30.11.2024 - 07:17 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr
İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları sürerken olası bir ateşkes için girişimler sürüyor. Hizbullah'ın ilk açıklamasında ise kritik 5 taahhüt var. Orta Doğu'dan gelişmeleri anlık aktarıyoruz.
CANLI AKTARIYORUZ
İsrail işgal ordusunun son dakika duyurusuna göre "İsrail donanmasına ait bir füze botu, Cumartesi sabah saatlerinde Kızıldeniz'de bir insansız hava aracını ele geçirdi."
IDF'ye göre insansız hava aracı Irak'tan İsrail'e doğru gidiyordu. İsrail ordusu ayrıca "Gece yarısı, Irak'tan İsrail'e doğru gittiğinden şüphelenilen bir başka insansız hava aracı da İsrail Hava Kuvvetleri tarafından düşürüldü" açıklaması yaptı.
Öte yandan Hizbullah yanlısı El Akbar gazetesinin haberine göre Irak'taki İran destekli milisler Lübnan ateşkesine karşın İsrail'e karşı temkinli olduklarını ve gerektiğinde saldırılarını sürdüreceklerini belirtti.
El Akbar'a göre "Irak'taki İslami Direniş içindeki kaynaklar, ateşkesle hiçbir bağlantılarının olmadığını ve İsrail'e insansız hava araçlarıyla saldırmaya devam edeceklerini" kaydetti.
Bu hafta İsrail'de bulunan ve Başbakan Benjamin Netanayhu da dahil olmak üzere üst düzey yetkililerle görüşen ABD Cumhuriyetçi Senatörü Lindsey Graham, Cuma günü ABD'nin seçilmiş başkanı Donald Trump'ın 20 Ocak'ta Beyaz Saray'daki koltuğuna tekrar oturmadan önce Gazze ateşkes anlaşmasını görmek istediğini söyledi.
ABD'li senatör, Cumartesi günü Mısırlı yetkililerle olası bir ateşkes hakkında görüşmek üzere Kahire'ye varacak olan bir Hamas heyetinin gelişinden hemen önce açıklama yaptı.
Trump'a yakınlığıyla bilinen Senatör Graham, Axios haber sitesine "Trump rehineleri serbest bırakma konusunda her zamankinden daha kararlı ve rehine anlaşması içeren bir ateşkesi destekliyor. Seçilmiş Başkan bunun hemen gerçekleşmesini istiyor" dedi ve ekledi:
"İsrail'deki ve bölgedeki insanların Trump'ın rehineler sorununa odaklandığını bilmesini istiyorum. Aynı zamanda ölümlerin durmasını ve çatışmaların sona ermesini istiyor."
ABD senatörü, yakın zamanda Ortadoğu'ya yaptığı ziyarette Suudi Veliaht Prensi Muhammed Bin Selman ile de bir araya geldi ve İsrail ile normalleşme konusuna değindi, senatör bu konuşmada bunun "Filistin bileşeni" içermesi gerektiğini söyledi.
Graham, "Hamas'a karşı en iyi sigorta poliçesi, İsrail'in Gazze'yi yeniden işgal etmesi değil, Filistin toplumunda bir reformdur" iddiasında bulundu.
NY TIMES İDDİASI
New York Times ise Perşembe günü Hamas'ın uzun süredir askıya alınmış bir anlaşma görüşmelerinde artan bir esneklik gösterdiğini ve İsrail Savunma Kuvvetleri'nin geçici olarak Mısır ile bölgenin sınırında kalmasını kabul edebileceğini bildirdi.
'TÜRKİYE MERKEZİ ROLDE'
Öte yandan İsrail hükümetinin hafta başında Başbakan Netanyahu'ya yönelik eleştirileri sebebiyle boykot emri verdiği Haaretz gazetesi, Gazze ateşkesiyle ilgili analiz haberine "Mısır heyeti İsrail'e varırken Türkiye Gazze ateşkesinde merkezi rolde" başlığı attı.
Gazeteye konuşan İsrailli bir kaynak "Erdoğan, Gazze'de takdir edilen bir isim. Onu İsrail ile Hamas arasındaki müzakerelerde bir aktör olarak kullanma yeteneği, oyunun kurallarını değiştirebilir ve bir rehine anlaşmasını ilerletmeyi mümkün kılabilir. Gazze'nin yeniden inşa etmeye katkısı olabilir" ifadelerini kullandı.
