İsrail işgal ordusu Gazze Şeridi'nden sonra günlerdir beklenen hamlesini yaptı, askerler gece yarısı karadan Lübnan'a girdi. Aynı dakikalarda Orta Doğu'nun bir başka başkentinde arka arkaya patlamalar oldu.
Yerel basında çıkan haberlere göre, Hagari, İran'ın füze saldırılarına ilişkin İsrailli gazetecilere değerlendirmelerde bulundu. Hagari, İran'ın düzenlediği füze saldırılarının İsrail Hava Kuvvetlerinde herhangi bir hasara yol açmadığını savundu.
İsrail Hava Kuvvetlerinin "tam kapasite" faaliyet gösterdiğini söyleyen Hagari, "İsrail Hava Kuvvetleri tam kapasiteyle faaliyet göstermeye devam ediyor ve bu gece de geçtiğimiz yıl olduğu gibi Orta Doğu'ya güçlü saldırılar düzenlemeye devam edecek." ifadelerini kullandı. Hagari, Orta Doğu'da düzenleyecekleri saldırıların hedefinde İran'ın olup olmayacağına ise değinmedi.
Suriye’nin Humus ilindeki Tenef üssü ile Ürdün-Suriye sınırında konuşlu ABD güçleri, İran’dan İsrail’e ateşlenen balistik füzelerden bazılarını etkisiz hale getirdi.
İsrail Kültür ve Spor Bakanı Miki Zohar, İranlı liderlerin İsrail'e füze saldırısıyla "verdikleri bu yanlış kararın bedelini ödeyeceğini" ve bunun da "İran rejiminin sonu olacağını" savundu.
Zohar, sosyal medya hesabından İran'ın İsrail'e düzenlediği füze saldırısına ilişkin açıklama yaptı. İran yönetimini hedef alan Zohar, İsrail'e füze saldırısıyla İranlı liderlerin "yanlış bir karar aldığını ve bunun da bedelini ödeyeceklerini" ifade etti.
Zohar, bu saldırıların "İran rejimin sonu olacağını" ileri sürdü.
Devrim Muhafızları Ordusundan yapılan yazılı açıklamada, İran'ın ulusal güvenliğini hedef alan İsrail'e onlarca füzeyle saldırı düzenlendiği bildirildi.
Saldırının Hamas lideri İsmail Heniyye, Hizbullah lideri Hasan Nasrallah ve İranlı general Abbas Nilfuraşan'ın öldürüldüğü İsrail saldırılarına karşılık olarak gerçekleştirildiği belirtildi.
İsrail'in bu saldırıya askeri yanıt vermesi halinde "yıkıcı karşılık" göreceği uyarısında bulunuldu.
Ordudan yapılan yazılı açıklamada, "kısa süre önce" İran'dan İsrail'e füzeler atıldığı belirtildi.
Atılan füzeler nedeniyle Tel Aviv başta olmak üzere ülke genelinde sirenlerin çaldığı aktarıldı.
İsraillilere "uyarıları dikkate almaları ve güvenli yerlerde kalmaları" çağrısı yapıldı.
Bu açıklamanın ardından ülkenin birçok bölgesinde de siren sesleri duyuldu.
İsrail ordusu: Saldırı devam ediyor
İsrail ordusu yaptığı yeni açıklamada, İran'ın saldırısının devam ettiğini belirterek İsraillilerden korunaklı alanlarda kalmaya devam etmelerini istedi.
Açıklamada saldırılarda can kaybı veya hasar olup olmadığına ilişkin bilgi verilmedi.
İsrail basınında yer alan haberde, Güvenlik Kabinesi toplantısının yerel saatle 19.30'da yapılacağı belirtildi.
Acil toplantının İran'ın İsrail'e saldırı hazırlığında olduğu yönündeki haberlerin ardından gelmesi dikkati çekti.
