12.12.2018 - 12:55 | Son Güncellenme:
AA
Suudi Arabistan yönetimi tarafından yönlendirilen ve Riyad'a yönelik olumlu ya da olumsuz hiçbir tepkiye tahammül edemeyen Suudi troller, yönetimi savunmak için sadece muhaliflere değil dostlarını incitmek pahasına müttefikler dahil en ufak eleştiri yapan herkese saldırıyor.
Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetinin ardından görevden alınan Suud el-Kahtani'nin "Elektronik Sinekler" adıyla kurduğu ekip, muhaliflerin sosyal medyadaki günlük paylaşım ve hareketlerini takip ediyor. Sosyal medya ekibinin hedefinde sadece muhalifler değil müttefik devletler ve Riyad yönetimine verdikleri açık destekle bilinen önemli isimler de yer alıyor.
Elektronik hesaplardan muhalifleri hedef alan en sert saldırılar, 2017'de Katar'a yönelik ablukayla başlayan Körfez krizinin patlak verdiği dönemde kendini gösterdi.
"Troller devletin temayüllerini temsil ediyor"
AA muhabirine konuşan dijital pazarlama uzmanı Ahmed Huzeyfe, Suudi trollerin üç gruba ayrıldığınısöyledi. İlk sırada gerçek isimleri ve unvanlarıyla öne çıkan kişilerin bulunduğunu belirten Huzeyfe, Suudi gazeteciler ile Kahtani gibi yetkili isimlerin bu grupta olduğunu ifade etti.
İkinci grupta devlet çalışanlarının bulunduğunu ancak bu kişilerin gerçek isimlerini kullanmadığını, verilen talimatlar doğrultusunda paylaşımlar yaptığını aktaran Huzeyfe, üçüncü grupta ise sosyal medya üzerinden hayali etkileşim oluşturmak için kullanılan sahte hesapların yer aldığını kaydetti.
Huzeyfe, söz konusu trollerin ifşa olmaması için yönetimin zaman zaman bu gruplarla aksi yönde beyanatlar verdiğini ancak sonuç itibariyle bu grupları oluşturan ve destekleyenlerin kimler olduğunun bilindiğini ifade etti.
Bu trollerin sadece muhalifleri değil Riyad'la iyi ilişkileri bulunan ülkeleri de rahatlıkla hedef alabildiğini belirten Huzeyfe, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sosyal medya trolleri, müttefik ülkelerle düşmanlık oluşturabilir. Söz konusu trolleri yönlendiren taraf devlet olmasına rağmen bu düşmanlık açıktan ilan edilmez. Ancak en nihayetinde bu trollerin devletin temayüllerini temsil ettiği bilinir. Sosyal medya trollüğü kötü amaçlı bir iş olduğundan bazen kendisine çizilen sınırları aşar. Bu çerçevede Suudi Arabistan'ın müttefiki olarak bilinen Kuveyt ve Sudan'a yönelik karalama kampanyaları yapıldı, hakaretler yöneltildi. Genel olarak bu durum, aşılması zor büyük çatlakların oluşmasına neden oluyor."
"Suudi troller halklar arasında kin, nefret ve düşmanlık yaratıyor"
Dijital pazarlama ve e-ticaret konusunda uzman Bessam Şehadat ise "Sosyal medyadaki troller, kamuoyunu kontrol etmek için uygulamaya konulan kara propagandanın bir parçası. Bu troller, yorumları takip etmek ve muhalif sesleri bastırmak için kullanılıyor. Gerçekten bu çok olumsuz bir durum." dedi.
Trollerin normalde anlaşmazlık durumlarında devletlerin tutumlarını ifade edebilmek amacıyla kullanıldığını ancak Suudi trollerin bu amacı aşarak halklar arasında kin, nefret ve düşmanlık yarattığını söyleyen Şehadat, "Müttefik ülkelere zarar verilmesi, kötü bir durum. Twitter gibi sosyal medya platformlarının, bu tür sahte hesapları engellemesi lazım. Çünkü bu troller, ülkeler arası anlaşmazlıklara neden oluyor." ifadelerini kullandı.
