02.05.2021 - 17:23 | Son Güncellenme:
AA
Ilıca, yaklaşık 9 yıl önce 80 dönüm arazi üzerinde elma bahçesi oluşturdu. Fidanların büyüyüp meyve vermeye başlamasıyla 6 yıl önce şirket kurup, 300 ton kapasiteli soğuk hava deposu yaptıran Ilıca, talebe yetişemeyince diğer işlerini bırakıp tamamen bu alana yöneldi.
Meyve bahçesinin büyüklüğünü 250 dekara çıkaran ve Çorum Organize Sanayi Bölgesi'nde fabrika kurmaya karar veren Ilıca, biri makine, diğeri elektrik elektronik mühendisi olan iki oğluyla tesisleşme sürecini başlattı.
Bu sırada devletten çeşitli hibe destekleri de alan şirket, Almanya'da katıldığı bir fuarın ardından Orta Karadeniz'de üretilen elma, armut, ayva gibi yaş meyveleri 14 ülkeye ihraç eden bir marka haline geldi.
Firmanın ortaklarından Oğuz Ilıca, AA muhabirine, babasının hobi olarak başlattığı girişimin, yıllık üretiminin yüzde 60'ını ihraç ederek ülkeye döviz kazandıran dev bir tesise dönüşmesinin mutluluğunu yaşadıklarını söyledi.
OSB'deki tesislerde yılda 10 bin tonun üzerinde yaş meyve işlediklerini belirten Ilıca, yıl sonuna kadar tamamlanacak yeni yatırımlarla kapasiteyi yıllık 25 bin tona çıkarmayı hedeflediklerini bildirdi.
Avrupa ve Asya ülkelerine ihracat yaptıklarını, Afrika pazarına da girmek istediklerini dile getiren Ilıca, şöyle devam etti:
"Gıda ve tarımda 4 yıldır ihracat yapmaktayız. Yurt içinde çok iyi, büyük müşterilerimiz var fakat yurt dışı pazarları da hedefledik. Nasıl daha çok büyürüz, nasıl memlekete daha çok döviz kazandırırız, Türk çiftçisinin ürettiği ürünleri yurt dışında daha katma değerli nasıl satarız diye düşündük hep. Bunu da özellikle 2 yıldır ciddi manada geliştirdik. 6 yılda bu seviyelere geldik. Daha hızla da büyüyeceğimizi umut ediyoruz inşallah. Son 4 yıldır yıllık yüzde 60 civarında büyüyoruz."
"Biz bir sermaye koyduysak devletimiz de bir sermaye koydu"
İhracatlarının geçen yıla oranla iki kat arttığını söyleyen Ilıca, şunları kaydetti:
"Geçen yıl toplam satışımızın yaklaşık yüzde 35'ini yurt dışına yaptık. Bu yılın ilk çeyreğinde bu oran yüzde 60'ı buldu. Özellikle ülkemizin dövize ihtiyacı olduğu bu yıllarda hem ticari bir kaygı hem de vatani borç olarak görerek, Türk çiftçisinin bin bir emekle ürettiği ürünleri daha fazla katma değerle hangi ülkelere satabiliriz, bunun arayışı içindeyiz. Hindistan, Maldivler, İsrail, Bahreyn, Umman, Katar, Gürcistan, Rusya, Suudi Arabistan, Ürdün, Kuveyt, Azerbaycan gibi ülkelerle birlikte 2 ülkeye daha ihracata başladık. 14 ülkeye ihracat yapıyoruz. Sadece meyve değil, Çorum'da üretilen soğanın da ihracatına 7 aydır devam ediyoruz. Ana rakiplerimiz Hollandalı firmalar. Çorum'un ürettiği ürünlerin ihraç ediliyor olması bize ayrı bir zevk veriyor. Yatırımlarımız arasında soğan fabrikamız var, büyütmeyi planlıyoruz."
Ilıca, şirketin büyümesinde devlet desteklerinin büyük payı bulunduğunu, gelişim sürecinde devletin üretici ve ihracatçılara yönelik hibe programlarından yararlandıklarını belirterek,"Biz bir sermaye koyduysak devletimiz de bir sermaye koydu. Klasik bir söz ama Allah devletimize, milletimize zeval vermesin. Devletimizin verdiği teşviklerden yararlandık. Bir verdiğimizle iki sahibi olduk. Aslında hobi gibi başladı. Daha sonra verilen teşvik ve desteklerle işletmemizi, yatırımlarımızı büyüttük. Artık talebe yetişmeye çalışıyoruz." dedi.