İsrail'in Lübnan'a yönelik saldırıları ile Orta Doğu'da gerilimin daha da artmasına ilişkin açıklama yapan ABD'li üst düzey bir yetkili, "ABD, İran'ın yakın zamanda İsrail'e yönelik bir balistik füze saldırısı yapmaya hazırlandığı şeklinde işaretlere sahip." ifadelerini kullanmıştı.
İsrail ordusu, Lübnan'ın başkenti Beyrut'taki Dahiye'nin Cenah bölgesinde yer alan Al-Zahra Hastanesi yakınına saldırı düzenledi. Saldırı sonucu vurulan binalardan dumanlar yükseldi.
İsrail devlet televizyonu KAN’ın haberine göre İsrail ordusu, Lübnan'daki "kara saldırılarının" birkaç hafta süreceğini öngörüyor ve bu bilgi ABD'li yetkililere de iletildi.
İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, X sosyal medya platformundan konuya ilişkin açıklamada bulundu.
Adraee, "Kısa bir süre önce ABD'deki ortaklarımız bize, İran'ın yakın zamanda İsrail'e füze fırlatma hazırlığı içinde olduğunu gözlemlediklerini bildirdi." ifadesini kullandı.
İsrail ordusunun hazır durumda olduğunu savunan Adraee, İran'dan yapılması muhtemel saldırılarla "daha önce olduğu gibi mücadele edebileceklerini" kaydetti.
İran, 13 Nisan'da İsrail'e yüzlerce kamikaze insansız hava aracı, balistik ve seyir füzesiyle saldırı başlatmıştı.
İran bazı hedeflerin vurulduğunu, İsrail ise saldırıların çoğunun hava savunma sistemlerince önlendiğini ancak güneydeki bir askeri üsse füze isabet ettiğini açıklamıştı.
DOĞU KUDÜS DAHİL YENİ KISITLAMALAR GETİRİLDİ
Adraee, ayrıca İsrail ordusunun yayımladığı güvenlik talimatlarına uyulması gerektiğini vurguladı.
Lübnan'ın güneyinde Hizbullah'a yönelik sınırlı ve yoğun kara saldırısı başlattığını duyuran İsrail ordusu, işgal altındaki Doğu Kudüs'ün de aralarında olduğu bazı bölgelere yeni kısıtlamalar getiren "güvenlik talimatları" yayımlamıştı.
Doğu Kudüs, Kuzey Batı Şeria ile Batı Kudüs olmak üzere belirli bölgeleri kapsayan yeni güvenlik talimatları doğrultusunda, bu bölgelerde açık alanda yapılacak toplantılara 30, kapalı alan toplantılarına da 300 kişi sınırlaması getirilmişti.
Yalnızca olası bir alarm durumunda korunaklı bir alana ulaşılabilecek yerlerde iş ve eğitim faaliyetlerinin sürdürülmesine izin verileceği duyurulmuştu.
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres'in Lübnan'da artan gerginlikten derin endişe duyduğu ve acil itidal çağrısında bulunduğu bildirildi.
Dışişleri Bakanlığı: “Lübnan’daki durumun kötüye gitmesi ihtimali bulunmaktadır. Vatandaşlarımızın tahliyesi için alternatif planlar hazırlanmıştır"
İsrail'in Lübnan'a karadan işgale girişmesini değerlendiren Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov, saldırıların Suriye'ye de yayıldığını hatırlatıp ortaya çıkan gerilimin bölgenin tamamı ve çevresi için 'son derece yıkıcı' olduğunu söyledi.
Rusya'nın müttefiki Suriye ile sürekli temas halinde olduğunu belirten Peskov, "Şu anda doğrudan risk görmüyoruz. Ama egemen bir devlete yönelik bu tür saldırıları kınıyoruz" deyip ekledi:
"Bütün bunlar bölgenin daha da istikrarsızlaşmasına ve gerilimin tırmanmasına yol açıyor. Bu gerilim, bölgenin tamamı ve çevresindeki alan için son derece yıkıcıdır. Derin kaygılarımız devam ediyor."
İsrail Eylül ayı içerisinde Rusya'nın deniz üssüne sahip olduğu Akdeniz kıyısındaki Tartus çevresinde hava saldırıları gerçekleştirmişti.
