02.06.2009 - 16:28 | Son Güncellenme:
Bir dönem dünyanın en büyük otomotiv şirketi olan ABD’li General Motors, iflas korumaya başvuran Detroit’in “Üç Büyüğü”nün ikincisi oldu. İflas korumaya daha önce başvuran ilk otomotiv şirketi Chrysler’dı.
Amerikan prestijinin sembolü olan ve markaları dünya çapında saygınlık gören GM, William “Billy” Durant tarafından 16 Eylül 1908 tarihinde kurulduğunda, ABD’de toplam araç sayısı 10 binin altında bulunuyordu. Michigan eyaletindeki Flint bölgesinde at arabası satışıyla isim yapan Durant, daha sonra Buick Motor şirketinin kontrolünü aldı.
GM, ticari hayatına Buick ile başlasa da 1929 yılına kadar Durant, Cadillac, Oakland (bugün Pontiac olarak biliniyor), Oldsmobile, Alman Opel ve İngiliz Vauxhall şirketlerini şemsiyesi altına aldı. En bilinen markalardan biri olan Oldsmobile, ilk olarak 1897 yılında üretildi.
GM, 1909 yılında satın aldığı Cadillac’a 5,5 milyon dolar (bugünün parasıyla 130 milyon dolardan fazla) ödedi.
1920’Lİ YILLAR HIZLI GELİŞME DÖNEMİ
GM, 1920 ve 1930’lu yıllarda “her keseye, her amaca uygun araç” stratejisiyle gelişmesini sürdürdü. Alman Opel ve İngiliz Vauxhall’ın hisselerini 1920’li yıllarda alan ve araçlarını ABD dışında satmaya başlayan şirket, hızla gelişmeye başladı.
Durant, Chevrolet’yi ABD’nin başka bir simge markası haline getirdi. GM’nin Flint’teki fabrikasında işçiler Aralık 1936’da, Birleşik Otomotiv İşçileri Sendikası’nın (UAW) öncülüğünde greve başladılar. GM’nin “genç ve deneyimsiz” UAW’yi resmen tanımasıyla grev 11 Şubat 1937 tarihinde sona erdi. 2. Dünya Savaşı’nda orduya araç üretmeye başlayan GM, gerçek sıçramasını 2. Dünya Savaşı’ndan sonra yaptı.
GM’in üst yöneticisiyken, ABD Başkanı Dwight Eisenhower’ın 1953 yılında Savunma Bakanlığı’na atadığı Charlie Wilson döneminde GM’nin kaderi ülkenin de kaderiydi.Wilson, 1953 yılında ABD Senatosu’nda, “Acaba, GM’nin çıkarıyla ABD’nin çıkarlarının örtüşmediği bir durum olamaz mı?” sorusuna, şu ünlü yanıtını verdi:
“ABD için iyi olan herşey GM için iyidir, hakeza GM için iyi olan herşey de ABD için iyidir.” Bu yanıt aslında GM’nin ABD için önemini çok iyi anlatıyordu.
GM, 1953 yılında sadece dünyanın en büyük otomotiv şirketi değil, aynı zamanda dünyanın en büyük şirketiydi. GM, bu dönemde ABD’de otomotiv piyasasının yüzde 50’sinden fazlasını kontrol ediyordu.
OTOMOBİLLERİ KÜLTÜREL FENOMENDİ
GM’nin ürettiği otomobiller birer kültürel fenomendi.
Şirket, 1950’li yıllarda Cadillac’ın efsanevi “Coup de Ville” markasını tanıttı ve bunu kısa süre sonra “Corvette” spor arabaları takip etti. 1964 yılında, ABD müzik listelerinde dördüncü sıraya yükselen “Little GTO” şarkısının esin kaynağı “Pontiac GTO” piyasaya çıktı. Şirket, GTO’nun yanı sıra 1960’lı yıllarda tamamı “kaslı araç” olarak adlandırılan “Grand Prix” ve “Firebird”ü üretti.
