28.10.2023 - 07:00 | Son Güncellenme:
Türkiye havalimanlarının işletilmesi ile Türkiye hava sahasındaki hava trafiğinin düzenlenmesi ve kontrolü görevi, Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) Genel Müdürlüğünce yerine getiriliyor. 20 Mayıs 1933 tarihinde Millî Savunma Bakanlığına bağlı Hava Yolları Devlet İşletmesi kurularak; İstanbul, Eskişehir ve Ankara’ya haftada 3 gün, toplam koltuk kapasitesi 28 olan 5 uçakla seferlere başladı. 1943 yılında Devlet Hava Yolları’nın uçak sayısı 36’ya, personel sayısı 200’e, havalimanı sayısı da 9’a yükseldi. Bu yıllarda, İstanbul, Eskişehir, Ankara, İzmir, Bursa, Elâzığ, Erzurum, Kayseri ve Adana Havalimanları olmak üzere 9 havalimanına sefer düzenlenmekteydi. Türk sivil havacılık sektörünün altyapısını oluşturan tesis ve donanımıyla, 1933 yılından bu yana değişik isim ve statülerle hizmetlerini yürütmekte olan kuruluş, 233 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ve Ana Statüsü çerçevesinde 1984 yılından itibaren faaliyetlerini Kamu İktisadi Teşebbüsü olarak sürdürüyor. Kuruluşun Ana Statüsü ile belirlenen amaç ve faaliyet konuları şöyle belirlendi: Sivil havacılık faaliyetlerinin gereği olan hava taşımacılığı, havalimanlarının işletilmesi, meydan yer hizmetlerinin yapılması, hava trafik kontrol hizmetlerinin ifası, seyrüsefer sistem ve kolaylıklarının kurulması ve işletilmesi, bu faaliyetler ile ilgili diğer tesis ve sistemlerin kurulması, işletilmesi ve modern havacılık düzeyine çıkarılması. Üstlenmiş olduğu görevlerini uluslararası sivil havacılık kural ve standartlarına göre yapmak zorunluluğunda olan DHMİ Genel Müdürlüğü bu doğrultuda; uluslararası hava ulaşımında can ve mal emniyetini sağlamak ve düzenli ekonomik çalışma ve gelişmeyi temin maksadıyla yürürlüğe konulan Sivil Havacılık Anlaşması’na göre kurulan “Uluslararası Sivil Havacılık Teşkilatı (ICAO-International Civil Aviation Organization)’nın üyesi bulunmaktadır. Ayrıca, “Hava Seyrüseferinin Emniyeti için Avrupa Teşkilatı (EUROCONTROL)”, Uluslararası Havalimanları Konseyi (ACI-Airports Council International) başta olmak üzere ilgili uluslararası kuruluşların da üyesi bulunmaktadır. 90 yıllık tecrübe ve birikime sahip DHMİ, Türkiye’nin havacılık sektörünün gelişiminde öncü rol oynayan bir kuruluştur. Bu bilinçle kurulduğu günden beri havacılığın dünyadaki gelişimine paralel olarak büyük atılımlar yapmaktadır.
