EkonomiKüçük olsun benim olsun

Küçük olsun benim olsun

04.05.2023 - 07:00 | Son Güncellenme:

Doğa ile iç içe ve sade bir yaşam arayışında olanların tiny house’lara olan talebi giderek artıyor.

Küçük olsun benim olsun

AYLİN RANA AYDIN - Pandemi döneminde şehir hayatından uzaklaşarak doğa ile iç içe ve sade bir yaşam arayışında olanlar tarafından sıkça tercih edilen tiny house’lar Türkiye’de yaşanan son depremlerin ardından vatandaşlar tarafından büyük ilgi görmeye başladı. Vasıta olarak kayda geçirilen tiny house’lar için imar alınmasına gerek olmazken, arazilere de yerleştirilebiliyor. Tiny house’ların fiyatları 200 bin liradan başlarken metrekaresi ve oda sayısına göre fiyatlar değişiklik gösteriyor.

Haberin Devamı

Yako Groups Yönetim Kurulu Başkanı Galip Ölmez, tiny house’lara ilginin pandemi sonrasında ciddi bir artış gösterdiğini belirtirken, “Sıklıkla Ege ve Akdeniz bölgesinden talep almaktaydık. Ancak Türkiye’nin yaşadığı büyük deprem felaketi sonrası afet bölgesinden de tiny house’larla ilgili soru ve talepler geliyor” dedi.

Konuma dikkat

Tüketicilerin tiny house satın alırken dikkat etmesi gerekenleri sıralayan Ölmez, “Yapı malzemeleri, konumlandıracağı iklime uygun olmalı. Tiny house’lar konumlandırılırken arazinin tipi önemli. Arsa vasfında olan imarlı veya imarsız arazi farketmeksizin konulabilecek tiny house’lar imarsız araziye konumlandırılsa dahil tiny house’ların bir yapı kimliği kazanmaması için yer bağlantısının olmaması gerekir. Kaç kişilik bir aile yaşayacaksa buna göre bir model seçilmeli” diye konuştu. Mobil, doğaya uyumlu, geri dönüşümlü olmasının tiny house’ların avantajı olduğunu dile getiren Ölmez, “Bunların tek dezavantajı ise şu, tiny house’lar yasal çerçeveler dahilinde yapıldığı için en olarak 2.55 metre, boy olarak 9.50 metre, yükseklik olarak ise 4 metreye kadar çıkılabiliyor” ifadelerini kullandı.

Haberin Devamı

Küçük olsun benim olsun

Mobil evler

Wolf Tiny CEO’su İbrahim Tetik ise tiny house ve konteynerlere olan ilginin özellikle son deprem felaketinin ardından iyice arttığını belirtti. Tetik, “Her meslek grubu, bütçeleri oranında, kendisini ve ailesini emniyet altına alacak ortamda yaşamak istediği için tiny house’lara talep her geçen gün artıyor. Planlı bir sürecin sonunda Türkiye yakın gelecekte, mobil evler bahçesine dönüşecek” dedi. Ürünlerin estetik ve kullanışlı olması gerektiğinin altını çizen Tetik, şöyle konuştu: “Yaz-kış burada ikamet edilecekse güneş paneli, atık su tankı gibi hayati aparatlar mutlaka bu mobil evlere monte edilmeli.”

Araziye zararı var mı?

Son dönemde Trakya, Ege bölgelerindeki arazilere tiny house’ların konumlandırıldığı ve bu nedenle tarım alanlarına zarar verildiği iddiası da gündemde. İbrahim Tetik, buna ilişkin şöyle bir açıklamada bulunuyor: “Bizden tiny house alan müşterilerimiz bu mobil evleri kendi arazilerine konduracaklarını, böylece bir yandan doğada yaşamı tecrübe edeceklerini öte yandan da kendi küçük tarımsal faaliyetlerini gerçekleştireceklerini söylüyorlar.” Galip Ölmez ise, “Her şeyden önce tiny house’lar imarsız arazilere konumlandırılabiliyor demiştik. Eğer arazinin tipi bir arsa ise bu durum yer bağlantısı yapılmaması şartıyla herhangi bir sorun yaratmaz. Ancak arazinin sınıfı tarla ise o zaman ‘tarım’ kimliği bozulmayacak şekilde oraya tiny house konulabilir” açıklamasında bulundu.

Yazarlar