İsrail'de İran korkusu! Bölgesel savaşa ramak kaldı... Beyaz Saray saldırı için tarih verdi

İsrail ordusunun, Gazze’nin Han Yunus kentinde yer alan Hamad bölgesindeki Filistinlilere tahliye uyarısı yapmasının ardından, bölgedeki Filistinliler, yanlarına aldıkları eşyalar ile güvenli olduğunu düşündükleri bölgelere göç etti.

İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, İsrail meclisinin Dışişleri ve Savunma Komitesi toplantısında yaptığı açıklamada Başbakan Binyamin Netanyahu'nun Gazze Şeridi'nde "mutlak zafer" açıklamalarını hedef alarak, "Savaş tamtamları çalan tüm kahramanları ve 'mutlak zafer' gibi saçmalıkları duyuyorum" dedi.
İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, İsrail ile Hizbullah arasında devam eden gerginliğin ele alındığı İsrail meclisinin Dışişleri ve Savunma Komitesi'nde açıklamalarda bulundu. İsrail'in Lübnan'da Hizbullah'a karşı neden savaş başlatmadığına ilişkin bir soruya cevap veren Gallant, Lübnan ile bir savaşın 7 Ekim'den farklı koşullarda olacağını belirtti. Başbakan Binyamin Netanyahu'nun Gazze Şeridi'nde "mutlak zafer" açıklamalarını hedef alan Gallant, "Savaş tamtamları çalan tüm kahramanları ve 'mutlak zafer' gibi saçmalıkları duyuyorum" dedi.

Başbakanlıktan Gallant'a cevap

Gallant'ın açıklamalarının ardından İsrail Başbakanlığı tarafından yapılan açıklamada, "Gallant İsrail karşıtı bir söylem benimsediğinde, bir rehine anlaşmasına varma şansına zarar veriyor. Müzakerelere heyet göndermeyi reddeden ve rehine anlaşmasının önündeki tek engel olan Hamas lideri Yahya Sinwar'a saldırması gerekirdi” denildi.

Netanyahu'nun İsrail'in "mutlak zafere" ulaşması gerektiği yönündeki tutumu yinelenen açıklamada, "Bu, Başbakan Netanyahu ve kabinenin açık direktifidir ve Gallant dahil herkes için bağlayıcıdır" ifadeleri kullanıldı.

Almanya Başbakanı Olaf Scholz, İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ile telefon görüşmesi gerçekleştirdi.

Alman Hükümeti Sözcü Yardımcısı Wolfgang Büchner'in yaptığı yazılı açıklamaya göre Başbakan Scholz, görüşmede Orta Doğu'da bölgesel bir çatışma tehlikesinden duyduğu endişeyi dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan'a askeri gerilimin daha da tırmanmasını önlemek için mümkün olan her şeyi yapması çağrısında bulunan Scholz, Orta Doğu'daki şiddet sarmalının derhal kırılması gerektiğini, aksi takdirde bölge ülkeleri ve halkları için hesaplanamaz tehlikeler doğacağını belirtti.

Çatışmaların sona ermesi için ateşkes ve Gazze Şeridi'ndeki rehinelerin serbest bırakılmasına ilişkin anlaşmanın bir an önce sonuçlandırılıp uygulanması gerektiğini vurgulayan Scholz, bunun bölgesel gerilimin azaltılmasına önemli katkı sağlayacağını savundu.

Hamas, Kassam Tugayları ile Kudüs Tugayları iş birliğiyle, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'un doğusundaki El-Zana bölgesinde bir İsrail askerini keskin nişancı ateşiyle etkisiz hale getirildi. Öldürülen İsrailli askerin İsrail Savunma Kuvvetleri Çavuşu Ömer Ginzburg olduğu öğrenildi. İsrail Savunma Kuvvetleri'ne göre, Ginzburg'un ölümüyle birlikte, geçen yıl 7 Ekim'den bu yana hayatını kaybeden asker sayısı 690'a yükseldi.

