15.10.2024 - 14:29 | Son Güncellenme:
İsrail'in Gazze Şeridi'ni işgal ettiği savaşta 375'inci gün, Lübnan'ın karadan işgalinde ise 15'inci güne girildi. Orta Doğu'daki bütün gelişmeleri canlı blog sayfasına taşıyoruz.
Hizbullah'ın Medya İlişkileri Ofisi, yaptığı yazılı açıklamada, İsrail, Lübnan'ın güneyindeki Nebatiye ilindeki bazı noktaları Misket bombalarıyla vurduğunu duyurdu. Açıklamada, "Misket bombalarıyla vurulan bölgeler arasında, Domuzlar Vadisi, Deyr Siryan ve İlman beldeleri arasındaki Hillet Rac bölgesi ve el-Ahraş güzergahında Alman beldesi de yer alıyor" denildi.
Uluslararası insan hakları ile insani yardım kuruluşlarına çağrıda bulunulan açıklamada, özellikle siviller üzerindeki uzun vadeli olumsuz etkileri nedeniyle İsrail'in suç ve saldırılarının kınaması istendi.
Başbakanlık Basın Ofisinden yapılan açıklamada, Netanyahu'nun Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile telefonda görüştüğü belirtildi. Görüşmede Netanyahu'nun Lübnan'daki güvenlik durumunun değişmediği sürece tek taraflı bir ateşkese karşı olduğunu dile getirdiği aktarıldı.
Netanyahu'nun, "İsrail'in kuzeyinde yerinden olanların evlerine dönmesini sağlamayacak, Hizbullah'ın yeniden örgütlenmesi ve silahlanmasını engellemeyecek hiçbir anlaşmayı Tel Aviv yönetiminin kabul etmeyeceği" mesajını verdiği kaydedildi. Görüşmede ayrıca Netanyahu'nun Macron'a Paris'te düzenlemeyi planladığı Lübnan konusundaki konferansa Güney Afrika ve Cezayir'i de davet etmesine "şaşırdığını" ilettiği vurgulandı.
Pentagon'dan yapılan açıklamada ‘ABD askerleri ve Terminal Yüksek İrtifa Alan Savunma (THAAD) hava savunma sistemi İsrail’e ulaştı’ ifadeleri yer aldı.
ABD yönetiminin, İsrail'e, Gazze'ye insani yardım girişlerine izin vererek buradaki durumun iyileştirilmesini, aksi durumda İsrail'e askeri yardımlarının bazılarının durdurulabileceğini belirten bir mektup gönderdiği bildirildi.
İsrail ordusu (IDF), yaptığı yazılı açıklamada, birkaç gün önce düzenlediği hava saldırısında Lübnan'daki Litani Nehri'nin kuzeyindeki hava biriminden sorumlu Hizbullah Komutanı Hıdır el-Abid Behce'nin öldürüldüğünü iddia etti. Behce'nin komutası altındaki birimin, İHA ve keşif araçlarıyla İsrail ordusuna yönelik çok sayıda hava saldırısı gerçekleştirdiği not düşüldü. IDF ayrıca Hizbullah'ın hava unsurlarına yönelik saldırıların devam edeceği ifade edildi. Hizbullah'tan konuyla ilgili henüz herhangi bir açıklama yok.
İsrail devlet televizyonu KAN'ın haberine göre, Başbakan Binjamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Yoav Gallant öncülüğündeki güvenlik istişareleri toplantıları sonucunda, İran'a yapılacak İsrail saldırısının kapsamı ve zamanı üzerinde anlaşmaya varıldı.
Saldırı için planın kabineye sunulup onaylanması gerekiyor.
Öte yandan yine İsrail yerel basınında çıkan bir başka habere göre Savunma Bakanı Gallant, Tahran'ın füze saldırısına "yakında karşılık vereceklerini" söylerken ekledi: "İran'a verilecek yanıt kesin ve ölümcül olacak." İran, 1 Ekim'de İsrail'e yaklaşık 200 füzeyle saldırıda bulunmuştu. Tel Aviv yönetimi, İran'ın bu saldırısına karşılık verileceğini duyurmuştu.
Hizbullah Genel Sekreter Yardımcısı Naim Kasım bir kez daha Lübnanlılara hitap etti ve İsrail'in ateşi kesmesiyle mümkün olacak bir 'ateşkesin' çözüm olduğunu söyledi.