Hizbullah, İsrail'in başkenti Tel Aviv ve çevresinde hava saldırısı sirenlerinin çalmasına yol açan füze sağanağının ardından bu kez kuzeydeki şehirleri hedef aldı.
İsrail işgal ordusu, son birkaç saat içerisinde Hizbullah'ın Lübnan'ın güneyinden 30 kadar roket ateşlediğini açıkladı. Açıklamaya göre, roketler Yukarı Celile ve Aşağı Celile bölgelerinde açık alanlara düştü, yangınlar çıktı.
İsrail ordusu ayrıca, Tel Aviv ve işgal altında tutulan Batı Kudüs için yeni kısıtlamalar açıkladı. İsrail'in orta kesiminde okullar ve işyerleri ancak yakınlarında uygun bir sığınak bulunması halinde açık olabilecek. Söz konusu bölgelerde açık havada 30, kapalı alanlarda ise 300 kişi bir araya gelebilecek.
Yeni yıla kadar geçerli olacak kısıtlamalar, plajların kapatılmasını da kapsıyor.
Uçuşların askıya alındığı Lübnan'dan ayrılmak isteyen çoğu Avrupa vatandaşı 315 kişi, bindirildikleri 'Med Star' adlı gemiyle Tripoli Limanı'ndan yola çıktı.
Silifke ilçesindeki Taşucu Limanı'na yanaşan gemiden inen aralarında çocukların da olduğu 315 kişi, işlemlerinin tamamlanmasının ardından minibüslerle ilçeden ayrıldı. Yabancı uyruklular, Türkiye'deki farklı havaalanlarından ülkelerine gönderilecek.
Gazze Şeridi'ndeki savaş devam ederken Filistin topraklarına yerleşmek istediklerini defalarca açıklayan İsrailli aşırı sağcılar, şimdi de gözlerini Lübnan'a dikti.
'Güney Lübnan Yerleşim Hareketi' adlı aşırı sağcı bir grup, kara işgalinin başlamasına saatler kala Lübnan'ın güneyi için ev ilanları yayınladı.
Telegram'da yayınlanan ilanda, modern bir evin fotoğrafları ile askeri üniforma giymiş İsrailli aile vardı. Yüz kızartıcı ilanda hayali bir evin detayları verilirken, şu ifadeler kullanıldı:
"Lübnan’da ev alma zamanı! Hizbullah liderliğinin, Nasrallah da dahil, ortadan kaldırılmasından ve muhteşem çağrı cihazları saldırısından sonra siz de büyük bir ev, karlı dağ manzarası ve atalarımız Aşer ve Naftali kabilesinin çocuklarının mirasında sıcak bir topluluk hayali mi kuruyorsunuz? Bu hayale sadece bir stratejik karar kadar uzaktayız: Lübnan’ın güneyini ezmeye devam etmek ve sakinlerinin geri dönmesine izin vermemek! Bunun gerçekleşmesine yardımcı olun, bize katılın!"
Güney Lübnan Yerleşim Hareketi adlı grup, bölgenin yeni bir İbranice isim alacağını da savunuyor.
Grup, Lübnan’ın güneyini Tevrat'ta geçen Aşer ve Naftali kabilelerinin tarihi bölgesi olarak görüyor ve burayı beklendiği gibi vadedilmiş topraklar olarak nitelendiriyor.
İsrail ordusu, Lübnan'ın güneyindeki 25 köyde yaşayanlardan derhal evlerini terk edip köylerini tahliye etmelerini istedi.
Sosyal medya hesabından paylaşım yapan işgal ordusu, Hizbullah tarafından kullanılan evlerin hedef alınacağını söyledi. İsrail ordusu, Lübnanlılara Avali Nehri'nin kuzeyine gitmeleri talimatını verdi.