Troller farkında olmadan Veliaht Prens Bin Selman'a da zarar verdi
Suudi Arabistan'ın düşmanları gibi dostlarını da hedef alan ve sosyal medya üzerinden yürütülen bu kara propaganda, şaşırtıcı şekilde Suudi Veliahtı da zor durumda bıraktı.
Amerikan New York Times (NYT) dergisi eylül sayısının kapağına Muhammed bin Selman'ın fotoğrafını taşıdı ve dergide Suudi Prensin iç ve dış politikalarına sert eleştiriler yönelten bir makaleye yer verdi.
Dergideki fotoğrafı beğenen Bin Selman destekçileri de içeriğinin farkına varmadan makaleyi sosyal medyada hızlı şekilde paylaşmaya başladı. Bilmeden de olsa makalenin epey reklamını yapan destekçiler, Suudi Veliahtı zor durumda bıraktı.
Kral Faysal Vakfı'nın Genel Sekreter Yardımcısı Prens Mansur bin Saad Al Suud da Veliahtı zor duruma düşüren isimlerden. Resmi Twitter hesabından yaptığı paylaşımda New York Times'ta yayınlanan söz konusu fotoğrafa işaret ederek "Arapların ihtişamlı konumlarına geri taşınması" yorumunu yapan Prens Mansur, övüldüğünü sandığı ancak Bin Selman'ı eleştiren makaleyi paylaştığı için aldığı tepkilerden dolayı mesajını silmek zorunda kaldı.
Suudi troller tarafından elektronik hesaplar aracılığıyla müttefik ülkelere kadar uzanan saldırılardan Fas, Mısır, Kuveyt ve Sudan da nasibini aldı.
Trollerle sosyal medya üzerinden etkileşim halinde olanlar arasında, Kaşıkçı cinayetinin ardından görevden alınan Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın eski danışmanı Suud el-Kahtani ve Suudi Arabistan Spor Kurulu Başkanı Turki Al eş-Şeyh'in de olması dikkati çekiyor.
Fas "Dünya Kupası" oylaması sırasında Suudi trollerin hedefi oldu
Körfez krizinde tarafsız kalan Fas, geçmiş yıllarda ekonomi, güvenlik ve askeri alanda iş birliği yaptığı Suudi Arabistan yönetimi tarafından yönlendirilen trollerin hedefi oldu.
Rabat yönetiminin Doha'ya gıda maddesi bulunan uçak göndermesi ve Fas Kralı 6. Muhammed'in Katar'ı ziyaret etmesiyle oluşan çatlak, son olarak Kaşıkçı cinayeti sonrası Fas'tan Suudi Arabistan'a destek mesajı gelmemesiyle iyice derinleşti.
Suudi Arabistan Spor Kurulu Başkanı Turki Al eş-Şeyh, 2026'da FIFA Dünya Kupası'na ev sahipliği için adaylığı koyan tek Arap ülkesi ve Riyad'ın geleneksel müttefiki Fas'ı, Mart 2018'de Twitter hesabından sivri bir üslupla eleştirdi.
Suudi Bakan yaptığı paylaşımda Riyad'ın 2026 FIFA Dünya Kupası'na ev sahipliği için ABD'ye destek vereceğine işaret ederek, "Eğer Suudi Arabistan'dan 2026'da FIFA Dünya Kupası'yla ilgili destek istenirse Riyad, çıkarlarını gözetecektir. Gri, makbul bir renk değildir." ifadelerini kullandı.
Katar'ın, Dünya Kupası'na ev sahipliği için yapılan oylamada Fas'ı desteklemesi üzerine bazı sosyal medya hesaplarından Fas'ı hedef alan senkronize saldırılar yapıldı.
