28.03.2021 - 03:40 | Son Güncellenme:
Yansıtıcı düşünme türü, yapılandırıcı anlayış bakımından oldukça önemli olan düşünce türlerinden bir tanesidir. Öğretimlerde yansıtmanın kullanılması kişilerin kendi deneyimlerinin tekrardan yapılanması için oldukça önemlidir.
Yansıtıcı Düşünme Nedir?
Yansıtıcı düşünme, diğer düşünme türlerinden farklı boyutlara sahiptir. Bu nedenle çok daha kapsamlı olarak ele alınmaktadır. Farklı özelliklere sahip olması nedeni ile literatürde farklı şekillerde tanımlanmıştır.
Yansıtıcı düşünme kavramını 4 farklı boyutta ele almak mümkündür. Bu düşünmede bilgi, düşünce ve görüş arasında bir ardışıklık ve düzen bulunmaktadır. Görüşler, düşünceler ve bilgiler kendinden öncekilere dayanmaktadır. Bunun yanında kendinden sonra gelenlere de ışık tutmaktadır.
Yansıtıcı düşünme ile olaylara ve olgulara karşı olumlu duygular ve inançlar geliştirmek mümkün olmaktadır. Bunun yanında olgular ile olaylar mantıksal olarak uygunluğuna göre kabul edilmektedir.
Yansıtıcı düşünme, inançların doğasına, temeline ve koşullarına göre araştırmalar yapılmasını uygun görmektedir.
Yansıtıcı Düşünmenin Temel Özellikleri Nelerdir?
Yansıtıcı düşünme ile kişiler kendi öğrenmelerini göz önünde bulundurma yetisi kazanır. Kişilerin başarıları ya da başarısızlıkları, isteklerinin gerçekleşip gerçekleşmeyeceği, gelişimlerinde neye ihtiyaçları olduklarını bilmeleri gerekmektedir.
Eğitim konularında ise mantıklı ve bilinçli olarak kararlar alma ve sonrasında bu kararların sonuçlarının değerlendirilmesi yansıtıcı düşünme ile sağlanabilir. Yansıtma işleminde sadece fikirler sıralanmaz. Tüm başlıklar bir önceki çıktının doğruluğun bağlı olarak gelişmektedir.
Yansıtıcı düşüncelerde ardışık düşünceler karışık olarak ortaya çıkmaz. Birbirlerini destekleyerek meydana gelmektedirler. Aşamalar bir sonraki aşama için katkı sağlayıcı niteliktedir. Dewey; bir düşüncenin ya da bir bilginin o düşünce ya da bilginin elde edileceği sonuca ulaşması adına kanıtlar dahilinde yansıtıcı düşüncelerin ortaya çıkmasını sağlamıştır.