Dışişleri Bakanlığı, resmi internet sitesinden bir açıklama yayınladı:
"İsrail’in Lübnan’a kara saldırısı başlatarak bu ülkenin egemenliğini ve toprak bütünlüğünü ihlal etmesi, hukuksuz bir işgal girişimidir. Bu saldırının bir an önce sona ermesi ve İsrail askerlerinin Lübnan topraklarından çekilmesi gerekmektedir.
Söz konusu saldırı, sadece bölge ülkelerinin değil, bölge dışı ülkelerin de güvenlik ve istikrarını hedef almaktadır. Bu tehlikeli işgal girişimi sonucunda yeni bir göç dalgasının ortaya çıkması ve tüm dünyada aşırıcıların zemin kazanması kuvvetle muhtemeldir. Bu gelişmelerin İsrail’e siyasi destek ve silah sağlayan ülkeleri de etkileyeceği unutulmamalıdır.
BM Güvenlik Konseyi, uluslararası hukukun gereğini yapmalı ve Lübnan’ın işgaline yönelik bu saldırıya karşı gereken önlemleri almalıdır. İsrail tarafından işlenen her suç, aynı zamanda uluslararası hukuka ve BM Şartı’na indirilen bir darbedir.
Diğer taraftan, bölgede sükunetin tesisi için atılması gereken başlıca adım Gazze’de acil ve kalıcı ateşkesin sağlanmasıdır. Gazze’ye barış getirilmesi, tüm insanlığın sorumluluğudur."
Yemen'in batısını kontrol eden Husiler, bir kez daha İsrail'in başkenti Tel Aviv ve Kızıldeniz kıyısındaki Eilat'ı kamikaze silahlı insansız hava araçlarıyla hedef aldıklarını duyurdu.
İran destekli grubun sözcüsü Yahya Seri, televizyonda yaptığı konuşmada Tel Aviv'deki askeri üsse kamikaze drone gönderdiklerini söyledi.
İsrail basını, Husilerin açıklamasının Akdeniz semalarında düşürülen drone'dan sonra geldiğini vurguluyor. Drone, başkent Tel Aviv'in onlarca kilometre açığında tespit edildi.
İsrail savaş uçakları, Husilerin Tel Aviv'deki Ben Gurion Havalimanı'nı füzeyle hedef almasının ardından Pazar günü Kızıldeniz kıyısındaki Hudeyde'yi vurdu. Yemen'in en büyük limanının yanı sıra elektrik santralinin de bombardımana tutulduğu görüldü.
Diğer yandan, İngiliz donanmasına bağlı Birleşik Krallık Deniz Ticareti Operasyonları (UKMTO), Hudeyde'nin 120 kilometre kuzeybatısında bir geminin saldırıya uğradığını bildirdi. UKMTO'nun verdiği bilgiye göre, gemi bir silahlı insansız deniz aracı tarafından vuruldu.
Lübnan Başbakanı Necib Mikati, İsrail'in yıkıcı savaşı nedeniyle ülkenin tarihinde en tehlikeli aşamalardan biriyle karşı karşıya olduğunu söyledi.
Mikati, Birleşmiş Milletler (BM) temsilcileriyle görüşmesinde İsrail hava saldırıları yüzünden evlerini terk edip kaçmak zorunda kalan 1 milyonu aşkın kişi için BM'ye acil yardım çağrısında bulundu.
Gece yarısı kara işgaline başladığını ilan eden İsrail ordusu, sabah yaptığı açıklamada sınır bölgelerinde yoğun çatışmalar yaşandığını açıkladı.
Lübnan'ın güneyinde yürütülen kara işgalinde Gazze'yi kan gölüne çeviren 98. tümene bağlı askerler yer alıyor. Söz konusu katliam tümeninde komandoların yanı sıra paraşütçüler de bulunuyor.
İsrail ordusu, Lübnanlılardan Litani Nehri'nin güneyine geçmemelerini isteyen bir uyarı yayınladı. Lübnan ordusu ise, İsrail sınırındaki bazı gözlem noktalarının yerini değiştirdiğini açıkladı.