Hasan Nasrallah'ın 27 Eylül akşamı İsrail tarafından hava saldırısıyla öldürülmesinin ardından iki kez televizyona çıkan Şeyh Naim Kasım, bugün bir kez daha konuştu.
İsrail'in Arap ülkelerinin topraklarını ve tüm Müslümanları kontrol etmek istediğini belirten Kasım, Filistin'deki işgali genişletmenin Tel Aviv yönetimi için yeterli olmadığını aktardı.
İsrail'in Orta Doğu'da uyguladığı politikalarda ABD yönetiminin tam desteğini aradığını kaydeden Hizbullah yöneticisi, "En büyük şeytan ABD yeni bir Orta Doğu istiyor. Netanyahu da aynı şeyi istiyor. Yani, ABD ve İsrail bu bilinçli soykırımı yapıyor" dedi.
Tel Aviv yönetimine seslenen Şeyh Naim Kasım, mevcut tablodaki en iyi çözümün İsrail'in Gazze ve Lübnan'daki saldırılarını durdurması olduğunu dile getirdi:
"İsraillilere söylüyorum, çözüm ateşin kesilmesi. Çözüm bir ateşkes. Ateşkesin ardından Lübnan sınırındaki İsrailli yerleşimciler kuzeye dönebilir. Eğer İsrail Lübnan ve Gazze'deki savaşı sürdürürse, kuzeydeki iki milyon İsrailli daimi tehdit altında olacak. Direniş asla yenilgiye uğramayacak çünkü toprakların gerçek sahibi onlar. Savaşacaklar ve onurları için ölecekler. Zafer sabırla gelecek."
Lübnanlı grup, İsrail'e ait bir silahlı insansız hava aracını Salı günü düşürdüğünü açıkladı.
Hizbullah'ın verdiği bilgiye göre, Hermes 450 model drone hava savunma birimi tarafından gece yarısı vuruldu. İsrail drone'unun nerede düşürüldüğü belirtilmedi.
İsrail'in Lübnan'daki BM barış gücü askerlerine arka arkaya saldırmasını değerlendiren İtalya Başbakanı Giorgia Meloni, İtalyan askerleri için güvenlik garantisi talep etti.
İsrail geçen hafta Akdeniz kıyısındaki Nakura'da yer alan BM barış gücü karargahına ateş açtı. Dünyayı ayağa kaldıran saldırıyı yenileri izledi, son olarak bir İsrail tankı BM mevzisinin içine girdi.
Kısaca UNIFIL olarak bilinen barış gücünde, İtalya'nın 1000'den fazla askeri bulunuyor. BM güçleri Litani Nehri ile İsrail sınırı arasındaki Lübnan topraklarında devriye geziyor.
İtalya Başbakanı Meloni, "İsrail askerlerinin yaklaşımının bütünüyle gayr-ı meşru olduğuna inanıyoruz" dedi.
İsrail'in UNIFIL karargah ve mevzilerini hedef alan saldırılarında beş BM askeri yaralandı.
Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el Kassam Tugayları, Gazze Şeridi'nin en güneyinde yer alan Refah'ta İsrail işgal askerlerini varil bombalarıyla hedef aldığını açıkladı.
Kassam Tugayları'nın verdiği bilgiye göre, Er Rayyan bölgesindeki saldırıda İsrail ordusu kayıplar verdi. Telegram açıklamasında bazı askerlerin öldüğü bazılarının ise yaralandığı kaydedildi.
İsrail'i 13 Nisan ve 1 Ekim tarihlerinde iki kez hedef alan İran, son saldırıda balistik füzelerle bazı askeri üsleri vurdu.
İsrail ordusu ilk kez üslerin isabet aldığını kabul ederken, 13 Ekim Pazar akşamı Hayfa yakınlarındaki Golani Taburu üssünün Hizbullah kamikaze drone'u tarafından vurulması savaşta yeni bir sayfa açtı.
Dört askerin öldüğü, sekizi ağır onlarca askerin yaralandığı saldırı, İsrail'in bugüne kadar en ağır kayıp verdiği drone saldırısı olarak kayıtlara geçti.
Tam da kamikaze silahlı insansız hava araçlarının (SİHA) Akdeniz üstünden İsrail'e doğru sokulduğu dakikalarda ABD yeni bir duyuru yaptı. ABD Savunma Bakanlığı Pentagon, İsrail'e bir Yüksek İrtifa Bölge Savunma Sistemi (THAAD) bataryası ve 100 kadar asker konuşlandıracağını açıkladı. Pentagon sözcüsü Tümgeneral Pat Ryder, THAAD hava savunma sisteminin İran tehdidine karşı İsrail'e gönderileceğini söyledi.
