27.10.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:
Uluslararası Diyabet Örgütü’nün verilerine göre her 11 yetişkinden biri diyabetli ve her 6 saniyede 1 kişi diyabet ve buna bağlı gelişen hastalıklardan hayatını kaybediyor. Hastaların yüzde 90’ı TIP 2 diyabet olarak belirlenirken, çoğunun cerrahi ile tedavi edildiği kaydedildi.
Yapılacak testlerle öncelikle uzun süre insülin kullanmış olan hastalarda pankreas rezervinin yeterli olduğunun teyit edildiğini belirten Ekol Hastanesi’nden Genel Cerrahi Uzmanı Opr. Dr. Türker Karabuğa, “Çünkü 4 yıldan daha uzun süre insülin kullanımıyla birlikte pankreasın insülin salgılama kapasitesi yavaş yavaş azalabilmektedir. Diyabet cerrahisi insülin salınımını artırmaz, vücudun insüline olan ihtiyacını azaltır. Yapılacak testlerde pankreas rezervi yeterli olan kişilerden vücut kitle indeksi (VKİ) 30 ve üzerinde iken kontrolsüz diyabeti olan kişilere veya VKİ 35 ve üzerinde iken diyabeti bulunan kişilere diyabet cerrahisi önerilmektedir” diye konuştu.
Opr. Dr. Karabuğa şöyle devam etti; “Cerrahi tipine karar vermeden önce mutlak ayrıntılı kan tetkikleri, gerekli diğer branş hekimlerinin konsültasyonları, endoskopi yapılmalı ve hasta ile yöntemlerin avantaj ve riskleri ayrıntılı olarak görüşülmelidir. VKİ 40 ve üzerinde iken genellikle tüp mide ameliyatı yeterli olurken, VKİ 40’ın altında olanlarda Transit Bipartisyon gibi gıdaların ince bağırsağın belli bir kısmını by-pass ettiği teknikler önerilir. Transit Bipartisyon ameliyatı ilk olarak 2006 yılında uygulanmıştır. Doğru hasta ve doğru yöntem seçimi, düzenli ameliyat sonrası takip ile ameliyattan 10 yıl sonrasında dahi başarı şansı yüzde 90’dır.”