15.10.2020 - 10:58 | Son Güncellenme:
AA
Polisin müdahalesi, Prayut'un başkent Bangkok'ta 5'ten fazla kişinin toplanmasını yasaklayan olağanüstü durum ilan etmesinin ardından geldi.
Çevik kuvvetin bölgeden çıkardığı 100'den fazla göstericinin araçlara bindirilerek götürüldüğü görüldü.
Polis, 20'den fazla kişinin "olağanüstü durumu ihlal ettikleri" gerekçesiyle gözaltına alındığını açıkladı. Bu kişiler arasında gösterinin liderleri Arnon Nampha, Parit Çiwarak ve Prasiddhi Grudharoçana'nun bulunduğu belirtildi.
Protestocular, bugün Bangkok'un farklı bir bölgesinde gösteri yapacaklarını duyururken, Albay Kissana Phathanaçaroen, "böyle bir gösteriye katılacakların yasaları ihlal edeceği" uyarısında bulundu.
DÜN, HÜKÜMET KARŞITI GÖSTERİ DÜZENLENMİŞTİ
Tayland'da dün hükümet karşıtı binlerce kişi, Bangkok'ta gösteri düzenlemişti. Yoğun güvenlik önlemlerine ve karşıt görüşlü grupların tacizlerine rağmen göstericiler, Bangkok Demokrasi Anıtı'ndan Başbakan Prayut Çan-oça'nın ofisinin bulunduğu hükümet binasına yürüyüşe geçmişti.
Demokrasi Anıtı'ndan harekete geçmeden önce hükümet karşıtları ile yandaşları arasında küçük çaplı çatışmalar yaşanırken; polis, birbirlerine plastik şişe fırlatan ve yumruk atan grupları ayırmıştı. Bölgede güvenlik önlemleri alan polisin üniforma yerine monarşiye sadakati temsil eden "sarı" renkte tişörtler giymesi dikkati çekmişti.
Hükümet karşıtları, daha önce iki kez gösteri düzenlemiş, 19 Eylül'deki gösteriye de 20 bin civarında kişinin katıldığı belirtilmişti.
Göstericiler, Kral'ın yetkilerinin azaltılması dahil siyasi reformlar ve Başbakan Prayut'un görevden ayrılması çağrısında bulunuyor.
2014 DARBESİ
Tayland'da büyük çapta gösteriler üzerine 9 Aralık 2013'te parlamentoyu fesheden eski Başbakan Yinglak Şinavatra, 2 Şubat 2014'te erken seçim kararı almıştı. Ancak 7 ay süren siyasi tıkanıklığın ve 28 kişinin öldüğü protestoların ardından ordu, 22 Mayıs 2014'te yönetime el koymuştu.
Cunta lideri General Prayut Çan-oça, kendisini başbakan ilan etmiş, senato feshedilmişti. Bu dönemde Genelkurmay Başkanı olan Prayut Çan-oça, "Ulusal Barış ve Düzen Konseyi" adı verilen "askeri cuntanın lideri" sıfatıyla başbakanlık görevini üstlenmişti.
5 yıl süren cunta yönetiminin ardından martta yapılan seçimde, Prayut'un kurucusu olduğu parti, yeni Seçim Kanunu'nun sağladığı avantajlarla parlamentoda çoğunluğu sağlamış; cunta lideri, tamamı ordu tarafından atanan Senatonun desteğiyle yeniden başbakanlık koltuğuna oturmuştu.