini oynamıştı.
Titanic filminde Rose’un portresini çizen isim filmin yönetmeni James Cameron’du. Hatta portre 2011 yılında açık artırmada 16 bin dolara alıcı bulmuştu.
E.T.’nin yüzü modellenirken, şair Carl Sandburg, Albert Einstein ve ‘pug’ cinsi bir köpeğin yüzlerinin birleşiminden yararlanıldı.
Starwars filmindeki R2D2 isminin, George Lucas, American Graffiti isimli filminin montajını yaparken ortaya çıktığı söylenmekte. Montaj sırasında ekipten bir kişi ‘Makara 2, Diyalog 2 (Reel 2, Dialogue 2)’yi kısaltılmış olarak isteyince (R2D2), Lucas kelimenin tınısından çok hoşlanmış ve ortaya R2D2 çıkmış.
Matrix’teki Neo karakterini canlandıracak isimler arasında Will Smith öne çıkan oyunculardandı ancak Smith, Matrix yerine Wild Wild West filminde rol almayı tercih etti.
Unutulmaz animasyon filmleri arasında yer alan Lion King (Aslan Kral)’deki Pumbaa karakteri, bir Disney filminde ilk defa ‘gaz çıkaran’ karakter olma özelliğini taşıyor.