Bir öykü

Güçlükler, başarının değerini artıran süslerdir.

Molière

Acıların çocuğu, hikayeleri sadece Türkiye’de yaşanmıyor. Amerika’dayız. Yıl 1964. Jeff Jorgensen adlı bir çocuk dünyaya geldi. Doğduğunda annesi 17, babası da 19 yaşındaydı. Henüz lise öğrencisi olan annesi hamile kalınca evlendiler. Jeff, henüz 17 aylıkken de boşandılar. Anne oğluyla yeni bir daireye taşındı. Ancak telefon alacak parası bile yoktu. Lise sonrası bebeğini de yanına alarak gece okuluna devam etti. Sırtında 2 çantası olan bir öğrenciydi. Birinde ders kitapları vardı, diğerinde de çocuğun oyuncakları. Genç anne, o gece okulunda Kübalı mülteci Mike Bezos’la tanıştı. Mike Bezos, 15 yaşında ABD’ye gelmiş, yoksul ama azimli bir gençti. İkili, hayatın zorluklarını birlikte göğüslemeye karar verdiler. Minik Jeff, 4 yaşındayken evlendiler. Mülteci Mike, dişini tırnağına takarak üniversite okuyup mühendis olarak mezun oldu. Jeff, üvey babasını asıl babası kabul etti ve onun soyadını taşıdı. Jeff Bezos. Küçük Jeff hayata zor bir başlangıç yapmıştı ama kahramanı olarak gördüğü anne-babasının mücadelesiyle işler zamanla yoluna girdi. Princeton Üniversitesi’nde Bilgisayar Bilimleri okudu. Yaz aylarında McDonalds’da çalışarak para biriktirdi. Mezun olduktan sonra Wall Street’de iyi bir pozisyonda çalışmaya başladı. Bedelleri ödemiş, ödülü almıştı. Havalı bir işi, iyi bir maaşı, akıllı bir eşi vardı. Artık rahat edebilirdi. Tabi rahatına düşkün biri olsaydı. İnternetin yeni yükselişe geçtiği yıllardı. Bir gün internetin yılda %2300 büyüdüğünü anlatan bir haber okudu. İçinden, ‘Hangi iş bu kadar büyüyor ki? Burada müthiş bir potansiyel var’ dedi. Konfor alanını bırakıp yükselen bu dalganın üzerine atlamayı düşündü. Bu fikri yöneticisine açtığında, ‘Jeff bence de internet işi kurmak iyi bir fikir ama iyi bir işi olmayan için iyi bir fikir’ dedi. Bezos, onu dinlemeyip işinden ayrıldı. Aldığı borç paralarla evinin garajında Amazon’u kurdu. Kargo paketlerini postaneye kendisi götürüyordu. Yıllar içinde şirketi 1 milyondan fazla insanın çalıştığı, alanında dünyanın en büyüğü oldu. 2000 yılı itibariyle Amazon’un değeri 1.5 milyar dolara ulaştı. Büyüklüğünün anlaşılması için bir karşılaştırma yaparsak; aynı yıl Türkiye’nin GSMH’si 720 milyar dolardı.”
(Alıntıdır. Mümin Sekman-Rağmenciler)
Pandemi, tüm iştahıyla bir kez daha hayatımızın içinde. Aşırı sıcakların uzantısı, orman yangınları, evreni ölümüne ısıtıyor. Öte yandan bizim zorluklarla bezenmiş hayatımız... Bu hafta serinleten birkaç hikaye buldum, kopyaladım.
Esen kalın, aydınlık günler