Savaşta son dakika! İsrail'dan 'katliam' açıklaması: Tarih verdiler...

Yemen'de İran destekli Husiler, İsrail'in temmuz ayında ülkenin batısındaki Hudeyde Limanına düzenlediği saldırıya misilleme hazırlıklarının sürdüğünü ve zamanlamanın Tel Aviv yönetimi için sürpriz olacağını belirtti.

Gazze'deki Sivil Savunma Müdürlüğü Sözcüsü Mahmud Basal, İsrail saldırılarında yaşanan yeni can kayıplarına ilişkin Telegram hesabından bir açıklama yayımladı.

Açıklamaya göre, İsrail savaş uçakları, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Gazze kentinin Zeytun Mahallesi'nde Filistinli "Şeyh" ailesine ait bir evi bombaladı. Saldırıda 2 kişi öldü, çok sayıda kişi de yaralandı.

İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus kentinin doğusunda yer alan Abesan el-Kebira beldesinin Vadi Sabir bölgesinde yerinden edilen sivillerin sığındığı bir çadırı bombaladı. Saldırıda 5 Filistinli hayatını kaybetti.

Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'da da Filistinli "Gandur" ailesine ait ev İsrail savaş uçakları tarafından vuruldu. Saldırıda çok sayıda kişi yaralandı.

Öte yandan sağlık kaynaklarından alınan bilgiye göre, İsrail ordusu Han Yunus'un batısındaki Asdaa Hapishanesi yakınındaki El-Emel Mahallesi'nde piknik alanında yaşayan yerinden edilmiş sivilleri insansız hava aracı (İHA) ile hedef aldı. Saldırıda 2 kişi öldü, çok sayıda kişi de yaralandı.

Sağlık kaynakları, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne sabah saatlerinden bu yana düzenlediği saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısının 31'e yükseldiğini bildirdi. Kaynaklar, yaralananların sayısı ve sağlık durumlarına ilişkin ise bilgi vermedi.

İsrail ordusu, işgal altındaki Batı Şeria'nın kuzeyinde devam eden "geniş çaplı" saldırıların birkaç gün veya daha uzun sürebileceğini bildirdi.

Ordu Sözcülüğünden Binbaşı Ella Waweya, Batı Şeria'nın kuzeyindeki mülteci kamplarına düzenlenen saldırılarla ilgili AA muhabirine bilgi verdi.

"Operasyonun" güvenlikle ilgili hedefler gerçekleşinceye kadar devam edeceğini söyleyen Waweya, "Birkaç gün ya da gerekirse daha uzun sürecek çatışmalara tanık olabiliriz." dedi.

İsrailli güvenlik kaynakları, dün başlatılan "geniş çaplı" saldırıların Batı Şeria'da patlayıcı madde üretiminde yaşanan artışla ilişkili olduğunu öne sürüyor.

İsrail ordusunun işgal altındaki Batı Şeria'da dün başlattığı "geniş çaplı" saldırılarda şu ana kadar 17 Filistinlinin öldüğü, çok sayıda kişinin yaralandığı, 45 kişinin ise gözaltına alındığı bildirilmişti.

İsrail'in Batı Şeria'da başlattığı askeri operasyonun ardından Çin, İsrail'e 'gerilimi yükseltmekten kaçınması' içi çağrı yaptı.

Çin, İsrail'in Batı Şeria'da başlattığı askeri operasyonun ardından İsrail'e gerilimi yükseltmekten kaçınma çağrısında bulundu.

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Lin Cien, Pekin'de düzenlenen günlük basın toplantısında, AA muhabirinin bölgedeki duruma ilişkin sorusuna cevap verdi.

Filistin'de durumu yakından izlediklerini ifade eden Sözcü Lin, "Çin, gerilimi tırmandıran eylemlere karşı çıkmakta ve sivillere yönelik her türlü saldırıyı kınamaktadır" dedi.

Lin, tüm taraflara, özellikle de İsrail'e, itidalli davranma ve gerilimi daha fazla yükseltmekten kaçınma çağrısı yaptı.

İsrail ordusu geçtiğimiz gün Batı Şeria'nın kuzeyinde Cenin ile Tulkarim ve Tubas mülteci kamplarını hedef alan askeri operasyon başlatmıştı.

İsrail saldırılarında şu ana kadar 17 Filistinlinin öldüğü, çok sayıda kişinin yaralandığı, yaralılardan bazılarının durumunun kritik olduğu bildiriliyor.

