25.06.2019 - 01:16 | Son Güncellenme:
AA
Washington Post Gazetesi Yayın Kurulu, "Suudi Arabistan bir gazeteci öldürdü ve Trump bunu önemsemiş gözükmüyor" başlıklı makalesinde, Kaşıkçı cinayeti sonrasındaki tutumu dolayısıyla Trump'ı eleştirdi.
Trump'ın cinayetten kısa süre sonra yaptığı açıklamada, "Cinayetin ağır sonuçları olacak." dediği hatırlatılan makalede, "Şimdi aradan geçen 8 aylık sürenin sonunda bu yorum Trump tarafından bir kenara itildi. Bilakis Bay Trump, Kaşıkçı'yı öldürmesi için ekip yollayan kraliyet sarayının vazgeçilmez destekçisi oldu." ifadeleri kullanıldı.
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo'nun dün Suudi Arabistan'a gerçekleştirdiği ziyarete atıf yapılan makalede, buradaki görüşmelerde Kaşıkçı konusunun gündeme dahi gelmediği vurgulandı ve Trump yönetiminin Kaşıkçı cinayetini artık unuttuğu belirtildi.
Makalede, Pompeo'nun Suudi Arabistan'daki insan hakları ihlallerini Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdülaziz'in gündemine getirmemesinin "şaşılacak bir durum olmadığı" kaydedildi.
ABD için "temizlenemez bir leke"
Makalede şu ifadelere yer verildi:
"BM Özel Raportörü Agnes Callamard'ın raporundan hareketle artık biliyoruz ki 2 Ekim 2018'de Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğunda Kaşıkçı'nın öldürülmesi önceden planlanmış bir şeydi. Kaşıkçı, binaya girmeden birkaç dakika önce iki Suudi yetkili kendi arasında konuşuyordu. Biri, 'Eklemlerini ayıracağız, sorun değil, bedeni ağır, eğer plastik torbalar alırsak ve parçalara bölersek bu iş biter.' dedi.
Bayan Callamard'ın da dediği gibi Kaşıkçı'nın öldürülmesi, Suudi Arabistan devletinin sorumlu olduğu bir yargısız infazdır."
Makalede, birkaç gün önce Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ile telefonda görüşen Trump'ın, Kaşıkçı konusunu hiç gündeme getirmediği hatırlatılarak, Trump'ın "Kaşıkçı cinayetinin yeterince soruşturulduğuna inandığı" vurgulandı.
Makalenin sonunda, "Bay Trump'ın ağır sonuçlar dediği şeyler bunlar mı? Demokrasiye inanan bir gazetecinin önceden planlanmış şekilde öldürülmesi, Trump'ı ilgilendirmiyor ancak (Kaşıkçı için) katilleri gönderen diktatoryal krallığın beslenmesi, onun hemen ilgisine ve özverisine mazhar oluyor. Peki ABD, karşılığında ne alıyor? Yemen'deki hukuksuz savaşta suç ortaklığı ve ahlaki seviyede temizlenemez bir leke." değerlendirmesine yer verildi.
Suudi gazeteci Kaşıkçı, 2 Ekim 2018'de Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğunda öldürülmüş, cinayetin ardından ABD yönetimi, Suudi Veliaht Prens'in cinayetle ilgisinin olmadığını ileri sürmüştü.
Kaşıkçı cinayetine yönelik aylardır uluslararası soruşturma yürüten Birleşmiş Milletler (BM) Yargısız ve Keyfi İnfazlar Özel Raportörü Agnes Callamard, elde ettiği bulguları ve tavsiyeleri içeren raporunu geçen hafta açıklamıştı.
Raporla ilgili AA muhabirine konuşan Callamard, "Öncelikle (Kaşıkçı'nın) öldürülmesi uluslararası bir cinayetten daha fazlasıdır. Cinayette bir dizi uluslararası hukuk ihlal edildi. Cinayet, uluslararası ilişkilere büyük zarar verdi. Bundan dolayı BMGK'nin bu cinayeti ciddiye alması önemlidir." değerlendirmesinde bulunmuştu.