01.05.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:
Otokolik Kıs Tur - levent Köprülü
Şaka değil, geçen yıl 20 milyon aracın satıldığı bir pazardan bahsediyoruz! Ve dolayısıyla. burada düzenlenen otomobil fuarını da ciddiye almamak gibi bir lüksüm yok. En azından, “genel kültür” olsun diye izlemem gerek... Ancak, Asya fuarlarını yerinde izlemek pek kolay değil. Tıpkı, Pekin Otomobil Fuarı’nda olduğu gibi... Neden diye de sormayın, mazeretim var!
Her ne kadar “gidememiş” olsam da, çok şükür, internet ve diğer kaynaklardan bu fuarda sergilenen ve tanıtılan “yenilikler”in en azından bir bölümü hakkında bilgi sahibi olabildim. Ve gördüm ki, aslında Çin cephesinde “yeni bir gelişme yok”muş!
Neden mi? Birincisi, “doğal olarak” uluslararası bir dolu üretici, bu pazara özel modellerini sergilemek için “bitmek bilmeyen” yarışa devam ediyor. Kimler yok ki? Neredeyse olmayan yok, boşuna saymayayım şimdi! Bir bölümü, sadece bu pazara özel olarak geliştirdiği modellerini sergiliyor Pekin’de. Örneğin Citroen, diğer pazarlarda pek rastlanamayacak olan yeni nesil “C6” modelini getirmiş. Üstelik de, ilk nesliyle yakından ilgisi olmayan, sedan bir araç olarak! İlk nesli, Avrupa’da ölüme terkedilmişti zira... Kardeşi Peugeot ise Türkiye’de tanıdığımız 301’in elektriklisini sunuyor Çinlilere. Yine bu pazara özel geliştirdiği 308 Sedan’ın yeni versiyonu ise “binme de, yanında yat!” cinsinden olmuş.
Uzun ve ucuz lütfen!
Bununla birlikte Renault Koleos gibi Pekin’de tanıtılan ve tüm dünyada satılacak modeller de yok değil tabii. Hatta VW, yeni nesil Touareg olacağı öne sürülen “T-Prime Concept GTE”yi göstermiş Pekin’de. Çin’e ilk giren yabancı marka olarak, “havasını atmış” desem yeridir!
Bir de, Türkiye’de de satılıp, Çin’de “çekiştirilip” uzatılmış olarak tanıtılan modeller var ki, bu, son yılların modası. Mercedes E-Serisi, Jaguar XF, Audi A4, Range Rover, BMW X1, bunlardan sadece birkaçı. Bu modellerin uzatılmış versiyonları için “Çin’den başka yerde yok!” desem yeri... Çünkü Çinli tüketiciler, bu tadı bir hayli sevmeye başladı.
Siz sormadan, ben söyleyeyim... Tıpkı Hindistan’da olduğu gibi, Çin’de de “özel şoförlü araç” sahibi olmak, ciddi bir “prestij” göstergesiymiş. Yani trafikte, lüks bir otomobilin direksiyonunda, saatlerce dur-kalk yaptığınızda atacağınız “hava”, arka koltukta şoförlü bir otomobille gezer atacağınızın yanında “hiç” kalıyormuş. Böyle bir durumda sizi “önemli bir şahıs” olarak görüyorlarmış...
Hindistan’da, sırf bu yüzden, minik bir i10’un özel şoförlü kullanıldığını bizzat görmüşlüğüm var. Çin’de ise özellikle yeni nesil ve genç mühendis ya da yönetici olanlar, Bentley, Mercedes S-Serisi gibi modellere para bulamadığı için, daha “hesaplı” ama arkada oturabilecekleri bir model arıyorlarmış. İşte, bizim “lükse giriş” diye düşündüğümüz modellerin uzatılmış “ucubik” versiyonlarının yapılması da bundanmış.
Önemli bir konu!
Çin’de değişmeyen bir başka ve “önemli” konu da, tabii ki “kopya” meselesi! Zira 2016 yılının Pekin Fuarı’nda bile halen bu tip modeller görmek olası.
Örnek mi? Buyurun size “Yogomo S325” denilen araç. Ön ve arkadan bakıldığında, “Aaaaa, bu Range Rover Evoque!” diyeceğiniz ve ardından da “Ama bir şeyler yanlış sanki!” şaşkınlığına uğrayacağınız bir otomobil. Çünkü mini minnacık. Yani Range Rover’ın uykusunu kaçıracak türden değil! Ama “Zotye SR8”, Porsche’ninkini kaçırabilir. Çünkü tam bir Macan kopyası! Üstelik yarı fiyatına!
Bunun yanında, Çinlilerin yaratıcı yönlerinin Pekin’de ortaya çıktığını da söyleyebilirim. Son dönemlerde ABD ve Rusya’da ortaya çıkan “hormonlu ve özel”, zırhlı arazi araçları furyası, Çin’e de uğramış. Karlmann King Mega SUV, bunun tipik örneği. Çinli elitlere özel araçlar yapmak üzere kolları sıvayan IAT Design firması, Amerikan Ford F-150 motoruyla ilginç bir şey ortaya çıkarmış. Sadece 10 adet üretip, tanesine 1.85 milyon dolar isteyecekmiş. Tabii bu başlangıç fiyatı. İçine farklı şeyler isteyen, “daha”sını vermek zorunda. Tesla ve BMW’nin i8’ine özenen Qiantu K50 ise, elektrikli ve 70 bin dolar civarından başlayan fiyatla satılacakmış. Yine cin fikirli bir firma olan ve Aston Martin’in elektrikli aracı RapidE için işbirliği yapmış LeEco da, Tesla’ya rakip, üstelik de “sürücüsüz gidebilen” bir araç yaratmış. Pekin’de sahneye kendi kendine çıkarken çekilmiş görüntülerine rastlayınca gördüm...
Dahası? Aslında çooookkk... Ama yer kısıtlı. Bir tek şey eklemeliyim ki, Chery’nin FV 2030 konsepti beni benden aldı... Üretilmesini zerre kadar ummadığım bu araç, eminim Çinlilerin bile afallamasına yol açmıştır... Yine de, farklı bir bakış açısı olduğunu kabul etmeli. Bu otomotiv dünyası, ne garip konseptler gördü şimdiye kadar!