Avrupa Birliği (AB), Gazze'deki tüm çocukların çocuk felci virüsüne karşı aşılanmasını sağlamak için insani ara çağrısında bulundu.

AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell tarafından AB adına yapılan yazılı açıklamada, Gazze'deki tüm çocukların çocuk felci virüsüne karşı aşılanmasını sağlamak için acil insani ara verilmesi istendi.

Açıklamada aşı dağıtımını yürütmek için tüm tarafların Dünya Sağlık Örgütü, Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) ve UNICEF ile daha fazla işbirliği yapmasının önemi vurgulanarak "Tüm tarafların insani aralara bağlılığı, bu acil kampanyaların başarılı ve zamanında uygulanmasını sağlamak için çok önemli olacak. Sağlık tesislerini ve çalışanlarını korumak, çocukların ve ailelerin aşılama merkezlerine güvenli erişimini sağlamak elzem olacak" ifadeleri yer aldı.

İsrail ana muhalefet lideri Yair Lapid, yaptığı açıklamada Binyamin Netanyahu hükümetinin Hamas'ın gerçekleştirdiği 7 Ekim baskınından haberdar olduğunu söyledi.

Araştırma komisyona konuşan Lapid, "Hükümet gerçekten bilgilendirildi. Ben bilgilendirildim ve gördüğüm istihbarat bilgisi elbette başbakan ve bakanları tarafından da görüldü" dedi.

Başbakan Netanyahu ise ana muhalefet liderini 'yalancılıkla' suçladı, başbakanlık açıklamasında "Yair Lapid yine yalan söylüyor" ifadesi yer aldı.

İsrail işgal ordusunun son 24 saatteki saldırılarında 68 Filistinli daha yaşamını yitirdi, katliamda can kaybı 40 bin 602'ye çıktı.

İsrail işgal ordusu, Batı Şeria'daki büyük baskında hedef aldığı yerlerden Cenin kentinde tüm iletişim ve interneti kesti.

Şehirde sabit telefon hatlarının yanı sıra mobil operatörler ve internet hizmetleri kesintiye uğradı. Bazı bankaların şubelerinde hizmet verilemiyor.

Filistin Kızılayı da Cenin'deki ambulans merkezi ve ekipleriyle iletişiminin tamamen kesildiğini vurguladı.

Avrupa Birliği (AB) dışişleri bakanları bugün Brüksel'de bir araya geldi. Türkiye beş yıl sonra Gymnich toplantısına davet edildi ve Dışişleri Bakanı Hakan Fidan bugün Brüksel'de.

Her altı ayda bir yapılan ve Gymnich olarak da adlandırılan gayriresmi formattaki toplantı sırasında, AB Yüksek Temsilcisi Josep Borrell'in bazı İsrailli bakanlara yaptırım önerisi görüşülecek.

AB üyesi ülkelerin dışişleri bakanlarının masasında, aşırı sağcı İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir'e yaptırım var.

KİMLER 'HAYIR', KİMLER 'EVET' DİYOR?

İsrailli iki bakana yaptırım önerisine ilk açık destek Belçika Başbakan Yardımcısı Petra De Sutter'dan geldi. De Sutter sosyal medyadan yaptığı açıklamada, "Soykırım politikaları ve çağrıları cezasız kalmamalı. İsrailli Bakanlar Smotrich ve Ben-Gvir'e yaptırım uygulanmasına tam destek veriyorum. Amana ve Regavim adlı yerleşimci organizasyonlarına da yaptırım uygulanmalı" ifadelerini kullandı.

Belçika'nın ardından yaptırım hamlesine bir destek de İrlanda'dan geldi. Toplantı öncesi gazetecilere konuşan İrlanda Dışişleri Bakanı Michael Martin, Josep Borrell'in önerisine destek vereceklerini duyurdu.

İtalya ise yaptırım teklifine 'hayır' diyeceğini açıkladı. Dışişleri Bakanı Antonio Tajani öneriyi 'gerçekçi' bulmadığını belirtip yaptırımların bunun, İsrail'i barış anlaşmasına ikna etmenin yolu olmadığını savundu.

Almanya, Çekya ve Macaristan gibi ülkelerin de İtalya ile aynı pozisyonu alması bekleniyor.

Tartışılacak yaptırımların iki bakanın AB'deki mal varlıklarının dondurulması ve AB'ye girişlerinin yasaklanmasını içermesi bekleniyor. AB'de yaptırım kararları oybirliğiyle alınıyor.