Gazze Şeridi'nde yaşayan 2,3 milyon Filistinlinin başka ülkelere sürülmesi veya hapishanelerde işkence görmesini açık şekilde savunan İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir'e, son çıkışının ardından Avrupa'dan tepki var.

Yerel basına konuşan faşist bakan Ben-Gvir, Gazze Şeridi'nin işgal edilip Filistinlilerin zorunlu göçe tabi tutulmasını bir kez daha dile getirdi, yakıt girişinin durdurularak tam zafer elde edileceğini savundu. Dahası, insani yardımların kesilmesi halinde Hamas'ın iki hafta içinde pes edeceğini ileri sürdü.

Belçika Kalkınma İşbirliği Bakanı Caroline Gennez, sivillere insani yardımın engellenmesinin 'savaş suçu' olduğunu belirten bir paylaşım yaptı.

Gennez, "Bu çağrılar barışçıl bir çözüm için her türlü şansı sabote etmekte ve hem Filistin hem de İsrail halklarının güvenliğini tehdit etmektedir" dedi.

İsrail ordusu, hava kuvvetleri personelinin yurt dışı seyahatlerini durdurdu.

Tel Aviv, yaklaşık iki haftadır İran ve müttefiki Hizbullah'ın misillemesini bekliyor.

Hamas'ın siyasi büro şefi İsmail Haniye ile Lübnan'ın en büyük askeri gücü Hizbullah'ın iki numarası Fuad Şükür'ün birkaç saat içinde suikasta uğraması, Orta Doğu'daki denklemi değiştirdi.

İran ve vekil güçlerinin muhtemel misillemesine karşı İsrail ile Batılı ülkeler ve Orta Doğu'daki Arap müttefikleri hazırlıklar yapıyor.

Times of Israel, İsrail Hava Kuvvetleri Komutanı Tomer Bar'ın emriyle seyahat yasağının geldiğini yazdı.

Alman havayolu şirketi Lufthansa ile İsviçre havayolları, bir savaşın patlak vermesinin beklendiği bölgede İsrail ve Lübnan uçuşlarını 21 Ağustos tarihine kadar gerçekleştirmeyecek.

Lufthansa, Tel Aviv ve Beyrut'un yanı sıra Ürdün'ün başkenti Amman, Irak'ın kuzeyindeki Erbil ve İran'ın başkenti Tahran'a söz konusu tarihe kadar uçmayacağını duyurdu.

Lufthansa, daha önce de uçuş iptallerini uzatmıştı.

İsrail işgal ordusuyla 310 gündür sınır hattında çatışan Hizbullah, aylar içinde üst düzey birçok komutanın suikasta uğraması üzerine taşınma kararı aldı.

Lübnan'daki suikast dizisi, Hamas'ın siyasi kanadının iki numaralı ismi Salih Aruri'nin Hizbullah'ın kalesi Dâhiye mahallesindeki bir binada 2023'ün son günlerinde vurulmasıyla başladı. İsrail'e ait silahlı insansız hava aracından ateşlenen füze, Hamas ekibi toplantı halindeyken yüksek katlı binanın üçüncü katını yıktı.

İsrail ordusu ardından Hizbullah'ın üst düzey saha komutanlarından Visam el Tavil, Hüseyin Mekki ve Sami Abdullah gibi isimleri hedef aldı.

Ancak 30 Temmuz akşamı yine Dâhiye mahallesindeki bir binanın hedef alındığı saldırı, İsrail açısından bir meydan okumaydı. Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'ın sağ kolu Fuad Şükür'ün içinde bulunduğu daireye füze ateşlenirken, İran destekli grup Şükür'ün öldürüldüğünü bir gün sonra doğruladı.

Hizbullah lideri Nasrallah İsrail'e misillemede bulunacaklarını dünyaya duyurdu, saldırı beklenirken Lübnan medyası grubun Beyrut'un güneyindeki banliyö Dahiye'den taşındığını yazdı.

El Cumhuriye gazetesi, Hizbullah'ın siyasi kanadı da dahil olmak üzere bütün operasyonu Beyrut'tan uzaklaştırdığını bildiriyor. Lübnan'ın en büyük askeri gücü olan Hizbullah'ın hamlesi, muhtemel bir İsrail karşı misillemesine hazırlık olarak yorumlanıyor.