Hizbullah, dakikalar önce İsrail'in başkenti Tel Aviv yakınlarını füze yağmuruna tuttu. İsrail'in orta kesiminde sirenler çaldı, Hizbullah'ın yaklaşık 100 kilometre mesafeden ateşlediği füzelerden biri Kefr Kasım yakınlarındaki bir yola düştü. İsrail medyası, füze saldırısında bir kişinin yaralandığını yazdı.
Lübnan'ın başkenti Beyrut'tan bildiren Al Jazeera muhabiri Zeina Khodr, İsrail'in 'sınırlı' olarak ilan ettiği kara saldırısının önceki Lübnan savaşlarından elde edilen bilgilerin üstüne inşa edildiğini aktardı.
İsrail ordusunun Lübnan bataklığına saplanıldığında neyin çıkmaza girdiğini bildiğini belirten Khodr, 1982'den başlayarak geçmişteki işgalleri hatırlattı.
Son olarak 2006 yılında İsrail tanklarının sınırın kuzeyine doğru birkaç kilometre ilerlediğini ancak şiddetli bir direnişle karşılaştığını kaydeden Al Jazeera muhabiri, ordunun Lübnan'ın güneyinde kalmasının askerleri kalıcı bir hedef haline getireceğini, bunun Hizbullah'ın avantajına olduğunu İsraillilerin bildiğini vurguladı.
Al Jazeera Savunma Editörü Alex Gatopoulos ise, analizine 'İsrail'in elit birlikleri Lübnan'a giriyor ancak kara savaşı Hizbullah'ın yuvasında kuvvetli yönleriyle icra ediliyor' başlığını attı.
İsrail'in 98'inci tümenin yanı sıra asker sayısı 14 bini bulan 7'inci zırhlı tugayı da Lübnan'a gönderdiğini belirten Gatopoulos göre, artık savaş Hizbullah'ın oyun sahasına taşınıyor ve Lübnanlı grup şimdi karşılık verebilir.
Hizbullah'ın İsrail sınırında Rıdvan Gücü adında özel kuvvetler savaşçıları olduğunu hatırlatan Alex Gatopoulos, sınır hattındaki dağlık arazinin pusuya ve keskin nişancı saldırılarına yardım edebileceği yorumunu yaptı.
Savunma editörüne göre, 2006 yılında deneyimsiz İsrail birliklerinin başına gelen tam olarak buydu. İsraililler Hizbullah'ın eğitimli savaşçılarının pusularına defalarca kez hazırlıksız yakalandı.
2006 yazında 34 gün süren savaşta İsrail Hizbullah'ı yenilgiye uğratamadı ve bir anlaşma olmadan ilk kez bir Arap ülkesinin topraklarından çekilmek zorunda kaldı.
Kıbrıs adasındaki Ağrotur üssünde günlerdir hazırlık yapan İngiltere, Lübnan'dan bugün havadan tahliye operasyonu başlatıyor.
İngiltere Dışişleri Bakanlığı, bir ticari yolcu uçağının tamamen Lübnan'dan tahliye edilecek İngiliz vatandaşları için kiralandığını açıkladı. Tahliye uçuşunda yer alacak yolcular kişi başı 350 sterlin (Yaklaşık 16 bin lira) ödeyecek.
Uçağa İngiliz vatandaşları, eşleri ve 18 yaş altı çocuklarının kabul edilecek. Uçuşta öncelik hassas durumdaki yolculara verilecek, uçuş için teyit bildirimi almayanların havalimanına gelmemesi istendi.
Uçakta yer almak isteyen yabancıların ise İngiltere vizesine sahip olması gerekiyor.
İngiltere geçen hafta Lübnan'dan tahliyelere destek vermek için Kıbrıs'a 700 kişilik bir birlik konuşlandırdı.
Dünya, İsrail işgal birliklerinin Lübnan'a karadan saldırdığını duyduktan dakikalar sonra Suriye'nin başkenti Şam patlamalarla sarsıldı. Patlamaların adresi, Şam'ın en zengin mahalleleri arasında yer alan batıdaki Mezze'ydi. Mezze'de, İsrail'in 1 Nisan Pazartesi günü füzelerle vurduğu İran'ın Şam Büyükelçiliği de yer alıyor.
