11.03.2022 - 15:30 | Son Güncellenme:
BBC Türkçe
Dünya Rusya'nın Ukrayna işgalini soluğunu tutarak takip ederken uluslararası haber ajansları hem cephe hattından hem de diplomasi masasından aralıksız 'son dakika' haberleri geçiyor. Rus işgaline 16 gündür direnen Ukrayna, Vladimir Putin'in askerlerine ağır kayıplar verdirdi. ABD'li yetkililer, son yaptıkları açıklamada, Rus ordusunun en az 5 bin askerinin öldürüldüğünü açıkladı.
Rus ordusu şimdiye kadar en büyük tahribatı fırlattığı füzeler ve hava saldırılarıyla verdi. Özellikle savaş uçaklarının bombardımanı onlarca insanın hayatını kaybetmesine yol açtı. Ukrayna lideri Vladimir Zelenskiy, son günlerde birçok kez ABD ve NATO'ya ülkesinin hava sahasında 'uçuşa yasak bölge' ilan etmesi için çağrıda bulundu.
BBC okuyucuları, NATO'nun neden Ukrayna üstünde uçuşa yasak bölge ilan etmediğini sordu ve Güvenlik Muhabiri Frank Gardner, şu yanıtı verdi: "Uçuşa yasak bölge zararsız ve savunma amaçlı bir eylem gibi algılansa da aslında saldırgan bir askeri eylemi ifade eder. Bunu uygulamak için düşmanın hava savunma sistemlerini devre dışı bırakmanız, Rusların yerdeki radar istasyonlarına füze fırlatmanız, askerlerini öldürmeniz, havadaki pilotlarına ateş etmeniz gerekir.
ABD'den emekli hava generali Philip Breedlove, Foreign Policy adlı dergiye verdiği mülakatta "Burası uçuşa yasak bölge demek yetmez" diyor. 2013 ile 2016 yılları arasında NATO Müttefik Kuvvetler Komutanı olan Breedlove aslında Ukrayna'da uçuşa yasaklı hava sahası ilan edilmesi çağrılarını destekliyor ama bunun çok ciddi sonuçlar doğuracak bir karar olduğunu vurguluyor:
"Bu, savaş ilan etmek anlamına gelir. Eğer uçuşa yasaklı bölge ilan edersek, düşmanın bu alana yönelik, onu etkileyecek ateş kapasitesini de hedef almamız gerekecektir." İngiltere Parlamentosu Savunma Karma Komisyonu Başkanı Tobias Ellwood ise kısmi uçuşa yasak bölge ilan edilmesi fikrini destekliyor ve NATO'nun sivil insanların ölümü ve savaş suçu iddialarına müdahale etmesi gerektiğini savunuyor. Fakat NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, ittifakın böyle bir adım atmayacağını birçok kez net bir şekilde ifade etti; "Ukrayna'ya karadan ya da havadan müdahaleye niyetimiz yok" dedi.
1991 yılında Birinci Körfez Savaşı sonrasında ABD ve müttefikleri Irak'ta, Saddam Hüseyin'in itaatsiz bulduğu etnik ve dini nüfusa yönelik saldırılarını engellemek amacıyla, güneyde Şii nüfusun, kuzeyde Kürt bölgesinin semalarında iki uçuşa yasaklı bölge ilan ettiler.
ABD, İngiltere ve Fransa hükümetleri, Irak'taki insani yardımları koruma amaçlı olarak uygulamaya giren Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nin 688 sayılı kararını, kararda uçuşa yasak bölgelere dair hiçbir ibare yer almamasına karşın yasaklara dayanak göstermişlerdi. Sonuçta uçuşa yasaklı bölge ilanı BM kararı olmadan yapılmış oldu.
Irak'a ait hava taşıtlarının uçuşlarının yasaklandığı bu bölgeler, bu kararı ilan eden ABD, İngiltere ve Fransa'nın (1996'ya kadar) hava güçleri tarafından yapılan devriye uçuşlarıyla denetlendi. BM Güvenlik Konseyi, 1992 yılında Balkanlarda eski Yugoslavya topraklarında yaşanan savaşlar sırasında Bosna-Hersek hava sahası üzerinde 'onay almamış' askeri uçuşları yasakladı.
BM Güvenlik Konseyi ayrıca 2011 yılında Libya'ya yönelik askeri müdahalenin bir parçası olarak da uçuşa yasak bölge ilan etti. Bosna ve Libya'daki uçuşa yasak bölge NATO hava kuvvetleri tarafından korundu.
Uçuşa yasak bölge, belli bir hava sahasında belli uçakların uçuşunun yasaklanması demek. Sivil alanda hassas bölgelerin örneğin, kraliyet saraylarının korunması amacıyla sürekli olarak ya da büyük spor organizasyonları ya da kalabalıkların toplandığı durumlarda geçici güvenlik amacıyla ilan edilebiliyor.
Askeri bağlamda ise uçuşa yasak bölge, genellikle saldırılar ya da hava istihbarat faaliyetlerinden korunmak amacıyla yasaklı bölgeye uçakların girişinin engellenmesi anlamına geliyor. Bu tür bir alan ilan edildiğinde, bunu ihlaline de askeri yollarla hazır olmak gerekiyor. Dolayısıyla uçuşa yasaklı bir bölgeyi korumak için keşif-izleme faaliyetlerinden, önleyici saldırılara ya da hava sahasına giren uçakların düşürülmesine kadar birçok yola başvurulabilir.
Ukrayna için uçuşa yasak bölge ilanı bu bakımdan, özellikle de NATO tarafından ilan edilirse hayli hassas. Ukrayna semalarında uçuşa yasak bölge ilan edilirse, yasağı delen Rus savaş uçaklarını durdurmak için ittifaka ait savaş uçaklarının Rus jetlerini zor kullanarak durdurması, gerekirse vurması gerekiyor. Bu da NATO üyesi Avrupa ülkeleri veya ABD'nin Rusya'yla doğrudan bir savaşa girebileceği anlamına geliyor.
Bu da Üçüncü Dünya Savaşı’nın başlaması demektir. Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy defalarca bu yönde talepte bulundu ve pek çok kişi bunun neden yapılmadığına anlam veremiyor; ama bunun için NATO hava kuvvetlerinin Rus pilotlarıyla savaşması gerekiyor ve bu da tehlikeli bir şey."
Rusya ile çatışmadaki her bir tırmanış nükleer silah tehlikesini akıllara getiriyor. Bu endişe Putin'in Rusya'nın nükleer silahlarını özel alarma geçirdiğini ilan etmesiyle daha bir öne çıktı. Nükleer silahların kullanılabileceği bir dünya savaşının hafifçe ima edilmesi dahi, sivil halkın saldırı altındaki tüyler ürpertici görüntülerine rağmen, Ukrayna üzerinde bir uçuşa yasaklı bölge ilan edilmesi olasılığının sıfıra yakın olması demek.