Türkiye’nin ihtiyaç duyulan illerinde havalimanları inşa eden DHMİ daha sonra Atatürk Havalimanı adını alan Yeşilköy Havalimanı’nı, İzmir Adnan Menderes Havalimanı ve Ankara Esenboğa Havalimanı gibi yeni havalimanı projelerini hayata geçirerek ülkemizin havacılık altyapısını önemli ölçüde güçlendirdi. Bu havalimanları, havacılığın altın dönemi olarak tarihe geçen son 20 yılın adeta havacılık hizmet ön sözü oldu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın üstün vizyonunu yansıtan havacılıkla ilgili ileri hedeflerin 2003 yılından itibaren Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından hayata geçirilmesiyle sektörde tarihi bir dönüşüm yaşandı. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu “Bakanlığımızın, son 20 yıldır sektörün gelişmesi için attığı adımlar, ilgili kuruluşların yolunu açıyor; bu çerçevede DHMİ, Cumhuriyet tarihinin en büyük projelerini hayata geçirdi. Bu büyük atılım, dönüşüm, gelişim döneminde, havalimanlarının fiziki şartları iyileştirildi ve modern bir çehreye kavuşturulması sağlanarak, yeni havalimanları dünyadaki rakipleriyle yarışacak ve hatta onları her bakımdan geride bırakacak nitelikte inşa edildi. Böylece Sayın Cumhurbaşkanımızın “Her Türk vatandaşı hayatında en az bir kere uçağa binecek”, “Hava yolu halkın yolu olacak” ifadeleriyle belirttiği büyük hedefi hayata geçirildi. Türkiye’nin Zafer Anıtı İstanbul Havalimanı ile taçlanan ülkemizin dört bir yanını modern havalimanlarıyla donatma azmi, hayalken gerçek olan binlerce büyük proje ile ülkemizi Türkiye Yüzyılına taşıyan bir hizmet seferberliğine dönüştü. Bu dönemde DHMİ, Türkiye’nin havacılık sektörünün uluslararası rekabet gücünü artıracak birçok projeyi hayata geçirdi. Öz kaynaklarımızla ve kamu-özel sektör iş birliğiyle gerçekleştirdiğimiz yatırım projeleriyle Türk havacılığını taşıdığımız zirveye rakamlar tanıklık ediyor” dedi.
*“Sürdürülebilir Çevre, sürdürülebilir havacılık” ilkesi doğrultusunda yönetilen havalimanları
Devlet Hava Meydanları İşletmesi ortaya koyduğu çığır açan yeni projelerde ve mevcut havalimanlarında çevreye duyarlılığı daima öncelikli prensipleri arasında tutuyor. Yolcu ve çevre dostu havalimanlarında çevrenin korunması, sürdürülebilir yaşam çevrelerinin oluşturulması, iklim değişikliği ile mücadele ve uyum konularında titizlikle çalışmalar yürütüyor.
Sıfır atık projesi
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından israfın önlenmesi ve doğal kaynakların verimli kullanılması amacıyla başlatılan ve sonrasında mevzuat haline getirilen Sıfır Atık Projesi kapsamında 54 havalimanımız sıfır atık belgesi aldı. Bu kapsamda havalimanlarımızdaki tüm atıklar kaynağında ayrıştırılarak uygun şartlarda depolanıyor ve imha tesisleri ile belediyelerin düzenli depolama alanlarına ulaştırılıyor. Geri dönüştürülebilir atıklar ise geri kazanıma gönderilerek ekonomiye katkı sağlanıyor, doğal kaynak tüketimi azaltılıyor.
Karbonsuz havalimanı projesi
Devlet Hava Meydanları İşletmesi tarafından 2019’dan bu yana yürütülen “Karbonsuz Havalimanı Projesi” ile havalimanında faaliyet gösteren kuruluşlarla birlikte; gelecek nesillere daha yaşanabilir bir çevre bırakmak için karbon salımı, hava kalitesi, gürültü, atık ve atık su yönetimi konularında sürdürülebilir havalimanı işletmeciliği amaçlanıyor. Kuruluşumuz küresel ısınma ve iklim değişikliğine karşı gerekli önlemleri kararlılıkla uygulamaya devam ediyor. Bu yönde çalışmalar doğrultusunda, 50 havalimanımıza Uluslararası Havalimanı Karbon Akreditasyonu Sertifikası verildi.
Erişilebilir Havalimanları
Devlet Hava Meydanları İşletmesi, havalimanlarında erişilebilir uygulamaları büyük bir hassasiyetle sürdürüyor. Yapılan çalışmalar doğrultusunda 38 havalimanı “Erişilebilirlik Belgesi” aldı. Diğer havalimanları da engelleri birlikte ortadan kaldırmak için çalışmalar devam ediyor.