01.09.2021 - 08:20 | Son Güncellenme:
Timbuktu, geçmişi 2500 yıl öncesine uzanan tarihi bir kent. İlk yerleşim izlerine milattan önce 5. yüzyılda rastlanan Timbuktu, zaman içinde Afrika kıtasının en önemli kentlerinden biri haline geldi.
Uçsuz bucaksız Sahra Çölü'nün güneyinde kurulu olan Timbuktu kenti, bölgenin en önemli su kaynaklarından biri olan Nijer Nehri'ne birkaç kilometre uzaklıktadır.
Günümüzdeki Mali Cumhuriyeti'nin sekiz idari bölgesinden biri olan Timbuktu, zamanında bir imparatorluk olan bu ülkenin başkentiydi ve tüm görkemiyle adından söz ettiriyordu.
Kum tepelerinin arasında kurulu olan bu masalsı kent Timbuktu günümüzde tarih ve macera tutkunu turistlerin ilgi odağı konumunda. Her yıl binlerce maceracı turist bölgeyi ziyaret ediyor.
UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan Mali'nin tarihi şehri Timbuktu, kültürel bakımdan da dünyan için büyük bir öneme sahip.
12. yüzyılda kalıcı bir kent haline gelen Tİmbuktu, tarihi ticaret yolları üzerinde kurulu olması sayesinde hızla gelişti. Yeni binaların inşa edildiği kent, dışarıdan da göç aldı.
Altın, fildişi ve tuz ticaretiyle hızla gelişen Timbuktu, bu süre zarfında görkemli bir kente dönüşür. Kısa sürede Afrika'nın incisi haline geldi.
18. yüzyılda üniversiteye sahip olan Timbuktu, komşu krallıkların da sürekli elde etmek istediği bir kent oldu. Kent, zenginliğiyle herkesin gözlerini kamaştırıyordu.
Ticaret yolu üzerinde olmasının da etkisiyle farklı kültürlerden insanların buraya gelmesi Timbuktu'ya kültürel ve akademik bir zenginlik de kattı.
Müslüman tüccarlar sayesinde İslam diniyle de tanışan Timbuktu halkı, kısa sürede bu inancı benimsedi. Bu durum sonrasında Mali geneli için de geçerli oldu.
Djinguereber Camii, Sankore Camii ve Sidi Yahya Camii gibi önemli dini yapılar özellikle 15. yüzyılda inşa edilmiş ve Timbuktu silüetinin önemli parçaları olmuştur.
Afrika ülkesi Mali'nin tarihi merkezi Timbuktu kitaplar ve el yazmaları konusunda da dünyanın en zengin kentlerinden biri olma özelliği taşıyor.
700 bin el yazmasına ev sahipliği yapan Timbuktu'ta 60'tan fazla kütüphane bulunmakta. Bu da kenti tarihi kadar kültürel açıdan da bir merkez yapıyor.
Kent nüfusunun yaklaşık 55 bin olduğu düşünülecek olursa bu rakam oldukça iyi bir sayı. Dünyadaki pek çok şehir bu rakamlara ulaşamamakta.
18. yüzyıldan itibaren sık sık el değiştiren kent 19. yüzyılda kalıcı bir biçimde Fransız sömürgesi haline geldi. Aslında kent için de sonun başlangıcı bu şekilde başladı.
16.-17. yüzyıllarda altın çağını yaşayan Timbuktu, Fransız işgaliyle birlikte o eski parlak günlerinin uzaklaştı. Zenginliğini kaybetmeye başladı.
Yağmurla yeteri kadar beslenemeyen Timbuktu, tarımsal üretimini 15 kilometre yakınında bulunan Nijer nehrinin suyuyla sağlamakta.
Songhay (Mali) İmparatorluğu mirasını günümüzde de yaşatan kent bu nedenle 1988 yılından bu yana UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde.
Dünyanın Yeni Yedi Harikası oylamasında da finale kalmayı başaran Mali'nin masalsı kenti Timbuktu, oylamada bu unvanı kazanamadı.
Timbuktu'yu özel kılan yönlerinden biri de bu kente bir dönem hükmetmiş Mansa 1. Musa. 14. yüzyılda yaşamış olan Mansa 1. Musa, Mali'nin en önemli imparatoruydu.
1312 yılından 1337 yılları arasında Mali İmparatorluğu'nu yöneten Mansa 1. Musa, dünyanın gelmiş geçmiş en zengin insanı olarak bilinir.
1324 yılında çıktığı hac yolculuğu sırasında Kahire, Mekke ve Medine'de yerel halka kilolarca altın dağıtan Mansa 1. Musa'nın şöhreti günümüze kadar ulaşmıştır.
Mansa 1. Musa'nın Arabistan'a gerçekleştirdiği bu hac yolculuğunda 500 köle, imparatorun altınlarını taşımakla görevliydi.
Mansa 1. Musa, bu hac ziyareti sırasında o kadar çok altın dağıttı ki Orta Doğu'da altının değeri sert bir düşüş yaşadı.
İslami ilimlere çok meraklı biri olan Mansa Musa, hac dönüşü, Arabistan'dan çok sayıda alimi Timbuktu'ya getirdi.Timbuktu'nun ilmi açıdan altın çağı kabul edilen bu dönem Avrupalılar tarafından da gıptayla izlendi.
Dönemin haritalarında Timbuktu'nun üzerinde Mansa 1. Musa ve bir elinde külçe altın resmedilmesi sıkça başvurulan bir yöntemdi. Timbuktu günümzüde de bu zenginliğin izlerini yaşatmakta ve turistleri ağırlamakta.