23.03.2022 - 16:02 | Son Güncellenme:
Samsun'da iki kardeşin bir bankanın milyarlarca lirasını kendi hesaplarına aktarmasına ilişkin soruşturma İstanbul’a uzandı. Konuyla ilgili CNN Türk canlı yayınında Ekonomist Hasan Gürkan ile Hürriyet Muhabiri Musa Kesler merak edilenleri anlattı. İşte detaylar...
Hürriyet Muhabiri Musa Kesler: "Meblağ gayet büyük bir meblağ, iki tane kahramanımız var Emre Gezek ve Recep Gezek. İki kardeş birisi benzin istasyonunda çalışıyor diğeri diş teknisyeni. Bunların ortak kullandıkları bir hesap var. Birisi 26 yaşında, diğeri 31 yaşında bu zanlıların. Emre, 26 Şubat saat 10.00’da mobil bankacılık üzerinden hesaba giriyor, bakiyesi sıfır. Yatırım hesabına giriyor orada hisse senedi bölümünde para çek bölümü var. “Hisse senedinde oraya bir rakam yazdım bastım hesabına geçti” diyor.
"BANKA RED VERMİŞ"
Emre 800 milyon lira çekmiş ve banka red vermiş. Gece yarısından sonra saat 01.00’de kardeşiyle birlikte girerek hedefini büyütmüş ve 7 milyar lira yazmış. Bu miktar yatırım hesabından mevduat hesabına geçmiş. Emre ve Recep durmamışlar 7 milyar lira daha yazmışlar. Diyor ki Emre, “Hesabımızda 16 milyar lira para oldu” ne yapmışlar hemen sabahleyin gitmişler kendilerine yeni cep telefonları almışlar.
3 tane cep telefonu almışlar, bir tane lüks sayılabilecek bir araç almak için havale yapmışlar. 16 katrilyon hesaplara geçince ailelerine söylemişler. Borcu olan kim varsa haber salın demişler. 10-15 kişi gelmiş onlara paralar çıkartmışlar.
Banka 28 Şubat’ta Recep’i arıyor. Hesabınıza yüklü para girişleri var bu paranın kaynağı nedir? Recep diyor ki “Yatırım hesabımdan aktardım”.
Banka görevlisi de “Yatırım hesabınızda o kadar para var mıydı?” 2 Mart oluyor Emre sabah bir yere giderken polis kontrolü oluyor. Üzerinde bir silah var Emre’nin. Emre polise “Sizin de bu kadar paranız olsaydı sizde para taşırdınız benim gibi” diyor. Polislere cep telefonundan banka hesabını gösteriyor ve bu şüphe çeken bir durumdur. Savcı gözaltı talimatı veriyor ve Emniyet’e götürülüyor.
O sırada Recep de işe gitmiş. Onu da arıyorlar o da en yakın karakola giderek ifade veriyor. “Biz kimseyi dolandırmadık, biz bu parayı devlete bağışlayacaktık. Bu bir kusursa neden bize 2 gün müdahale edilmedi” diyor. Telefonları inceleniyor, şu anda tutuklu değiller adli kontrol tedbiri var her hafta “Biz buradayız kaçmadık” diye imza veriyorlar.
PARALARA EL KONULDU MU?
Paralara banka bloke koydu. Nakit olarak aktardıkları 700 bin lira, araba ve telefon için kullandıkları bir para var. Bunu banka tahsil edecektir tabi.
Burada bankanın en büyük şansı zanlıların çok profesyonel olmamalarıdır. Profesyonel bir hacker olsalardı finansal sistemi bankacılık dışına çıkarabilirlerdi.
CEZA İLE İLGİLİ NE OLACAK?
Bilişim yoluyla bankadan hırsızlık suçu kapsamında değerlendiriliyor. Üst sınırdan mahkum olsalar artırımlarıyla birlikte 10 yıla kadar ceza verilebilir. Diğer ek maddeler de dikkate alınırsa 10 yıldan da fazla olabilir.
BU BİR HACKLEME MİDİR, YOKSA BANKANIN AÇIĞI MIDIR?
Ekonomist Hasan Gürkan ise konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı: "16 yıl boyunca bankacılık yapmış ve bankanın teftiş sürecinde yer alan profesyonel olarak böyle tutarda bir işlemi ben de görmedim. Burada benzer vakalar yaşansa da bunun basına yansıdıktan sonra büyük çaplı kamuoyunun dikkatinin çekmesinin nedeni tutardır. 16 milyar lira çok büyük bir tutardır.
Teknik olarak bakıldığında bankalarda yeni yazılımlar yaygınlaştırılırken testler yapılıyor bu testlerde gerçekleşmesi muhtemel bankayı zarar uğratabilecek durumlara ilişkin olarak senaryolar belirleniyor.
Bunun neticesinden hata tespit edildiyse çözümler üretilmeye başlanıyor. Bunlar yaygınlaştırılan kod ya da test öncesinde atlanan bir test olduğunda bu tür vakaların müşteri tarafından anlaşılması durumunda suistimale konu olabiliyor.
İki tane hesabımız var aslında bunlardan bir tanesi bankanın iştiraki olan aracı kurum hesabı üzerinden hisse senedi ve kendi hesabı var. Bu iki veri tabanında bir iletişim hatası var aslında. Sistem aslında şöyle çalışıyor. Gerçekleştirilen tüm işlemler arka planda bir veri tabanı sorgulamasıyla müşteriyi cevaplıyor. Siz ATM’den para çekmek istediğinizde sizin hesabınızda bakiye olup olmadığı teyitleşiyor. Burada aracı kurum nezdinde açılan hesapla bankanın veri tabanı arasındaki hesapta analiz edilmemiş bir senaryo var. Neticesinde hepimizi şaşkınlığa uğratan 16 milyar TL gibi büyük tutarlı bir suistimal neticeleniyor.