Resmi haber ajansı SANA, İsrail ordusunun savaş uçakları ve silahlı insansız hava araçlarıyla Şam'a saldırdığını duyurdu. İsrail'in işgal altında tuttuğu Golan Tepeleri semalarından gerçekleşen saldırı sırasında, Şam'daki hava savunma sistemleri aktif hale geldi.
Hava saldırısında birden fazla askeri nokta hedef alındı, yerel medya Mezze'de yangın çıktığını bildirdi. Devlet medyası, İsrail ordusunun üç kez Şam'ı hedef aldığını bildirdi.
Saldırıda üç kişi hayatını kaybetti, dokuz sivil yaralandı. Ölenlerden biri devlet televizyonunda sunucu olan Safa Ahmed.
Suriye'nin başkenti Şam ile günlerdir yoğun bombardıman altında olan Lübnan'ın başkenti Beyrut arasında kuş uçuşu yalnızca 80 kilometre mesafe bulunuyor.
İsrail beklendiği gibi saldırıya dair herhangi bir açıklama yapmış değil.
Lübnan'a hava saldırılarının başladığı 23 Eylül tarihinden bu yana İsrail jetleri Suriye'de birçok şehri hedef aldı ve saldırılarını artırdı.
Son saldırıda Pazartesi günü öğle saatlerinde Şam'ın güneyindeki köyler vuruldu. Anadolu Ajansı, Şam kırsalında İran destekli milisler ve Hizbullah güçlerinin olduğunu hatırlatıyor.
İsrail'in Pazartesi akşamı ilan ettiği Lübnan'ın karadan işgali Salı gününün ilk saatlerinde başladı, uluslararası haber ajansları kara saldırısını 'acil' koduyla 02.08'de dünyaya duyurdu.
Son iki ayda Hizbullah lideri Hasan Nasrallah dahil Lübnanlı grubun üst düzey yönetiminin tamamını suikastlarla ortadan kaldıran İsrail, 23 Eylül tarihinden itibaren Lübnan'ı hava saldırılarıyla vuruyordu.
Yüzbinlerce insanın evlerini terk edip yollara düşmesine neden olan hava saldırıları, en az 1200 kişiyi öldürdü. Lübnan'ın güneyinden Hizbullah'ın doğudaki kalesi Bekaa Vadisi'ne kadar birçok yer hedef alınırken, Beyrut'un güney banliyösü Dâhiye defalarca vuruldu. İsrail silahlı insansız hava araçları en sonunda ilk kez Beyrut'un merkezindeki Kola mahallesinde saldırı gerçekleştirdi.
Ana müttefiki ABD'den satın aldığı savaş uçakları, füzeler ve bombalarla Orta Doğu'yu ateşe veren İsrail, kara birliklerinin Lübnan'a girdiğini gece yarısı resmen açıkladı. Tel Aviv, günlerdir beklenen operasyonun yeni bir cephe açtığını, Lübnan'ın güneyinde 'kısıtlı, lokal ve hedefli' olacağını ileri sürüyor.
Kara işgali için Lübnan sınırına birkaç tabur konuşlandırıp yüzlerce tank yığan İsrail ordusu, Hizbullah savaşçılarının Litani Nehri'nin kuzeyine çekilmesini istiyor.
HİZBULLAH'TAN TOP ATIŞLARI
On binlerce savaşçısı ve cephaneliğinde 150 bin kadar füzesi olduğu tahmin edilen Lübnan'ın en büyük askeri gücü Hizbullah ise, İsrail kara birliklerini doğrudan hedef aldığını duyurdu. Hizbullah'a yakınlığıyla bilinen El Meyadin televizyonu, sınır hattındaki Şutula'da İsrail askerlerinin top atışlarıyla vurulduğunu bildirdi.