Yerel medya, geçen hafta da Hizbullah liderlerinin Beyrut'tan ayrıldığını aktarmıştı.

Filistinli yetkililer, İsrail işgal ordusunun son 24 saatteki saldırılarıyla birlikte Gazze Şeridi'ndeki can kaybının 39 bin 897'ye çıktığını açıkladı.

Bu, yaklaşık 2,3 milyon insanın yaşadığı Gazze'deki nüfusun yüzde 1,8'inin yaşamını yitirmesi anlamına geliyor.

Suikasta uğrayan İsmail Haniye'nin yerine Yahya Sinvar'ı getirerek İsrail'e büyük bir sürpriz yapan Hamas, aylardır bir sonuç vermeyen ateşkes müzakereleri için şimdi Joe Biden planını öne çıkırıyor.

Hamas, yeni bir anlaşmayı müzakere etmek yerine daha önce ABD Başkanı Joe Biden'ın önerdiği planın uygulanmasını istiyor.

Biden 31 Mayıs'ta üç aşamalı ateşkes planını açıklamış, daha sonra önerisi Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde kabul edilmişti.

Plan ilk aşamada bazı rehinelerin serbest bırakılması karşılığında çatışmalara altı hafta ara verilmesini, ayrıca İsrail askerinin sivil nüfus bulunan yerlerden çekilmesini öngörüyor. İkinci aşamada kalan rehinelerin serbest bırakılması ve kalıcı bir ateşkesin görüşülmesi, son olarak da Gazze'nin yeniden inşasının konuşulması hedefleniyor.

O dönem Biden ve diğer ABD'li yetkililer İsrail'in planı kabul ettiği yönünde açıklamalar yapsa da Benyamin Netanyahu liderliğindeki İsrail hükümetinden aksi yönde çıkışlar gelmişti.

İsrail işgal ordusu, Gazze Şeridi'nin güneyindeki çatışmalarda bir askerinin öldürüldüğünü açıkladı. Böylece, işgal sırasında İsrail ordusunun asker kaybı 332'ye yükseldi.

Gazze Şeridi'ndeki savaştan bir gün sonra, 8 Ekim tarihinde çatışmaların başladığı Lübnan-İsrail sınırında gece boyunca patlama sesleri kesilmedi.

Hizbullah, Pazar günü iki üyesinin İsrail hava saldırısında ölmesi üzerine roket yağmuruyla karşılık verdi.

İsrail'in kuzeyindeki birçok yerleşimde sirenler çaldı, ardından patlama sesleri duyuldu.

Lübnan sınırını geçen 30 roket tespit edildiğini belirten İsrail ordusu, füzelerin çoğunun açık alana düştüğü bilgisini verdi. Roketlerin düştüğü bazı noktalarda yangınlar çıktı.

Kuzeydeki Nehariye'de Demir Kubbe'nin ateşlediği önleyici Tamir roketlerinden birinin parçası, bir çatıya düştü.

Lübnan'ın en büyük askeri gücü Hizbullah ise, İsrail'in sınırdaki bir askeri üssünü hedef aldığını duyurdu.

Yanı sıra, Hizbullah'ın gecenin bu kadar ilerleyen saatlerinde 30 roket fırlatması alışılmadık bir saldırı biçimi.

Lübnan'ın güneyindeki Marcayun'dan bildiren Al Jazeera muhabiri Assed Baig, "Daha fazla Hizbullah roketi İsrail'de etki yaratmış gibi görünüyor" diyor.

İran destekli grubun son günlerde İsrail'e ait gözetleme ekipmanlarını hedef aldığını hatırlatan Baig, radar sistemlerinin devre dışı kalmasıyla Hizbullah roketlerinin sınırı geçiyor olabileceği yorumunu yaptı.

Sınır hattında tüm gün ve gecenin çoğunda İsrail'e ait silahlı insansız hava aracı sesleri duyduklarını da aktaran Al Jazeera muhabiri, Hizbullah'ın iki numarası Fuad Şükür'ün Beyrut'ta suikasta uğramasından bu yana İsrail ordusunun alarm durumunda olduğunu kaydetti.

