McCain ‘savaş’a yenik düştü!

Cumhuriyetçi Partili Arizona Senatörü ve eski başkan adaylarından John McCain, bir yılı aşkın bir süredir mücadele ettiği beyin kanserine yenik düştü. 81 yaşında hayatını kaybeden McCain, ABD Kongresi’nde 30 yılı aşkın bir süre görev almıştı.

Temmuz 2017’de beyin kanseri teşhisi konulan McCain, geçirdiği operasyonlar sonrasında bir süre daha aktif siyasete devam etmişti. Aralık ayından bu yana evinde tedavi gören McCain’in kanser tedavisine, cuma günü kendi isteğiyle son verildiği açıklanmıştı. Ailesinden yapılan açıklamada da, “Hastalığın ilerlemesi ve yaşından dolayı bu kararı verdi. O, her zamanki iradesiyle tedaviyi bırakmayı seçti” denilmişti. Açıklamada, senatöre destek veren herkese teşekkür edilirken, McCain’in, doktorların kalan süreyle ilgili beklentilerini aştığı da kaydedilmişti. ABD’li senatörün, cumartesi gecesi hayatını kaybettiği, ölümünden önceki zamanını da, ailesiyle geçirdiği bildirildi.

‘Gelmesin’ demişti

ABD Başkanı Donald Trump, Twitter’dan McCain’in ailesi ve yakınlarına başsağlığı diledi. Trump, paylaşımında “Senatör John McCain’in ailesine en derin başsağlığı dileklerimi gönderiyorum. Kalbimiz ve dualarımız sizinle!” ifadelerini kullandı. Bununla birlikte McCain ile ilgili herhangi bir övgü ya da benzeri söz kullanmaması, eleştirilere neden oldu. Trump ile McCain’in arası hiçbir zaman iyi olmadı. Nitekim McCain, Trump’ın icraatlarının çoğuna karşı çıkmış, sert eleştirilerde bulunmuştu. Trump da pek çok kez McCain’e ağır eleştiriler yapmıştı. McCain, Trump’ın cenazesine davet edilmemesini istemiş, “Cenazeme de gelmesin!” demişti.

McCain’in vefatı nedeniyle Beyaz Saray’da da bayraklar yarıya indirilirken, Başkan Yardımcısı Pence de, Twitter üzerinden paylaşımda bulundu. Pence, kendisi ve eşinin, McCain ailesine en derin taziyelerini sunduğunu ifade etti. ABD eski Başkanı Barack Obama ise yazılı açıklamasında, McCain’in Amerikan siyasetinde ayrıcalıklı yere sahip olduğunu ve kendisini her zaman minnetle anacaklarını vurguladı. Obama’nın yardımcılığını yapan, McCain’in yakın arkadaşı Joe Biden da açıklamasında McCain’in her şeyden öte iyi bir arkadaş olduğunu ve çok özleneceğini kaydetti. George W. Bush ve Bill Clinton da taziye mesajları yayınladı.

Türkiye’ye demeçleri

2008 başkanlık seçimlerine Cumhuriyetçi Parti’nin adayı olarak katılan ve Barack Obama’ya karşı kaybeden McCain, hem Cumhuriyetçiler hem de Demokratlar tarafından takdir edilen bir senatördü. Cumhuriyetçi Parti çevrelerinde her zaman ağırlığı olan isimlerden McCain, yakın bir zamana kadar Türkiye dostu olarak biliniyordu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la yaptığı görüşmede ABD’nin Suriye’de Türkiye ile birlikte çalışmasının önemine işaret eden McCain, buna karşılık, geçtiğimiz yıl Erdoğan’ın ABD ziyareti sırasında meydana gelen arbede sonrası Türk büyükelçinin sınır dışı edilmesi gerektiğini söylemişti.

Yumuşak ve dost canlısı olmakla birlikte, inatçı ve başına buyruk karaktere sahip McCain’in, 2008 seçimlerinde başkan yardımcısı olarak siyaseten acemi Alaska Valisi Sarah Palin’i yanına alması büyük tartışmalara yol açmıştı.

Eski bir donanma pilotu olan John McCain, 1967’de gemide meydana gelen 134 kişinin öldüğü patlamadan sağ kurtulmuş, üç ay sonra uçağı Hanoi’de vurulunca 5 yıl Vietnam’da savaş esiri olarak tutulmuştu. Babasının amiral olması nedeniyle erken bırakılması teklif edildiyse de, bunu reddetti. Dayak ve işkenceye maruz kaldı. Bu işkencelerin, bedeninde kalıcı hasarlar bıraktığı belirtiliyor.

1973’te serbest bırakıldıktan sonra ülkesine döndü ve erken emekliliği reddedip 1981’e kadar donanmada Senato irtibat subayı olarak çalıştı. O yıl Arizona’ya taşınan McCain, siyasi kariyerine başladı ve 1982’deki seçimde eyaleti Senato’da temsil hakkı kazandı. 2008 ‘de Obama’nın karşısına başkan adayı olarak çıkmayı başaran McCain, seçimi kaybetmişti. Seçimden önce partisinin mitinginde destekçilerden birinin “Obama’ya inanamam, güvenemem. Onun bir Arap olduğunu okudum” demesi üzerine “Hayır hanımefendi, o düzgün bir aile babası bir vatandaş. Sadece ülkenin yönetimine dair temel konularda anlaşamıyoruz ve bu seçim kampanyası da bunun hakkında” demesiyle de hatırlanıyor.