Veliaht Prens Bin Selman'ı desteklediği görülen "Eymen" adlı bir hesabın kullanıcısı, "Bu, Suudi Arabistan'ın uzun yıllardır Fas'a verdiği desteğin sonudur. Suudi Arabistan tüm Arap ülkelerine dostluk elini uzattı. Ne yazık ki bize ihanet eli uzatıldı. Ülkenin paralarının, nankör devletler için heder edilmesine hayır." ifadesini kullandı.
Resmi taraflarla iletişim içinde olan trollerin, karşı tarafı köşeye sıkıştırmak için yaptığı bu paylaşımlar iki ülke ilişkilerinde yarattığı etkiyle tamiri kolay olmayan bir çatlağa neden oldu.
Hatta Bin Selman'ın Kaşıkçı'nın öldürülmesi sonrası gerçekleştirdiği ilk yurt dışı ziyaretinde Tunus, Cezayir ve Moritanya gibi komşu ülkeleri ziyaret ederek Fas'a uğramaması bu troller tarafından açık şekilde desteklendi.
Kuveyt de Katar ablukası sonrası trollerin hedef tahtasında
Riyad'ın Körfez'deki dostlarından biri olan Kuveyt de trollerin elinden kurtulamadı.
Suudi Arabistan Spor Kurulu Başkanı Al eş-Şeyh, Kuveyt Sanayi ve Ticaret Bakanı Halid er-Ravdan'ın, geçen yıl, Doha'yı ziyaret ederek Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad Al Sani ile bir araya gelmesi ve Al Sani'ye teşekkür etmesinin ardından tepki içerikli paylaşımlarda bulundu.
Al eş-Şeyh, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "Ravdan. Özetle; kanıtlanmış gerçeklere karşı, makam ve mevki şemsiyesinin gölgesinde geçimini sağlayan bir kişi. Bu isim, Suudi Arabistan'ın Kuveyt'le kardeşlik ilişkilerine zarar veremeyecektir. Söyledikleri yalnızca kendini bağlar." ifadelerini kullandı.
Troller, Suudi Arabistan ile Mısır halkları arasında tansiyonu yükseltti
Yine ekibin başındaki Suudi Arabistan Spor Kurulu Başkanı Al eş-Şeyh'in Mayıs 2018'de Mısır'ın en büyük spor kulüplerinden El-Ehli takımının onursal başkanlığından çekildiğini duyurması ve kulüp başkanı Mahmud el-Hatib'e yönelik sert eleştirilerinin ardından Suudi troller harekete geçti.
Trollerin Mısır'ı ve Afrika'nın en büyük spor kulüplerinden El-Ehli'yi hedef alan hakaret içerikli paylaşımları birbirini izledi.
Al eş-Şeyh'in açıklamaları ise Mısır medyasında "kışkırtıcı" olarak yorumlandı ve bunu El-Ehli takımı taraftarlarının Al eş-Şeyh'e yönelik hakaret içeren sözleri takip etti. Bütün bu gelişmeler üzerine Al eş-Şeyh, Eylül 2018'de Mısır'da sporla ilgili tüm yatırımların çekildiğini duyurdu.
Bu durum müttefik iki ülke halkları arasında tansiyonu yükseltti. Suudi Arabistan'da sosyal medya üzerinden Mısır'a ve El-Ehli takımına hakaret içeren paylaşımların yapıldığı bir kampanya başlatıldı. Suudi troller müttefik iki ülkeyi ve halklarını bir anda karşı karşıya getirmiş oldu.
Yemen açıklamasının ardından Sudan'a karşı itibar suikastı
Geçen mayıs ayında Sudan'dan yapılan "Yemen'de Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon bünyesinde savaşan güçlerini çekebileceği" yönündeki açıklama Suudi trolleri harekete geçirdi. Sudan'ı insafsız, sert ve uygunsuz bir üslupla eleştirmeye başlayan troller, Sudan devleti ve halkının itibarını zedeleyen paylaşımlarda bulundu.
