23.06.2023 - 07:22 | Son Güncellenme:
Milliyet.com.tr/ Merkez Bankası, yeni başkanı Hafize Gaye Erkan yönetiminde ilk toplantısını gerçekleştirdi. Banka, politika faizini 650 baz puan artışla yüzde 8,5'ten yüzde 15'e çıkardı. Karar metninde enflasyon görünümü iyileşene kadar faiz artırımlarına devam edileceği vurgulandı. Peki ilerleyen dönemde altın ve dolarda yön ne olur? Faiz artışının devamı gelir mi? İşte detaylar...
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Ata Yatırım Araştırma Genel Müdür Yardımcısı Cemal Demirtaş şu ifadeleri kullandı: "Piyasa beklentileri faizin %20’ye yükselmesi yönündeydi. Merkez Bankası daha sınırlı bir artış yaptı ve politika faizini %15’e yükseltti. Politika metninde, parasal sıkılaşma sürecinin başlaması ile para politikasının etkinliğinin artacağının altı çizilmiştir.
Yakın döneme ilişkin göstergeler enflasyonun ana eğiliminin yükselişe geçtiğini işaret etmektedir. Bu süreçte önümüzdeki dönemde faiz artışlarının devam edebileceğini düşünüyoruz. Faiz artış hızında özellikle küresel ekonomide ve Türkiye ekonomisindeki gelişmeler de belirleyici olacaktır.
PİYASALARDAKİ İLK TEPKİYİ NASIL DEĞERLENDİRİRSİNİZ?
Piyasanın beklentisinin altında kalsa da özellikle ortodoks politikalar yönünde atılan adımlar ve enflasyonist baskılara karşı hisse senetlerininin daha korunaklı olabileceği beklentisiyle, borsa tarafında olumlu karşılandı. Öte yandan, önümüzdeki dönemde faiz artırımları gelebileceği beklentileriyle dolar ve euro da TL karşısında değer kazandı. Altın’daki artışı da daha çok kurlardaki yükselişe bağlayabiliriz.
Önümüzdeki dönemde para politikalarına ek olarak mali politikalar ve yeni ekonominin izleyeceği yol, piyasaların yönünü bulmasında belirleyici olacaktır. İlk etapta önümüzdeki dönemde TL’nin değer kaybetmeye devam etmesi muhtemeldir.
Fakat, ilerleyen aylarda alınacak faiz kararları, jeopolitik gelişmeler ve yabancı yatırımcıyı çekme yönünde atılacak adımlarla birlikte hem enflasyonun hem de kurların daha yüksek fakat daha istikrarlı seviyelerde seyretmesi mümkün.
Önümüzdeki 3-6 aylık dönemde dengeli bir portfoy oluşturulabilir ve portföylerde seçici olarak mali durumu iyi şirketlerin hisseleri yer alabilir.
Dinamik Yatırım Menkul Değerler Araştırma Uzmanı Ceyhun Yavaş ise açıklamasında şu ifadeleri kullandı: "TCMB, politika faizini %15 seviyesine getirerek %20 olan piyasa beklentisini karşılayamadı ancak TCMB, yaptığı açıklamada parasal sıkılaştırmanın ihtiyaç duyuldukça kademeli olarak gerçekleştirileceğini söyledi. Böylece, ani ve sert bir ortodoksiye geçişten ziyade daha kademeli bir süreç başlangıcının benimsendiği ve mevcut mikro ve makro ihtiyati çerçeveyi basitleştirecek ve iyileştirecektir; ibaresinden ise sadeleştirme aşamalı olacağını düşünüyoruz. Yapılan faiz artışı ve metinden ilerleyen dönemlerde faiz artış hamleleri geleceğini ama bunun sert bir şekilde algılanmayacağı görüşü bizde ağır basıyor.
Faiz kararının piyasa beklentilerinin altında kalmasıyla döviz ve gram altında beklenen geri çekilme gerçekleşmedi. Metinden de anlaşılacağı üzere daha açık politikalarla kademeli bir faiz artışına gidileceğinden ötürü piyasalarda sert bir yükseliş hareketini gördük. Bu çerçevede, devam edilmesi halinde endeksimizde yükseliş trendinin devam edeceğini döviz ve altında ise adil değer kavramının etkili olacağı görüşündeyiz.
BUNDAN SONRAKİ SÜREÇTE İLAVE FAİZ ARTIRIMLARI GELİRSE DÖVİZ VE ALTINDA YÖN NE OLUR?
TCMB’den gelebilecek ilave adımların derecesi ve koşullarına göre döviz ve altında volatilitede artış görülebilir. Faiz artışlarının şiddetine bağlı olarak döviz ve altında yaşanabilecek geri çekilmelerde TCMB’nin rezerv yapısından kaynaklı olarak alımlar gerçekleşebileceği olasılığının daha yüksek olduğunu değerlendiriyoruz. Şu anki seviyelerin döviz ve altın için bir fırsat olup olmadığını değerlendirebilmemiz için dövizde adil değere ulaşıldığının piyasalar tarafından kanıksanması gerektiğini düşünüyoruz."