BUNU HERKES YAPABİLİR Mİ?
Teftiş döneminde şunla karşılaşmıştım. Ortak ATM’de bir bankada hesabınız varken bankamatik kartını kullanıyorsunuz ortak ATM’den başka bir bankadan para çekiyorsunuz. Aslında kendi hesabınızda para olmadığı halde başka bir ATM’den para çekildiğini görmüştüm. Aslında bu da bir hatadır. Bu yazılımsal bir hatadır.
BUNDAN SONRA BANKA NE YAPACAK?
Söz konusu olayda bu anlamda farklı senaryolar çalıştırılacaktır. Müşteriye sunulan veri sistemi değiştirilecektir. 4 gün boyunca bunun fark edilmemiş olması önemlidir. Bir bankanın 1.5 yıllık karından bahsediyoruz. Bu hata amatörler tarafından yapıldığı için fark edildi ve çok kısa süre içerisinde düzeltilecektir."
'EĞER BU SUÇSA NEDEN İKİ GÜN BOYUNCA BLOKE KOYMADILAR'
Recep Gezek soruşturmadaki ifadesinde olayı şöyle anlattı:
“25 Şubat tarihinde yatırım hesabı açtım. Hesabı kardeşim kullanmaya başladı. 26 Şubat'ta 5 bin liraya hisse senedi aldı. Kağıdı 1 milyar TL rakam yazarak sattı. Para hesaba yatınca, mevduat hesabına aktardı. Sahte mi diye düşünerek başka banka hesabına 100 bin lira gönderdi. Kredi kartı borcunu kapattı. ATM'den de 10 bin lira çekti. Akşam eve gelince bana anlattı. Bir AVM'ye giderek 2 tane telefon aldık. Aynı kağıdı tekrar tekrar sattık. Toplamda 16 milyar 200 milyon lira hesabımıza geçti. 60-70 kez bu işlemi tekrarladım. Her defasında talebim gerçekleşti. Bu paralarla hemen cep telefonu aldım. Ardından bir galeriden BMW almak için 300 bin lira havale yaptım. ATM’den 40 bin lira nakit çektim. Önce yaptığım çekimlerle birlikte hesabımda toplam 16 milyar para oldu. Durumu aile büyüklerimize anlattık. Bütün akrabalara haber gönderdik. Bazılarının hesaplarına havale yaptık. Sonra banka arayıp onlardan parayı geri istemiş. Eğer bu işlem suç ise niye iki gün boyunca bloke koymadılar da para çekmemize onay verdiler. Hesabımdaki paradan akrabalarıma iyilik olsun diye onlara gönderdim. Art niyetli olsaydım paraları alır yurtdışına kaçardım”
'16 MİLYAR 200 MİLYON HESABIMIZA GEÇTİ'
Emre Gezek’in ise ifadesinde, “Akrabalarımızdan, komşularımızdan kimin borcu varsa bize gelsin’ dedik. Borcu olan veya ekonomik durumu iyi olmayan akrabaların hesaplarına para havale ettik. Kardeşimle havale yaparken hesap bloke oluyordu. Bankayı aradığımızda ‘Güvenlik sebebiyle olmuştur’ diyorlardı. Blokenin kaldırılmasını istedik, onlar da kaldırdılar. İki gün sonra kardeşim Recep’i aradılar. ‘Hesabına yüklü para girişleri var, bunun kaynağı nedir, haberiniz var mı?’ diye sordular. Kardeşim de ‘Haberim var’ dedi. Banka görevlisi ‘Nereden geldi?’ diye sordu. Kardeşim de yatırım hesabından mevduat hesabına aktardığını söyledi. Bankacı ‘Bu kadar yatırımınız var mıydı?’ diye sordu. Kardeşim de ‘Olmasaydı çekemezdim’ dedi. Sonra hesap tekrar bloke oldu. Kimseyi dolandırmadık. Nasıl oldu bilmiyorum. Parayı devlete bağışlayacaktık” dediği öğrenildi.
'BU BİR SUÇTUR'
Olayla ilgili yürütülen soruşturma dosyasına gizlik kararı çıkarıldı. Türk Ceza Kanunu'na göre yaşanılan olayla dair değerlendirmelerde bulunan Av. Özlem Sezgin Azal, "Günümüzde bilişim sistemleri çok önemli bir hale geldi. İnternet bankacılığı, görüntülü ve sesli iletişim ağları oldukça dikkatli şekilde kullanılmalı. Bu olayda yer alan konu nitelikli bir suç teşkil eder. TCK'nın 142-2’nci maddesinin e bendinde yer alan 'Bilişim sistemlerinin kullanılması sonucu hırsızlık' suçu burada karşımıza çıkıyor. Çünkü bu suç maddesinde, fail, para, hisse senedi, altın gibi ekonomik değeri bulunan taşınır malları fiziki olarak dokunmadan zimmetine geçiriyor. Şu anda adli kontrol şartıyla serbest bırakıldıkları bilgisi var. Fakat 3 yıl ile 7 yıl arasında yargılanmaları bekleniyor. Sonuçta şöyle düşünmek lazım, bu kişilerin hesaplarında aslında böyle bir para yok. Ve bankanın bir açığını keşfetmeleri sebebiyle hesaplarına para aktarıyorlar. Böylece 'nitelikli' hırsızlığın bütün unsurları gerçekleşmiş oluyor" dedi.