20.07.2024 - 00:00 | Son Güncellenme:
Türk Kaplıca Tıbbı ve Balneoloji Derneği’nin resmi web sitesi olan www.termalspasaglik.com sitesinde yayınlanan termal sağlık ve kaplıca tarihini anlatan yazıya göre; kaplıca Türkçe sözcüktür ve kapalı ılıcadan türemiştir. Doğal sıcak suların-ılıcaların, özellikle sağlık amaçlı kullanıldığı ‘yöre’ veya ‘yapıları’ tanımlıyor. İngilizcedeki tam karşılığı ‘SPA’. Ancak hemen tüm dünya dillerinde kullanılan Latince kaynaklı ‘termal’ sözcüğü de aynı anlamı veriyor. Bu sözcük, bir dünya imparatorluğu olan Roma’nın hakim olduğu tüm topraklarda inşa ettiği görkemli ‘thermae’lerden geliyor ve sağlık ve rekreasyon için doğal sıcak su kullanımını ifade ediyor.
Yine bir dünya imparatorluğu olan Osmanlı, bu doğal sıcak su kullanım geleneğini geliştirerek sürdürmüş ve egemenlik alanlarına tıpkı Romalılar gibi yaymıştır. Roma hamamları ve Türk hamamları da bu kullanımının tipik örneklerini temsil ediyor.
Roma’nın thermae ve Osmanlının kaplıcaları Asya, Afrika ve Avrupa’da halen yaşıyor. Günümüzde termalizm veya kaplıca tıbbı kavramları ile ifade edilen kaplıcaların sağlık amaçlı bu tarihsel kullanımı, modern kanıta dayalı tıp yaklaşımı temelinde yeniden değerlendirilmekte ve geleneksel kullanımın yüzyıllara dayanan ampirik yararları üzerine bilimsel kanıtlar hızla artmaktadır.
Kaplıca tedavisinin, çoğunlukla ortam değişimi ile birlikte olması, günlük yaşantının fiziksel, ruhsal ve sosyal streslerinden uzaklaşmayı sağlaması ve bir rekreasyon, dinlenme olanağı olması gibi özellikleri, kaplıca ziyaretlerinin, bir tatil yada bir turistik fenomen niteliğini taşımasını sağlamıştır. ABD, Kanada ve İngiltere gibi ülkelerde tedavi edici niteliği ile tanımlanmadığı için bu ülkelerde geleneksel termal-kaplıca kullanımının eksik kalan bu yönü, daha çok güzellik, estetik ve bakım yönünde ve sağlık turizmi modalitesi olarak doldurulmaya çalışılmış, Avrupa (Roma-Osmanlı) geleneğinin tek yönlü bir yorumu olan bir kaplıca/spa kavram ve olgusu ortaya çıkmış ve oldukça hızlı bir gelişim göstermiştir. Artık, termal su kaynaklarıyla bağlantılı, klasik termalin yerini ‘Salus Per Aquas’ın akronimi diye açıklanan SPA konsepti almıştır. Burada söz konusu düz su ile sağlıktır; doğal mineralli yada termal suyun yerini çeşme suyu ve bazen de bu suya karıştırılan mineral tuzları yada aromatik esanslar almıştır. Türkiye’de son yıllarda 5 yıldızlı şehir ve resort otellerinde ‘SPA’ ve deniz resortlarında ise SPA’ların deniz suyu kullanılanı olan ‘talasso’ birimleri neredeyse ‘olmazsa olmaz’ bir seçenek haline gelmiştir.