Ünlü ABD’li aktör Burt Reynolds, “Smokey and the Bandit” filminde siyah bir Pontiac Firebird kullandı.
GM, 1967 yılında 100 milyonuncu aracını üretti ve takip eden yılda New York’ta 50 katlı binasını hizmete açtı.
1970’Lİ YILLAR PETROL KRİZİ DÖNÜM NOKTASI
Petrol krizinin baş gösteriği 1970’li yıllardaki petrol krizi, ABD otomotiv sektörünün, daha küçük ve daha az yakıt tüketen Japon arabalarının istilası karşısında zor günler yaşayaağının ilk işaretlerini verdi. GM’nin üretim sürecinde değişiklik yapma gayretleri çeşitli sorunlarla karşılaştı. GM, 1996 yılında ilk elektrikli aracı EV1’i üretti. Ancak çeşitli sebeplerle ve EV1’in kar etmek için yeterli sipariş alamayacağı gerekçesiyle şirket, bu aracın üretimini 2003 yılında durdurdu.
GM’nin şansı bir süreliğine büyük arazi araçlarıyla döndü. Bu araçlar ABD araç piyasasında önemli yer edindi ve diğer araçlara göre daha karlı olduğunu gösterdi. GM, 1999 yılında devasa Hummer’ı satın aldı. GM, Mayıs 2001’de Çin’de Jinbei bölgesinde arazi aracı Chevrolet Blazer’ın üretimine başladı. Ancak petrol fiyatlarının yükselmesi adeta “benzini içen” bu araçlara olan ilgiyi azalttı. 2008 yılında petrol fiyatlarındaki hızla yükseliş arazi araçlarının satışlarını yüzde 30 kadar düşürdü. Dünyada eğilim küçük ve yakıtta cimri araçlara dönmeye başladı, GM ve diğer ABD’li otomotiv üreticileri bu süreci izlemede yavaş kaldı.
Küçük ve daha az yakıt harcayan araçların öncüsü Japon Toyota, 1997 yılında hibrid aracı Prius’u piyasaya sürdü. Geçen yıl küresel çapta GM’den daha fazla araç satarak 77 yıldır ilk kez GM’nin saltanatına son veren Toyota, dünyanın en büyük otomotiv şirketi unvanını ele geçirdi.
GM, en son 2004 yılında kar ettikten sonra yüksek üretim maliyetlerinin yanı sıra kredi piyasaları ve tüketici harcamalarındaki çöküşle iflasa doğru yol aldı.
BİR DÖNEMİN SONU
Geçen yıl aralık ayında Chrysler ile birlikte yaşamlarını sürdürmek için ABD’nin kurtarma planından yararlanmak zorunda kalması GM için artık yolun sonunun geldiğini gösteriyordu. GM, ilki geçen yıl aralık ayında olmak üzere devletten 20 milyar dolara yakın yardım aldı.
GM’nin araç kredisi veren birimi GMAC, iki kez kurtarıldı. Şirketin eski başkanı Rick Wagoner, ABD Başkanı Barack Obama’nın zorlamasıyla görevinden ayrıldı. ABD’de Chevrolet, Cadillac, Buick ve GMC markalarına odaklanmayı planlayan GM, yıl sonunda aşamalı olarak Pontiac markasını üretimden kaldırmayı kararlaştırdı.
GM’nin Avrupa birimine bağlı Alman Opel ve İngiliz Vauxhall markalarının satışı konusunda Kanadalı otomobil parça üreticisi Magna International ile anlaşmaya varıldı.
ABD yönetiminin yeniden yapılanması için verdiği süre dün dolan GM, iflas koruma başvurusunda bulundu.
Geçen yıl 30 milyar dolar zarar eden GM, iflas koruma başvurusunda, 172,81 milyar dolar borcu bulunduğunu ve varlıklarının değerinin 82,29 milyar dolar olduğunu açıkladı.