BEYRUT'TA ALÇAK UÇUŞLAR VE PATLAMA SESLERİ
Kara saldırısı sınır hattındaki Vezzani, Hıyam ve Mercayun gibi yerlere top atışlarıyla başlarken, yoğun hava saldırıları da devam etti.
Beyrut'ta İsrail jetlerinin alçak uçuşu nedeniyle insanlar yataklarından fırladı, Hizbullah'ın başkentin güneyindeki kalesi Dâhiye semti defalarca vuruldu. Patlamaları gökyüzünü kaplayan alev topları ve siyah dumanlar izlerken, birden fazla binanın yerle bir olduğu bildiriliyor.
Lübnan resmi haber ajansı NNA, güneydeki Davudiye kasabasında İsrail tarafından bombardımana tutulan bir evde en az 10 kişinin yaşamını yitirdiğini duyurdu. Hayatını kaybedenlerin tümü Diab ailesinden.
FİLİSTİNLİ MÜLTECİLERİN BAŞKENTİ EL HIL'A SALDIRI, MAKDAH KURTULDU
İsrail jetleri Akdeniz kıyısındaki Sayda şehrinde yer alan Ayn el Hıl mülteci kampını da vurdu, saldırıda Aksa Şehitleri Tugayları komutanı Munir el Makdah'ın evi ve birçok bina hedef alındı. İsrail, Lübnan'daki en büyük Filistinli mülteci kampı olan Ayn el Hıl'a 7 Ekim'de başlayan Gazze savaşından bu yana ilk kez saldırdı. Ayn el Hıl kampı, 130 bin nüfusuyla Filistinli mültecilerin başkenti olarak nitelenen bir yer.
El Fetih'in askeri kanadı Aksa Şehitleri Tugayı'nın Lübnan sorumlusu olan Makdah saldırıdan kurtulmayı başardı. Dört binanın yok edildiği saldırıda en az beş kişi hayatını kaybetti, ölenler arasında Makdah'ın oğlu da var.
İsrail savaş uçakları ayrıca Kevkebe-Marcayun otoyolunu vurdu, saldırı nedeniyle otoyol trafiğe kapandı.
AKDENİZ AÇIKLARINDA KAMİKAZE DRONE DÜŞÜRÜLDÜ
Hizbullah ise geceden itibaren sabaha kadar İsrail'e onlarca füze ateşledi, sınır hattında siren sesleri duyuldu. Yukarı Celile'deki sınır kasabası Metula hem gece yarısı hem de sabah füzelerin hedefi oldu.
İsrail'in başkenti Tel Aviv'de gece yarısı patlama sesleri duyuldu, ordu Akdeniz semalarında ilerleyen bir kamikaze silahlı insansız hava aracının düşürüldüğünü açıkladı. Kamikaze drone'un Akdeniz'in onlarca kilometre açığında tespit edildiği belirtiliyor.
Son olarak 2006 yılında 34 gün boyunca savaşan Hizbullah ve İsrail, Gazze Şeridi'ndeki savaştan bir gün sonra, 8 Ekim'de sınır çatışmasına başladı.
Aylar boyunca çoğunlukla sınır hattını aşmayan çatışma, 30 Temmuz akşamı Hizbullah'ın iki numarası Fuad Şükür'ün Beyrut'ta suikasta uğramasıyla boyut değiştirdi. Şükür suikastının ardından çatışmanın topyekun bir savaşa dönüşeceği korkusu arttı, gerilim adım adım tırmanırken İsrail bugün itibarıyla Lübnan'ı karadan işgale girişti.
ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, İsrailli mevkidaşı Yoav Gallant'la telefon görüşmesinde İran'ı tehdit etti.
Gazze savaşının başından beri İsrail'e her türlü silah desteğini sunan ve aynı zamanda müzakerelerde arabulucu rolü oynayan ABD, beklendiği gibi İsrail'in Lübnan'ı karadan işgal etmesine de destek veriyor.
Bakan Austin, telefon görüşmesinde İran'ı doğrudan uyardı ve İsrail'le savaşa girmesi halinde bunun ciddi sonuçları olacağını söyledi.