Muhtemel bir yaptırım kararı, İsrail'de paniğe yol açtı. Dışişleri Bakanı Israel Katz, yaptırım metninin kabul edilmemesi için AB içindeki dostlarıyla durmadan çalıştıklarını söyledi.

Faşist bakanlardan Smotrich daha önce iki milyon Filistinliyi aç bırakmanın 'haklı ve ahlaki olabileceğini' söyledi. Ben-Gvir de Batı Şeria'da cinayet ve kundaklama gibi suçlara karışan silahlı yerleşimcilere destek veriyor.

AB dışişleri bakanlarının toplantısı, İsrail'in işgal altında tuttuğu Batı Şeria'da dört ayrı kentte büyük saldırılar ve baskınlar başlatmasından bir gün sonrasına rastlıyor. Söz konusu baskın, İsrail'in İkinci İntifada'dan bu yana Batı Şeria'daki en büyük saldırısı.

İsrailli bakan Katz, Çarşamba günü tıpkı Gazze'de olduğu gibi Batı Şeria'daki Filistinlilerin de yaşadıkları bölgelerden zorla çıkarılmalarını önerdi, bir savaş durumunda olduklarını savunup zorunlu tahliyenin gerekli olduğunu iddia etti.

AB Yüksek Temsilcisi Borrell ise, sosyal medya sitesi X'te yaptığı paylaşımla Batı Şeria'daki saldırılara ve Katz'ın sözlerine tepki gösterdi. Borrell, Batı Şeria sakinlerinin tahliyesine yönelik açıklamaları "Bütünüyle kabul edilemez" diyerek değerlendirdi, söz konusu adımın bölgede istikrarsızlığı daha da artıracağını ifade etti.

İsrail işgal ordusunun, İkinci İntifada'dan bu yana Batı Şeria'daki birçok şehre gerçekleştirdiği baskında en az 18 Filistinli hayatını kaybetti.

İsrail birlikleri, işgal altında tutulan Batı Şeria'nın Cenin, Tulkerim, Tubas ve diğer şehirlerine Çarşamba gününün ilk saatlerinde başlayan büyük bir saldırı başlattı.

İkinci gününe giren baskında katledilenlerin sekizi Cenin, altısı Tulkerim ve dördü Tubas bölgesinden.

İsrail'de aylardır gösteri yapan rehine yakınları, bugün Gazze Şeridi sınırında toplandı.

Bugüne kadar Başbakan Binyamin Netanyahu ve aşırı sağcı koalisyon hükümetini bir ateşkes anlaşması için harekete geçiremeyen rehine yakınları, sınır hattını aşarak Gazze'ye doğru koştu.

İsrail medyası tarafından görüntüleri yayınlanan eylemde, ailelerin büyük hoparlörler aracılığıyla rehinelere seslendiği, ellerinde pankartlarla sınırdaki çitleri geçip çığlıklar atarak koştuğu görüldü.

Rehine Nimrod Cohen'in babası Yehuda Cohen, gösteride "Bir anlaşmaya ulaşıncaya kadar mücadeleyi sürdüreceğiz ve anlaşmayı engelleyen hükümetimize karşı mücadelemize devam edeceğiz" dedi.

Rehine yakınları sosyal medyadan yaptıkları açıklamada "Aileler, sevdiklerine yaklaşabildikleri umuduyla çığlıklar attı" denildi, devamında "Aileler, yaklaşık 11 aydan beri İsrail hükümetinden yakınlarının geri getirilmesini bekliyorlar. 11 ay umut ve hayal kırıklığıyla geçti" ifadelerine yer verildi.

İsrail işgal askerleri rehine yakınlarını Gazze içerisinde zorla durdurup geri çıkardı.

İsrailli rehine yakınları, sık sık gerçekleştirdikleri protestolarla Netanyahu hükümetine bir ateşkes anlaşmasına varılması için baskı yapmayı deniyor.

Rehine ve Kayıp Aileleri Forumu adı altında bir araya gelenlere, muhalif göstericiler de destek veriyor.

İsrail işgal ordusu, Gazze Şeridi'nde Ağustos ayındaki çatışmalarda 15 askerinin öldürüldüğünü açıkladı.

Devlet televizyonu KAN ise, ordudaki 20 askerin Gazze Şeridi'ndeki savaşa dönmeyi reddettiğini duyurdu. Askerlerden 10'u, 27 Ağustos'ta Gazze'ye dönmeyi kabul etmemeleri halinde askeri emri reddettikleri için yargılanacaklarına dair bildirim aldı.

