05.09.2024 - 15:12 | Son Güncellenme:
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, sosyal medya hesabından, kamuoyuna bugün açıklanan 2025-2027 dönemi OVP'sine ilişkin değerlendirmede bulundu. Programın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz başkanlığında, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Strateji ve Bütçe Başkanlığı koordinasyonunda katılımcı bir anlayışla hazırlandığını ifade eden Bolat, makroekonomik ve finansal istikrarı sağlamada, ekonomik dönüşümü gerçekleştirmede bir yol haritası olacağını vurguladı.
Bolat, küresel ekonomik dengelerin yeniden şekillendiğini belirterek, küresel düzeydeki gerilimlerin arttığı, dijitalleşme, yeşil dönüşüm gibi önemli dönüşümlerin yaşandığı bir dönemde, OVP'nin yön belirlemede ışık olacağına işaret etti. 3 yıllık program kapsamında temel makroekonomik hedefleri ve ekonomik dönüşümü sağlamak üzere yapısal politikalar belirlediklerinin altını çizen Bolat, şunları kaydetti:
"Önümüzdeki dönemde yatırım, üretim, ihracat ve istihdam eksenindeki politikalarla refah artışını sağlayan ve bu refahın adil bölüşümünü amaçlayan bir politika çerçevesi öngörüyoruz. Cari işlemler açığımızın sürdürülebilir düzeylere düşürülebilmesi için ürün ve pazar çeşitlendirmesi, ticaret diplomasinin etkin bir şekilde kullanılması, ticaretin kolaylaştırılması, ihracatın finansman imkanlarının güçlendirilmesi, ithalat bağımlılığımızın başta stratejik sektörler olmak üzere azaltılması, hizmetler ihracatının geliştirilmesi ve sürdürülebilir ihracat stratejilerinin uygulanması temel politikalarımızı oluşturuyor."
Bolat, küresel ekonomi ve ticaretteki zayıf görünüme rağmen, Türkiye'nin ihracatının 2025'te 279,6 milyar dolara çıkmasını öngördüklerini aktararak, program döneminin sonu olan 2027'de ise ihracatın 319,6 milyar dolara ulaşmasını hedeflediklerini belirtti.
Program döneminde gelecek yıl 28,6 milyar dolar olması beklenen cari işlemler açığının kademeli şekilde 2027'de 22,6 milyar dolar seviyelerine düşürülmesini amaçladıklarını da vurgulayan Bolat, şunları kaydetti:
"Böylelikle, 2025 yılında yüzde 2 seviyesinde olan cari işlemler açığının GSYH içindeki payını 2027'de yüzde 1,3 seviyesine düşüreceğiz. Ülkemizin üretim ve ihracatının teknoloji kompozisyonunu yükselterek ve ekonomimizin ithalata bağımlılığını sürdürülebilir düzeylere çekerek, cari işlemler açığı sorununu sürdürülebilirlik temelinde çözmeyi amaçlıyoruz. Program çerçevesinde atacağımız adımlar ile Türkiye Yüzyılı'nın inşası amacı doğrultusunda Bakanlık olarak çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz. Bu vesileyle Orta Vadeli Planımızın tüm milletimiz, ülkemiz ve ekonomimiz için hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum."