04.04.2022 - 09:15 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr BBC Türkçe
Rusya'nın Ukrayna işgali kırkıncı gününe girerken, başkent Kiev'in kuzeybatısında yer alan Bucha'daki (Buça) görüntülerin dünya çapındaki yankısı dinmiyor. Rus işgalci birliklerinin çekilmesiyle Ukrayna'ya geçen 28 bin nüfuslu ilçeye girenler sokaklarda onlarca ceset gördü. Bazılarının elleri arkadan bağlanmış, neredeyse hepsi yakın mesafeden ateş edilerek vurulmuştu.
ZELENSKİY: BU BİR SOYKIRIM
Bucha'da konuşan Ukrayna lideri Zelenskiy "Yaşananlar savaş suçudur, burada bir soykırım yaşanıyor ve bu soykırımı tüm dünya tanıyacak. Kadınlar ve çocukların bedenleri tecavüz ve işkence belirtileri taşıyor" dedi. Ukrayna lideri ayrıca, Rusya'nın eylemlerinin müzakereleri zorlaştırdığını vurguladı.
AFP MUHABİRİ EN AZ 20 CESET GÖRDÜ
Agence France-Presse (AFP) muhabiri Bucha'daki bir sokakta en az 20 ceset gördüğünü söylerken, Associated Press (AP) gazetecileri ise en az 21 ceset saydıklarını aktardı. AP muhabiri, cesetlerden dokuzunun Rus işgalcilerin üs olarak kullandığı bina çevresine dağılmış olduğunu ve hepsinin sivil kıyafet giydiğini aktardı. Cesetlerin tamamı kısa mesafeden ateş edilerek öldürülmüştü. Aralarından ikisinin elleri arkadan bağlanırken, biri başından vurulmuş, diğerinin de bacakları bağlanmıştı.
Kiev'e 37 kilometre mesafedeki ilçede, dünyayı dehşete düşüren sokak fotoğraflarını toplu mezardan gelen görüntüler izledi. Bucha'daki bir kilisenin bahçesinde ortaya çıkarılan toplu mezarda onlarca ceset vardı. Yaklaşık 15 metre uzunluğundaki toplu mezarda bazı sivil kurbanların başları dışarıdaydı, bazılarının da elleri ve ayakları.
Amerikan teknoloji şirketi Maxar, kilise bahçesindeki toplu mezarın uydu fotoğraflarını yayınladı. Maxar, St. Andrew ve Pyervozvannoho All Saints kilisesinin bahçesinde ilk toplu mezar işaretlerinin 10 Mart'ta görüldüğünü bildiriyor. 10 Mart tarihinde başlayan toplu mezar kazısı takvimler 31 Mart'ı gösterdiğinde neredeyse 15 metre uzunluğa ulaşmıştı.
Bucha Belediye Başkan Yardımcısı Taras Shapravskyi, Rus birliklerinin ilçeyi terk etmesinin ardından buldukları 300 cesetten yaklaşık 50'sinin yargısız infazla öldürüldüğü bilgisini verdi.
Bucha sakini Tetyana Volodymyrivna, "Onu ayakkabılarından ve pantolonundan tanıdım. Bozulmuş görünüyordu ve cesedi soğuktu" diyor.
Rus işgalciler tarafından gözaltına alındıktan sonra günlerce kocasından haber alamayan kadın, yaşadıkları binanın bodrum katında bazı cesetlerin bulunduğunu öğreniyor. Ayakkabılarından tanıdığı kocasının başından vurulduğunu ve işkence görmüş olduğunu söylüyor.
Ukraynalı yetkililer, Bucha'da ortaya çıkan tabloyu savaş suçu ve korku filminden bir sahne olarak tanımlıyor. Bucha'daki katliamı 'soykırım' olarak niteleyen Ukrayna lideri Vladimir Zelenskiy, Amerikan CBS televizyonuna yaptığı açıklamada "Bu soykırım. Bütün bir ulusun ve insanlarının yok edilmesi. Ukrayna’nın vatandaşlarıyız ve Rusya'nın politikasına zorlanmak istemiyoruz. Bu nedenden dolayı yok ediliyoruz" dedi.
Ukrayna lideri, Rus mevkidaşı Vladimir Putin'in yanı sıra Bucha'daki katliam emrini veren tüm ordu komutanlarının da cezalandırılması gerektiğini söyledi.
Zelenskiy, bugün Bucha ve Irpin'i ziyaret etti. Yerel medya, Ukrayna liderinin Bucha'da Rus konvoyunun imha edildiği noktayı gezdiğini bildiriyor.
Geride kalan 40 günde Ukrayna'nın başkenti Kiev'den ayrılmayan Zelenskiy, ABD, Avustralya ve neredeyse tüm Avrupa ülkelerinin parlamentolarına canlı video bağlantısıyla seslenmişti.
Ukrayna liderinin çoğunluğu arazi araçlarından oluşan konvoyuyla Bucha ve Irpin'ne gitmesi, bir dönüm noktası niteliği taşıyor.
Uluslararası Ceza Mahkemesi, halihazırda Rusya'nın Ukrayna'da savaş suçu işleyip işlemediğine ilişkin bir soruşturma başlatmış bulunuyor.
Ukraynalı başsavcı Iryna Venediktova, Rus ordusunun çekildiği Kiev çevresinde şimdiye kadar 410 ceset bulunduğu bilgisini paylaştı. Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitro Kuleba ise, Rus askerlerinin ilçede 'kasıtlı' bir katliam yaptığını açıkladı.
BBC'nin Rusya’nın çekildiği bölgelerdeki görüntülerle ilgili konuştuğu bir uzman, Bucha’daki görüntülerin "açık şekilde" savaş suçu olduğunu değerlendirdi.
Dr Michael Newton’a göre Rusya şu ana kadar bu suçları da işledi:
Ukrayna işgalinde işlenen savaş suçlarının yalnızca istisnai durumlara ait olmadığını da savunan Newton, bu duruma genel şekilde rastlandığını söyledi. Birleşmiş Milletler verilerine göre, işgalin başından bu yana 1400’den fazla sivil hayatını kaybetti.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Bucha sokaklarındaki ceset fotoğraflarını mideye vurulan bir yumruğa benzetti, Rusya'nın Ukrayna'da uğradığı stratejik yenilginin acısını taşıdığını söyledi. Blinken, "Rusya’nın Ukrayna’ya karşı yürüttüğü gaddarlık sürdükçe her geçen gün yaşanan gerçeklik bu" ifadesini kullandı.
Fransa lideri Emmanuel Macron, Bucha kentinden gelen fotoğrafları 'dayanılmaz' olarak nitelendirdi. Başsağlığı mesajı paylaşan Macron, “Rus yetkililer, bu suçların hesabını vermek zorunda kalacak" dedi.
Almanya Başbakanı Olaf Scholz, görüntüleri 'korkunç ve kan donduran kayıtlar' olarak nitelendirdi. Scholz yaptığı yazılı açıklamada, "Rus ordusunun işlediği bu suçu acımaksızın açığa kavuşturmalıyız. Buralarda yaşanan vahşeti bağımsız bir biçimde kayıt altına alabilmeleri için, Uluslararası Kızıl Haç Komitesi gibi uluslararası örgütlerin bu bölgelere erişimine izin verilmesi gerekmektedir. Failler ve emri verenlerin tutarlı bir biçimde adalet önünde hesap vermesi gerekiyor" diye konuştu.
Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, Twitter hesabından peş peşe paylaştığı mesajlarda Bucha'dan gelen fotoğrafların katlanılamaz olduğunu vurguladı. Putin'in gemi azıya almış şiddetinin masum aileleri ortadan kaldırdığını belirten Baerbock, vahşetin bir sınırı olmadığını kaydetti.
Almanya Başbakan Yardımcısı Robert Habeck ise, Bild gazetesine verdiği röportajda, "Bu korkunç savaş suçu yanıtsız kalamaz" dedi.
İngiltere Başbakanı Boris Johnson, Twitter'dan paylaştığı mesajda "Rusya'nın İrpin ve Bucha'daki sivillere yönelik alçak saldırıları, Putin ve ordusunun Ukrayna'da savaş suçu işlediğinin yeni bir kanıtı" dedi.
İngiltere Dışişleri Bakanı Liz Truss, Rus güçlerinin Ukraynalı sivillere yönelik 'ayrım gözetmeksizin gerçekleştirdiği saldırıların' savaş suçu olarak soruşturulması gerektiğini söyledi. Rusya'nın Irpin ve Bucha gibi şehirlerde yaptığı "korkunç eylemlere" atıfta bulunan Truss, İngiltere'nin Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından yürütülen soruşturmalara tam destek sözü verdi.
Rusya'nın bu vahşetteki katılımını alayvari dezenformasyonlarla örtbas etmesine izin vermeyeceklerini belirten Truss, “Olanların gün ışığına çıkarılmasını sağlayacağız" dedi.
Ukraya’daki Birleşik Krallık Büyükelçisi Melinda Simmons ise Twitter'da yaptığı paylaşımda, boyun eğdirme eyleminin bir parçası olarak kadınların çocuklarının ve ailelerinin önünde tecavüze uğradığını söyleyerek, “Tecavüz bir savaş suçudur” diye yazdı.
Avrupa Birliği yöneticilerinden de fotoğraflara tepki geldi, Twitter mesajlarında 'Buchakatliamı' etiketi kullanıldı. AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen Twitter hesabında Rus birliklerinin çekildiği yerlerden gelen görüntüleri 'kelimelerle anlatılamayacak dehşet' olarak tanımladı. Acil şekilde bağımsız bir soruşturma açılmasına ihtiyaç duyulduğunu kaydeden Leyen, 'savaş suçu' işleyenlerin hesap vereceğini yazdı.
Bucha'da çekilen fotoğrafları 'şoke edici' olarak AB Konseyi Başkanı Charles Michel de, AB'nin uluslararası mahkemeye taşınacak kanıtlar için Ukrayna'ya yardım edeceğini söyledi.
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Ukrayna'yı Kiev ve çevresinin önemli bir kısmında kontrolü işgalci güçler karşısında yeniden sağladığı için kutladı. Borrell, "Rus güçlerinin işlediği vahşet karşısında şok içerisindeyim. AB, Ukrayna'yı savaş suçlarını kayıt altına alma konusunda destekliyor. Tüm vakalar Uluslararası Ceza Mahkemesi'nce değerlendirilmelidir" ifadelerini kullandı.
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Bucha kentindeki sivil ölümlerin “kabul edilemez” olduğunu söyledi. CNN’e konuşan Stoltenberg, ölümlerin “Avrupa'da on yıllardır görülmeyen sivillere karşı bir vahşet" olduğunu ve bunun "bu savaşın sona ermesi gerektiğinin öneminin altını çizdiğini" söyledi.
Rusya ise beklendiği gibi Bucha'da yaşananları yalanladı. Rusya Savunma Bakanlığı, Bucha'da sivillerin öldürüldüğü iddialarına ilişkin suçlamaları reddetti ve Ukrayna'nın provokasyon yaptığını ileri sürdü. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ni (BMGK) 'Ukraynalı radikallerin provokasyonu' iddiasıyla toplantıya çağıran Kremlin, işgal birliklerinin 30 Mart'ta Bucha'dan çekildiğini savunuyor.
Rusya Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Maria Zaharova ise, Bucha'daki fotoğrafların Moskova'yı suçlamak için 'sipariş' edildiğini ileri sürdü.
Yaptırım kapsamındaki isimlerden olan Zaharova, Bucha’daki görüntülerin, Rusya’yı suçlamak amacıyla ABD'nin talimatıyla gerçekleştirilen bir komplo olduğunu savundu. Devlet televizyonunda soruları yanıtlayan Zakharova, “Provokasyonun efendisi kimdir? Elbette Amerika ve NATO” dedi.
KREMLİN'DEN YALANLAMA
TASS haber ajansının bildirdiğine göre, Rusya Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov açıklama yaparak Ukrayna’nın Buça kentinde, Rus ordusu tarafından sivillerin öldürüldüğüne yönelik iddiaları reddederek, “Rusya, Bucha'daki insanların ölümüne sebep olduğu yönündeki iddiaları reddediyor ve bu konu uluslararası düzeyde tartışılmalı” dedi.
Bucha'daki iddiaların şüpheyle karşılanması gerektiğiniz belirten Kremlin Sözcüsü Peskov, uluslararası liderleri acele karar vermemeye çağırdı. Kremlin Rus yetkililerin bazı videoların düzmece ve fotomontaj olduğunu düşündüğünü belirtti.
Kremlin olayların ardından "Ukrayna ile müzakerelerin devam edip etmeyeceğini bilmiyoruz, görüşmelerin etkisine yorum yapmayacağız" diye ekledi.