Türkiye'nin de üyesi olduğu OECD (Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü) değişik ülkelerde etik altyapının güçlendirilmesi ile ilgili çalışmaları içeren bir doküman hazırladı. TÜSİAD bu dokümanın belli bölümlerinin tercümesini yayımladı. OECD raporu 'etik' konusuna 'dürüstlük' penceresinden yaklaşıyor. Rapora göre kamu kesiminde 'dürüstlük' denilince şunlar anlaşılır:
Kamu çalışanı davranışının, çalıştıkları kurumun amaçlarına uygunluğu, n Kamu hizmeti çalışmalarının güvenilirliği, n Vatandaşların adil ve tarafsız muamele görmesi, n Kamu kaynaklarının etkili, etkin ve doğru kullanılması, n Karar verme usullerinin şeffaflığı, n Kamuoyunun denetimine bağlı yanlışların düzeltilmesini sağlayacak önlemlerin varlığı. Bu çerçevede 'etik' konusu şöyle öne çıkıyor:Kamu çalışanlarına temel ve etik değerlerin aktarılması ve aşılanması, n Etik standartların geliştirilmesi. Yüksek davranış standartlarının ödüllendirilmesi, n Etik ilkelere uyumun denetlenmesi, ihlallerin ihbarı, tespiti, incelenmesi, soruşturulması ve yaptırıma tabi tutulması. Günümüzde 'temel değerler' çalışanlarının uymaları gereken ilkeler haline geldi. Bu değerlerin tespiti, kamu çalışanlarından beklenen davranışla ilgili olarak gerek kamu çalışanları gerekse toplumun ortak bir anlayışa sahip olduğu bir kültür yaratmanın ilk adımı kabul ediliyor.
Temel değerler Anayasa'da, yasalarda yer alıyor. Ama bunlar dışında yazılı olmayan değer ölçüleri de var. Kamu çalışanlarının istenilen davranış standartlarına uymaması durumunda başvurulacak soruşturma, ihbar, disiplin ve takibat usullerinin çerçevesi yasalarla çiziliyor.
Çok sayıda 'etik değer' günümüzde yasalara girmeye başladı. OECD'ye üye ülkelerin üçte birinden fazlasında kamu hizmeti ile ilgili 'temel değerlerin'
son beş yılda güncelleştirildiği, 'yeni' değerlerle birleştirerek, yeni bir kamu hizmeti kültürü ortaya çıkarıldığı belirtiliyor. Öne çıkan temel değerlerin başında 'tarafsızlık' geliyor. Bu, kamu hizmetlerine eşit erişim ve yasa önünde eşitlik olarak kabul ediliyor. Kamu hizmeti değerlerinin belkemiğini hâlâ 'geleneksel' değerler oluşturuyor: Tarafsızlık, hukuka uygunluk ve dürüstlük. Bu üç geleneksel değere eklenen yeni değer ise 'etkinlik ve şeffaflık.'
Şeffaflık giderek önem kazanan bir konu. OECD raporu ülkelerin büyük çoğunluğunun karar ve faaliyetlerinin şeffaflığını sağlamak için kilit yönetim önlemlerinden yararlandığını gösteriyor. Bu önlemler ise şunlar: n İşlerin zamanında tamamlanmasına yönelik standartlar koymak. n Kararların nedenlerinin açıklanmasını istemek. n Kararların düzeltilmesini mümkün kılmak.
Birkaçı dışında OECD ülkelerinde kamu görevlilerinin mal beyanı ile ek işlerin, gelirlerin ve armağanların da beyanı zorunlu. Seçilmişler ile üst düzey görevlilerin beyanda zorunluluğu bazı ülkelerde kamu çalışanlarının tümünü kapsıyor. Vergi ve gümrük idarelerinde daha kapsamlı bir denetim var.
Kamu hizmetleri reformu Türkiye'de olduğu gibi başka ülkelerde de günün konusu.
OECD tanımına göre, kamu hizmeti reformunun amacı, (1) Kamu yönetiminin etkinliğini artırmak, (2) Yeniden yapılandırmak, (3) İşlevlerini belirlemek ve (4) Kamu hizmetinin beklenenleri yerine getirmesi için daha donanımlı olmasını sağlamaktır.
Yoğun çabalarla oluşturulmaya çalışılan temel değerler, (1) Etkinlik, (2) Amaca odaklılık ve (3) Hesap verebilirlikle ilgilidir. Bu yaklaşım, (1) Dürüstlük, (2) Doğruluk, (3) Hakkaniyet ve (4) Tarafsızlık gibi genelde kamu hizmetiyle bağdaştırılan değerleri de kapsar. Kamu görevlilerinin eskisinden daha geniş ve güçlü bir değer yelpazesine sahip olmaları gerektiği anlamına gelir.
Ülkelerin etik konusundaki arayışlarındaki benzerlikler, kamuda etik yönetiminde her ülkede ortak olan hedefleri ortaya çıkarmaktadır.
Bu ortak hedefler: (1) Değerleri yeniden tanımlama çabaları, (2) Yeni davranış kuralları, (3) Etik ile uyuşmayan davranışların belirlenme usulleri, (4) Kamu görevlilerinin kazançlarının ve varlıklarının beyan edilmesi şartı, gibi dört temel noktada odaklanmaktadır.
Günümüzde insanlar bol bol ideallerden, değerlerden, etikten ve davranıştan söz ediyor... Nedir bunlar?
İdeal, değer, etik ve davranış terimlerinin ne anlama geldiği konusunda bir görüş birliği yok. Bunlar birçok kez birbirlerinin yerine kullanılır. Kamu hizmetinde etik bağlamında bu deyimler şu anlamı ifade ediyor:
(1) İdealler: Kamu hizmetinde egemen bekleyişler, ideal olarak adlandırılıyor.
(2) Değerler: Neyin doğru ve yerinde olduğuna dair hükümleri yönlendiren ilke veya standartlara değer deniliyor.
(3) Etik: İdeallerin günlük hayata uyarlanmasında geçerli olan kurallara etik adı veriliyor.
(4) Davranış: Kamu görevlilerinin uygulamaları, davranışlarını belirliyor.
İdealler, davranışa dönüştüğünde soyuttan somuta doğru yol alınıyor. Ancak kavramlar arasındaki ilişki karmaşık olduğundan anlamlar bazen çakışıyor.
BUSINESSKekeleme kaptan, sonra maçı kaybederizBu bir kariyer planlaması haberidirTepe'nin 1.5 milyar dolarlık SimCity'siAğzı kamaştırmayan Trabzon hurması ürettilerOECD ülkelerinde etik altyapı güçlendirme arayışıFlamenko bilmeyen, boğa güreşi izlemeyen, İspanyol yöneticiMeltem'in Hülya Avşar'dan öğreneceği çok şey var...Bu köy, o köy değilBunu o bile tahmin edemezdiYeniçeri'yi yatıştıran akide şekerinden modern sanayiyeİnternet dairesi var, ama kimse yararlanmıyor'Bir aksilik'ti, 'bir şans' oldu Alper Bey'in şirketini büyüttüEn zengini Real Madrid'İnternet pazarında at çok, yem az'Kokusunu aldıkDünya turu