Kırçiçeği’nin sırrı hijyen ve lezzet

Lezzet yolculuğuna 1985’te İzmir’de üç masayla başlayan Kırçiçeği, şimdilerde her gün binlerce lezzet aşığını ağırlıyor. Kırçiçeği Genel Müdürü Meryem Dilşad İpbaş, pandemi dönemindeki başarılarının arkasında ‘hijyen ve lezzet’ olduğuna dikkat çekti, “Koronavirüs salgınıyla mücadele döneminde restoranlara hijyen çağrısı yapılmıştı. Koruyucu ekipman-maske, saç bonesi ve eldiven kullanımı zorunlu hale getirilmişti. Oysa hijyen ve maskeli yaşam zaten Kırçiçeği’nin temellerinde var. Biz bu süreçte sadece aldığımız önlemleri güncelledik” diye konuştu.

Başarınızın sırrı sadece lezzet mi?�

35 yıllık başarımızı elbette yalnızca lezzete değil aynı zamanda sağlık ve hijyene verdiğimiz öneme borçluyuz. Kırçiçeği ile ağırladığı misafirler arasında bu şekilde güvene dayalı bir bağ kurduk. Yıllardır kalitemizden hiç taviz vermedik. Yiyecek söz konusu olduğunda yalnızca lezzete önem vermek yetmez, yanına sağlık ve güvenilirlik de eklemek gerekir.

Sağlık ve hijyene özellikle vurgu yapılan bir dönemdeyiz. Kırçiçeği’nde bu doğrultuda neler yapılıyor?

Öncelikle taze, doğal ve kaliteli ürün seçmeye özen gösteriyoruz. Bir anne çocuğunun üzerine nasıl titrerse, biz de Kırçiçeği lezzet aşıkları için seçtiğimiz ürünlerin üzerine öyle titriyoruz. Yalnızca sunumlarda değil, şube ve çalışanlarımızda da aynı titizliği gösteriyoruz. Koronavirüsle restoranlara getirilen maske ve eldiven zorunluluğu bizde kurulduğumuz ilk günden beri var. Porselen yalnızca doğal kaynaklı ham maddelerden üretilen en sağlıklı mutfak eşyası, bu yüzden tüm şubelerimizde sunum için porselen ürünler kullanıyoruz.

Hijyene yönelik güncellemeler yaptık dediniz, nedir bunlar?�

Çalışma koşullarımızı dönemin dinamiklerine uygun şekilde güncelledik, tüm tedbirleri maksimum düzeyde aldık. Kırçiçeği şubelerinin tamamında uyulacak ek kurallar belirledik. Tüm misafirlerimize temassız ateş ölçümü yapılıyor, ayrıca kolay ulaşılabilir yerlere dezenfektan yerleştirdik ve masalar sosyal mesafeye uygun olarak düzenlendi. Yüzeylerimizi her zaman olduğu gibi düzenli olarak temizliyoruz. Baharat seti, mönü ve servis ekipmanları dezenfekte edilerek her misafir için kişiye özel hazırlıyoruz. Personelimiz de sağlık verileri ve ateş ölçümü günlük olarak kontrol edilerek kayıt altında tutuluyor. Biz bir aileyiz, çalışanlarımızın ve misafirlerimizin sağlığını en az onlar kadar düşünüyoruz.

Hijyen haricinde ‘asla taviz vermeyiz’ dediğiniz bir şey var mı?

Güleryüzlü hizmet anlayışımızdan asla taviz vermeyiz. Herkes çocuklarını, torunlarını alıp gönül rahatlığıyla Kırçiçeği’ne geliyor. Biz de onların kendilerini evinde gibi hissetmesi, aileleriyle huzur içinde bir arada olmaları için ‘emsalsiz lezzet, güleryüzlü hizmet’ anlayışından asla taviz vermiyoruz. Herkes bu kapıdan mutlu çıkmalı.

Mönüde hangi lezzetler var? 

Çok geniş bir yelpazemiz var. 10 çeşit çorba, 29 çeşit pide, 6 çeşit lahmacun, farklı çeşitlerdeki pizzalarımız, kebap, döner, gobit ve dürümler, 10 çeşit salata, kahvaltı, hatta kabak tatlısına    kadar herkesin damak zevkine uygun lezzetler sunuyoruz. Fırın sütlacımız da çok lezzetli.

‘Buluşma noktasıyız’

Biz hijyen, lezzet ve sağlık konusunda sürdürülebilir bir modeli zaten belirledik. İnsanların ruhunu doyurmak ve benzersiz deneyimler sunmak için geliştirdiğimiz ürün ve hizmetimizle sadece geleneksel lezzet sunmuyoruz. Reçetelerimizle bu lezzetleri koruma altına alırken aynı zamanda yenilerini de ekliyoruz. Bu açıdan bakarsanız, benzersiz bir yol aldık. 7 yaşından 77 yaşına kadar herkesin beğendiği bir yapıyı kurduk. Hedefimiz işte bu yapının tek bir tuğlasını bozmadan devam etmek.

Yazın özellikle Çeşme şubesi büyük ilgi görüyor..

Kırçiçeği, Çeşme’ye gelen herkesin buluşma noktası oldu. Türkiye’nin dört bir yanıdan gelenler kahvaltıda, öğle ya da akşam yemeğinde Kırçiçeği’nde hasret gideriyor. Özellikle aile buluşmaları tam bir bayram havasında geçiyor. Her misafirimiz kendi evindeymiş gibi rahat hissediyor. Sadece Çeşme değil Marmaris ve Bodrum şubelerimizde de aynı şekilde. Yazın tadı Kırçiçeği’nden geçiyor.