İSRAİL İÇ KARMAŞASI
Öte yandan İsrail basınına göre Netanyahu'nun koalisyonunda, Gazze'de kalıcı bir ateşkes şartına bağlı rehine anlaşması önerilerine karşı çıkan ve Gazze Şeridi'ni kalıcı olarak yeniden işgal edip Yahudi yerleşimlerini yeniden inşa etme isteklerini dile getiren aşırı sağcı unsurların da olması işleri daha da karmaşık hale getiriyor.
Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro ABD, Avrupa ve Latin Amerika'nın aşırı sağını, İsrail'in Filistin'de gerçekleştirdiği soykırıma suç ortağı olmakla suçladı. Maduro, Maduro "Adil bir dünya yaratmak için geçen yüzyıldan miras kalan mücadelelerin gerekçelerine bakarsanız, Filistin davası, insanlığın en haklı davasıdır. Bu, insanlığı birleştiren bir davadır" ifadesini kullandı.
Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım, İsrail ile ateşkesin Çarşamba günü erken saatlerde yürürlüğe girmesinden bu yana yaptığı ilk konuşmada, Lübnan'ın savaş sonrası toparlanması için yeniden yapılanma çabaları ve ülkenin uzun süredir devam eden siyasi krizinin ele alınması da dahil olmak üzere beş temel taahhüdü özetledi.
Cuma günü akşam saatlerinde kaydedilen video konuşmada Kasım, Hizbullah'ın ulusu yeniden inşa etmekte rolü olduğunu söyleyerek "Uygun mekanizmaları kullanarak yeniden yapılanma konusunda halkımızla birlikte çalışacağız ve bunu başarmak için devletle iş birliği yapacağız" dedi.
Kasım, özellikle yeni bir cumhurbaşkanı seçerek Lübnan'ın anayasal çerçevesini tamamlamanın aciliyetini vurguladı ve "Cumhurbaşkanlığı seçiminin programa uygun şekilde gerçekleşmesini sağlayacağız" diye ekledi.
Lübnan, Michel Aoun'un görev süresinin Ekim 2022'de sona ermesinden bu yana bir cumhurbaşkanlığı boşluğuyla karşı karşıya. Sonuncusu 14 Haziran 2023'te olmak üzere on iki parlamento oturumunda bir halef seçilemedi. Parlamento Başkanı Nabih Berri, çıkmazı aşmayı amaçlayan yeni bir oturum için 9 Ocak 2025 tarihini belirledi.
TAİF ANLAŞMASI
Kasım'ın üçüncü ve dördüncü taahhütleri "ulusal birliği güçlendirmeye" odaklandı. "Ülkenin tüm vatandaşlarına inanan tüm güçlerle işbirliği yapacağız ve Taif Anlaşması'na dayalı birleşik bir Lübnan inşa etmek için diyaloğa gireceğiz" dedi.
1989'da imzalanan Taif Anlaşması, Lübnan'ın 15 yıllık iç savaşını sona erdirdi ve ülkenin dini mezhepleri arasındaki güç paylaşımını yeniden yapılandırarak Hristiyanlar ve Müslümanlar arasında bir denge yarattı.
Kasım taahhütlerini "ulusal savunmanın önemini" işaret ederek "Ulusal birliği koruyacağız ve (İsrail) düşmanının Lübnan'ı baltalama girişimlerini caydırmak için savunma yeteneklerimizi güçlendireceğiz" diye sonlandırdı.
YAKLAŞIK 4 BİN KİŞİ ÖLDÜ
Çarşamba günü başlayan ateşkes, İsrail ordusu ile Hizbullah arasındaki 14 aydan uzun süren çatışmayı sona erdirdi.
Ateşkes şartlarına göre İsrail, fiili sınır olan Mavi Hat'ın güneyindeki kuvvetlerini aşamalı olarak geri çekecek, Lübnan ordusu ise 60 gün içinde kuvvetlerini Güney Lübnan'a konuşlandırmakla görevlendirilecek.
Anlaşmanın uygulanmasına yönelik mekanizmalar ve denetim komitesinin operasyonları hakkında ayrıntılar henüz açıklanmadı.
Lübnan sağlık yetkililerine göre, çatışma ağır bir bedel ödetti. Geçen yıl Ekim ayından bu yana İsrail'in Lübnan'a yönelik saldırılarında 3 bin 960'dan fazla kişi öldü, 16 bin 500'den fazla kişi yaralandı ve 1 milyondan fazla kişi yerinden edildi.