İran'ın başkenti Tahran'da 31 Temmuz gecesi duyulan patlama sesi, Orta Doğu'da devam eden savaşta yeni bir kilometre taşıydı. İsrail'in Hamas'ın siyasi büro şefi İsmail Haniye'ye hem de Tahran'da suikast düzenlemesiyle bir misilleme savaşının kapısı aralandı.

Tel Aviv yönetimi, Batılı ülkeler ve Orta Doğu'daki müttefikleri günlerdir bir İran saldırısına karşı hazırlık yapıyor. Amerikan Axios yayın organı, ABD, İngiltere, Fransa ve birçok Arap ülkesinin İran misillemesini önlemek için hazırlıklara son şeklini verdiğini yazdı.

İsrail'in ana müttefiki ABD, Hürmüz Boğazı ve Doğu Akdeniz'e uçak gemileri konuşlandırma kararının ardından stratejik bir hamleye girişiyor. ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, USS Abraham Lincoln uçak gemisinin başını çektiği taarruz grubu bölgeye daha hızlı ilerlemesini istedi, yanı sıra USS Georgia adlı denizaltının Doğu Akdeniz'e konuşlandırılacağını duyurdu.

150 Tomahawk güdümlü füze taşıyabilen denizaltının tam da yeni bir saldırı beklenirken Doğu Akdeniz'in dibine sevk edildiğinin Pentagon tarafından resmi olarak duyurulması, oldukça nadir rastlanan bir adım. ABD Savunma Bakanlığı, denizaltıların hareketlerini ve konumlarını çoğunlukla paylaşmıyor.

ABD'nin başkenti Washington'dan bildiren Al Jazeera muhabiri Shihab Rattansi, Pentagon'un denizaltı ve uçak gemisi hamlesini şaşırtıcı ve şoke edici olarak yorumladı. USS Abraham Lincoln uçak gemisi liderliğindeki taarruz grubunun Ağustos ayı başında Pasifik Okyanusu'ndaki ABD adası Guam'dan yola çıktığını hatırlatan Rattansi, konuşlandırmanın 'hızlandırılması' için emir verilmesinin kesinlikle şaşkınlık verici olduğunu vurguladı.

Resmi açıklamaya göre halihazırda Orta Doğu'da olan USS Theodore Roosevelt uçak gemisinin bölgeden ayrılmayacağının da netleştiğini aktaran Al Jazeera muhabiri, konumları gizli tutulan denizaltıların ABD ordusunun Orta Doğu operasyonlarını yürüten Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM) emrine verilmesinin ise kaşların çatılmasına neden olduğunu bildirdi.

"Açık bir şekilde, bu bölgedeki birilerine bir mesaj olacaktır. Kim olduğuna dair kendi tahminlerinizi yapabilirsiniz" diyen Shihab Rattansi, uçak gemilerinin balistik füze savunma yeteneğine sahip olduğunu ekledi.

SALDIRI BUGÜN MÜ, BİRKAÇ GÜN İÇİNDE Mİ?

Axios yayın organına göre, denizaltı duyurusundan önce ABD'li mevkidaşı Lloyd Austin'le görüşen İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant ülkesinin geniş çaplı bir İran saldırısı beklediğini söyledi.

Gallant İran ordusunun hazırlıklarına atıfta bulunurken, İsrail istihbaratı da misillemenin birkaç gün içinde gerçekleşmesini bekliyor.

New York Times ve İsrail gazetesi Yediot Ahronot'ta gazetecilik yapan Ronen Bergman, senkronize bir saldırı yerine koordineli bir saldırı beklendiğini söyledi. CNN International yayınına çıkan Bergman, misillemenin Yahudi Tapınağı'nın yıkıldığı gün olan bugün gerçekleşeceği tahmininde bulundu. Bergman'a göre, Hizbullah kuzey cephesinden saldırıya başlayacak, İran ise birkaç saat sonra saldırıya katılacak.