Bu, Sudan'a karşı sosyal medya üzerinden yapılan ilk saldırı değildi. 2017 yılının sonu 2018'in başlarında da Sudan'ın Türkiye ile Sevakin Adası'yla ilgili anlaşma yapması üzerine benzer saldırılar yapılmıştı.
Suudi Arabistan'ın Al Arabiya kanalının Twitter hesabında, geçen temmuz ayında, "Sudanlı gençler neden DEAŞ'a katılıyor?" şeklinde bir anket yapılması Suudi trollerin sanal alemde yaptıkları itibar suikastının son halkası olarak yorumlandı. Hartum yönetimi bu ankete tepki göstererek bunun Sudan'ı karalama kampanyası olduğu belirtildi.
Ülkelerin yanı sıra şahıslara da saldırıyorlar
Suudi troller, dost veya düşman ayırmaksızın ülkelere saldırmakla kalmıyor, Riyad yönetimine verdikleri açık destekle bilinen isimleri de hedef alabiliyor.
Riyad destekçisi Kuveytli yazarın Veliaht Prens'e hitabı beğenilmedi
Kuveytli yazar Ahmed Carullah, Veliaht Prens Bin Selman'a desteğiyle bilinen bir isim. Ancak Carullah'ın 24 Kasım'da Twitter hesabından yaptığı ve Veliahtın ziyaretlerini öven mesajında kullandığı "Prens Muhammed bin Selman, senden şunu istiyoruz: Seni insanlar arasında görmek istiyoruz. Gerek halkının gerekse yurt dışından gelenlerin arasında görmek istiyoruz." şeklindeki ifadeler dahi trolleri kızdırmaya yetti.
Abdulaziz Reşid isimli bir kullanıcı, Prens Bin Selman ile Kral Selman'ın fotoğraflarını koyarak, "Ünvanlara saygı. Prens değil Prens Hazretleri." yorumunda bulundu.
Sultan Al Sultan isimli bir başka kullanıcı da "Kardeş Kuveytli bir editör ya da köşe yazarı bu üslupla yazabilir mi? Bunlar korkunç yazım hataları." ifadelerini kullandı.
Troller en büyük müttefikleri BAE'yi dahi hedef alabiliyor
Riyad'ın Körfez'deki bir numaralı müttefiki olan Birleşik Arap Emirlikleri'nden (BAE) akademisyen ve yazar Abdulhalık Abdullah, geçen eylül ayında Twitter hesabından, Suudi Arabistan'da tutuklu bir kadın akademisyen ve aktivist Hetun el-Fassi'nin fotoğrafını paylaşarak, "Aziz dostum ve akademisyen arkadaşımı yakında cezaevi dışında görmeyi arzu ediyorum." yazdı.
Daha önce Abu Dabi Veliaht Prensi Müsteşarı olarak görev yapan ve Riyad yönetimine verdiği açık destekle bilinen Abdullah'a tepki gecikmedi.
Rami Bedr isimli Suudi trol, "Abdulhalık, Hetun el-Fassi'yi özlemiş. Dikenlerini kalbinde sakla ve Suudi yönetimine yaklaşmaktan ve iç işlerine müdahale etmekten sakın." ifadelerini kullandı.
Veliahtı destekleyen Suudi yazar da trollerin hedefinde
Bin Selman'a verdiği desteğiyle bilinen Suudi Arabistanlı yazar Ziyad ed-Deris de trollerden nasibini alan isimler arasında.
Bir paylaşımında Deris, "Sevgili ülkem boğuldu. Özellikle Twitter trolleri başta olmak üzere bazıları Suudi Arabistan'ı kabadayılıkla ve pazarcı üslubuyla savunuyor." ifadelerini kullandı.
Bu paylaşımının ardından "Deris bu vatanın Twitter kullanıcılarına hakaret ediyor" etiketiyle 30 binden fazla eleştirel yorum yapıldı.