Habere göre, bazı askerler Gazze'de 10 ay süren çatışmalardan sonra artık geri dönemeyeceklerini ancak başka görevleri yerine getirmeye hazır olduklarını söyledi.

Piyade taburlarının yanı sıra Gazze Şeridi'ndeki işgale katılan diğer taburlar da benzer olaylar var.

Haberde, askerlerden bazılarının ailelerinin oğullarının Gazze'de kara harekatına katılmaya zorlandıklarını, aksi takdirde hapse gireceklerini söylediği aktarıldı.

Devrim Muhafızları Ordusu'na ait bir tesiste meydana gelen patlamada bir asker öldü, 10 asker yaralandı.

İran ajansları, patlamanın İsfahan'da Devrim Muhafızları Ordusu'na ait bir atölyede meydana geldiğini yazdı.

Resmi açıklamaya göre patlamanın nedeni gaz sızıntısı ve yaralı askerler zehirlendi.

ABD'de yayımlanan The National Interest dergisi, 'İsrail'in Avrasya'nın kalbi için savaşı' başlıklı haberinde Kafkaslar ve Orta Asya'nın yeni Soğuk Savaş'ın muharebe sahası olarak ortaya çıktığını yazdı.

İran ve İsrail'in 10 aydır Gazze Şeridi'nden Lübnan'a, Suriye'den Yemen'e geniş kapsamlı bir vekalet savaşı ile meşgul olduğunu kaydeden The National Interest, suikast dalgasının ardından mevcut tabloda çatışmanın daha da tırmanmasının mümkün olduğunu aktardı.

Savunma haberleri dergisi, İsrail-İran çatışmasının ABD'nin başını çektiği Batı Bloku ile Çin, Rusya ve İran liderliğindeki Avrasya Bloku arasında süren Soğuk Savaş'a derinlemesine dahil olduğu yorumunu yaptı.

Tahran ve Tel Aviv'in merkezi sahnelerin ötesinde Kafkaslar ve Orta Asya'da da bir soğuk savaş yürüttüğünü dile getiren The National Interest, Rusya'nın dikkatinin Ukrayna'daki işgalle birlikte geleneksel nüfuz alanı olan iki bölgeden uzaklaştığını bildirdi.

Büyüyen boşluktan yararlanan İsrail ve İran'ın mücadeleye giriştiğini, jeopolitik esnekliğe sahip Türkiye'nin ise Batı ve Avrasya kampları arasında değişiklik yaptığını kaydetti.

Rusya'nın Orta Asya ve Kafkasya'daki ülkelerde ağırlığının devam ettiği yorumunu yapıp Ermenistan, Gürcistan, Kazakistan, Kırgızistan ve Tacikistan'da askeri üslerinin bulunduğunu hatırlatan The National Interest, bu güçlü bağlara rağmen Moskova'nın bölgedeki üstünlüğünün yıpranmaya başladığına dair işaretlerin olduğunu yazdı.

Gürcistan'ın Avrupa ve Çin'le ilişkilerini güçlendirdiğini, Ermenistan'ın İran'a yakınlaştığını ve Azerbaycan'ın da Türkiye'ye doğru yaklaştığını belirten dergi, Orta Asya devletlerinin ise Rusya'dan uzaklaşıp özellikle Türk Devletleri Teşkilatı gibi projelere odaklandığını vurguladı.

Orta Asya ve Kafkasların yeniden dizayn edildiği bir süreci anlatan The National Interest, İran ve İsrail'in Orta Asya'da nüfuz elde etmek için itişirken Türkiye'nin ise Batı ve Avrasya blokları arasında bir joker gibi hamleler yaptığını bildirdi.

Dergiye göre, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan İsveç'in NATO üyeliğine onay verip Ukrayna'nın ittifak üyeliğini hak ettiğini söyledi. Diğer yandan ise İsrail'le ticareti durdurup Filistin davasını destekledi, ateşkes çağrısında bulundu. Türkiye'nin İsrail'e karşı Avrasya'nın kendi köşesinde bir düşman gibi hareket ettiği yorumunu yapan The National Interest, Orta Doğu'daki savaş köpürürken gözlemcilerin Orta Asya ve Kafkasya'dan gözlerini ayırmamasını istedi.

İşgal altında tuttuğu Batı Şeria'ya on yıllar sonraki en büyük baskını gerçekleştiren İsrail ordusu, bir camiye saldırdı.

Ordunun resmi açıklamasında Filistinli savaşçıların camide saklandığı iddia edildi.

Nur Şems mülteci kampındaki saldırıda dört kişi öldü.