08.04.2025 - 12:47 | Son Güncellenme:
İnsanlı uzay uçuşları, 1961’de Rus Kozmonot Yuri Gagarin’in Dünya atmosferinin ötesine yolculuğu ile başlamıştı. O günden beri keşif için uzaya çıkılıyor ve çeşitli görevler için orada uzun süreler geçiriliyor. Uluslararası Uzay İstasyonu’nda günlerce hatta haftalarca kalan bilim insanları için düzenli ve dengeli beslenmek bu noktada en önemli konulardan biri. Yerçekimi düşük ortamda yenen yemeklerde ise 2 temel özellik ön plana çıkıyor: Basitlik ve besleyicilik!
İlk uzay yiyecekleri diş macunlarınınkine benzer tüplerde paketlenmiş, bebek maması kıvamında gıdalardı. 1962’de Amerikalı astronot John Glenn, Mercury görevi sırasında alüminyum bir tüpten elma püresi yemişti. Daha sonra bilim insanları uzay için daha lezzetli yiyecekler tasarlamaya başladı. Bunun için dondurarak kurutma yöntemini geliştirildi. Bu yöntemde yiyecekler pişirildikten sonra hızlı şekilde donduruluyor ve kurutuluyor. Böylece yiyeceklerin besin değerleri korunarak uzun süre dayanması sağlandı.
Günümüzde astronotlar Dünya’da yedikleri yiyeceklerin çoğunu kurutulmuş haliyle uzay görevlerinde de yiyebiliyor. Ayrıca yemeklere lezzet katmak için baharatlar da kullanılabiliyor. Ancak bunların uçmaması için sıvı hâlde olması şart. Aynı şekilde ketçap, mayonez, hardal gibi soslar da kullanılıyor. Astronotlar yiyeceklerin uçmaması için tepsileri kucaklarına sabitleyerek yemek yiyor.
Astronotların yiyecekleri yemekler, ihtiyaç duydukları tüm besin ve vitaminleri alabilmeleri için beslenme uzmanları tarafından hazırlanıyor. Ancak uzayda uzun süre kalan astronotlarda yine de sindirim sorunları olabiliyor. Ayrıca Uluslararası Uzay İstasyonu’na belirli aralıklarla gönderilen kargo araçlarıyla taze meyve ve paketlenmiş yiyeceklerin de tüketilmesi sağlanıyor. İki günlük kısa raf ömrüne sahip bu yiyecekler hemen tüketiliyor.
Astronotların susuzluklarını gidermeleri için en iyi seçenek dünyada olduğu gibi sudur. Bunun dışında sularına dondurulup kurutularak toz hâline getirilen karışımlar da eklenebiliyor.
Ekmek, kırıntılı yapısı nedeniyle uzay istasyonunda tüketmek için uygun değildir. Uzay istasyonunda temizlik son derece önemlidir ve ekmek kırıntıları düşük yer çekimi etkisiyle astronotların hava soluduğu ortama yayılabilir ve kullanılan hassas ekipmanları bozabilir. Ekmeğin raf ömrünün kısa olması da onu uzaya uygun olmayan bir besin yapıyor. Aynı nedenlerle kraker ve kurabiye de uzaya götürülemeyen besinler arasında. Cipsler de kırıntı oluşturması ve sağlıklı olmaması nedeniyle yasaklı gıdalar arasında. Astronotlar bunların yerine kırıntı oluşturmayan tortilla ve fıstık ezmesi tüketiyor.
Soda, kola gibi gazlı içeceklerde çözünmüş hâlde bulunan karbondioksit, uzay istasyonunda şişenin açılmasıyla Dünya’da olduğu gibi ayrılıp yukarı çıkmayacaktır. Bu içecekler yerçekimi düşük ortamda tüketilirse astronotlar için rahatsız edici asit reflüsüne neden olacağından uzayda tüketilmez.
Tuz, karabiber ve toz hâldeki hiçbir baharat uzaya götürülmüyor. Düşük yerçekiminde bu baharatlar ortama yayılarak hava temizleyicileri ve filtreleri tıkayabilir. Hatta istasyondaki ekipmanlara yapışarak onlara da zarar verebilir.
Açıldıktan sonra dondurucuda yaklaşık 6 hafta kadar tazeliğini koruyan dondurma raf ömrünün kısa olması sebebiyle uzaya götürülmüyor. Kurutulmuş hâli de ufalanan yapısı nedeniyle tercih edilmiyor.
NASA, yörüngede dolanmak aşırı konsantrasyon gerektirdiğinden astronotların alkol tüketimini yasakladı. Bugüne kadar hiçbir astronot uzayda gıda kaynaklı bir hastalığa yakalanmadı. Çünkü NASA, gıda güvenliği ve depolama konusunda çok sıkı prosedürler uyguluyor. Hastalık riskini azaltmak için Uluslararası Uzay İstasyonu’na gönderilen tüm gıdalar sıkı testlerden geçiriliyor.