GM Başkanı Kent Kresa yaptığı açıklamada, “Bugün General Motors için yeni bir başlangıcı işaret ediyor. Yönetim Kurulu, bu ’Yeni GM’nin ABD’deki pazarda ve dünyadaki sıkı rekabeti başarıyla yürüteceğinden emin” dedi. Yeniden yapılanma sürecinde GM, ABD hükümetinin vereceği 30 milyar dolar ve Kanada hükümetinin vereceği 9,5 milyar dolara güveniyor. İflas koruma sürecinden 60 ila 90 günde çıkmayı hedefleyen GM, bu süreçte, küresel işgücünün yüzde 34’ünü temsil eden 21 bin kişiyi işten çıkarmayı ve bayi sayısını da 2 bin 600’e düşürmeyi planlıyor. GM, 9 fabrikayı kapatacak ve üç fabrikada üretimi ihtiyaç oluncaya kadar durduracak.
ABD devleti yeni GM’nin yüzde 60, Kanada hükümeti yüzde 12,5, UAW yüzde 17,5 ve hissedarlar yüzde 10 hissesine sahip olacak.
Clark Üniversitesi’nde çalışma hayatı alanında ders veren ve otomotiv sektörü uzmanı olan Gary Chaison, GM’nin iflas koruma başvurusunun, “bir dönemin sona erdiğinin işareti” olduğunu söyledi. Chaison, “Bu durumun ABD’de büyük etkisi olacak, çünkü GM sadece bir şirket olmaktan öte bir simgeydi. GM, üretimin üstünlüğünü ve Amerikalı işçiler için iyi işleri temsil ediyordu ve bu gitti” dedi.
GM, yeniden yapılanma sürecinde başarılı olsa bile, geçmişte bulunduğu konumunu yakalaması mümkün görünmüyor.
CHRYSLER’IN DURUMU
ABD’de otomotiv sektörünün kalbi sayılan Detroit’in “Üç Büyüğü”nün en küçüğü olan Chrysler da içinde bulunduğu sorunları aşamayınca 30 Nisan’da iflas koruma başvurusunda bulundu.
ABD’de 1925’de Walter P. Chrysler’ın kurduğu şirket, ilk iflas koruma başvurusunda bulunduğu 1970’li yılların sonunda eski ABD Başkanı Jimmy Carter döneminde hükümetten 1,5 milyar dolar kredi alarak yoluna devam etti. Alman otomotiv devi Daimler-Benz’in 1998 yılında 38 milyar dolarla satın aldığı Chrysler’ın satışları, son yıllarda petrol fiyatlarının artmasıyla tüketicilerin beğenilerinin değişmesi nedeniyle azalmaya başladı. Tıpkı GM de olduğu gibi, fazla benzin harcayan arazi araçları ve motor hacmi büyük araçlar yerine, daha küçük ve daha az yakıt tüketen araçlar üreten Japon firmaları Chrysler’ın da başına bela oldu.
Daimler sonunda Chrysler’ın yüzde 80,1’ini ABD’li özel yatırım şirketi Cerberus’a 2007 yılında sattı. Daimler, daha sonra Chrsyler’daki yüzde 19,9 hissesinden ve dolayısıyla 1,9 milyar dolar tutarındaki alacağından vazgeçerek, bu şirketle bağlarını tamamen kopardı.
ABD yönetiminin 4 milyar dolar destek verdiği şirket, bulunduğu durumdan sıyrılmada başarısız olunca iflas koruma başvurusunda bulundu. Chrysler’ın iflas koruma davasına bakan mahkemenin yargıcı Arthur Gonzalez, Chrysler’ın varlıklarının büyüm bölümünün Fiat’a satışını onayladı. ABD’li diğer otomotiv devi Ford ise şimdiye kadar bir yardım talebinde bulunmadı.