ABD ordusunun elinde yedi adet THAAD bataryası bulunuyor ve İsrail'e konuşlandırılacak bataryanın nereden gönderileceği açıklanmadı.
Patriot'u tamamlayıcı bir sistem olarak kabul edilen THAAd, daha geniş bir alanı savunabiliyor. Genel olarak her biri, 6 kamyona monte edilmiş fırlatıcı, 48 önleyici, telsiz ve radar ekipmanından oluşuyor.
Kullanmak ve faal halde tutmak için 95 asker gereken bu hava savunma sistemi, hedefleri 150 ila 200 kilometre mesafeden vurabiliyor.
İngiliz Financial Times gazetesi ise, İsrail'in İran'a misillemesi beklenirken Tel Aviv yönetiminin füze ve roketleri durdurmada muhtemel bir sorunla yüzleşebileceğini yazdı.
Uzmanlar ve eski askeri yetkililerin görüşlerine yer veren gazete, İsrail hava savunma sistemlerinin bir yılı aşkın süredir Gazze Şeridi ve Lübnan'dan ateşlenen füzeleri engellediğini, halihazırda ise İran'la bir çatışmanın tırmanma ihtimaline hazırlandığını aktardı.
Gazeteye konuşan eski ABD'li askeri yetkili Dana Stroul, "İsrail'in cephaneliği bitik durumda. Eğer İran İsrail'in saldırısına misillemede bulunur ve Hizbullah da bu misillemeye katılırsa, İsrail'in hava savunma sistemleri yıpranacak" dedi.
Financial Times, ABD'nin İsrail'e söz konusu sorunun çözümü için yardım ettiğini ancak İsrail'in artan şekilde hangi hedeflerin öncelikli olarak savunulacağına karar verme ihtiyacı duyabileceğini belirtti.
Hava savunma sistemleri için füze üreten İsrail Havacılık ve Uzay Sanayi (IAI) CEO'su Boaz Levy ise, sistemlerin bazılarının 7 gün 24 saat aralıksız çalıştığını itiraf etti.
Amerikan Washington Post gazetesi, İran'a misillemeye hazırlanan İsrail'in ABD'ye sunduğu bilgileri sayfasına taşıdı.
Habere göre, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile ABD Başkanı Joe Biden arasındaki telefon görüşmesinde İran'daki hedefler konuşuldu. Netanyahu, Biden'a İsrail'in İran'daki askeri tesisleri hedef alacağını, nükleer ya da petrol tesisleri vurmayacağını söyledi.
Haberini konuya dair bilgi sahibi biri ABD'li iki yetkiliye dayandıran Washington Post, İsrail'in misillemesinin Amerikan seçimlerine 'siyasi müdahale' algısından kaçınacak şekilde ayarlanacağını kaydetti.
Gazeteye konuşan yetkililerden biri, Netanyahu'nun İsrail saldırısının kapsamının başkanlık yarışını yeniden şekillendirme potansiyeline sahip olduğunu anladığını söyledi.
ABD'li yetkili ise Netanyahu'nun bu görüşmede daha önce olduğundan 'daha ılımlı bir yerde' durduğu yorumunu yaptı.
Her iki yetkili de İsrail Başbakanı'nın tutumundaki belirgin yumuşamanın Biden'ın İsrail'e güçlü bir füze savunma sistemi gönderme kararında etkili olduğunu aktardı.
Washington Post’a konuşan bir başka yetkili ise İsrail’in İran’a saldırıyı 5 Kasım’da düzenlenecek ABD seçimlerinden önce gerçekleştireceğini söyledi. Harekete geçilmemesinin İran tarafından bir zayıflık işareti olarak yorumlanabileceğini savunan yetkili, "Bu bir dizi yanıttan biri olacak" dedi.
İsrail işgal ordusunun son 24 saatteki saldırılarında 55 Filistinli daha yaşamını yitirdi. Böylece, Gazze Şeridi'ndeki can kaybı 42 bin 344'e çıktı.
İran Devrim Muhafızları Ordusu'nun yurt dışı operasyon birimi Kudüs Gücü komutanlarından Abbas Nilfuruşan, Lübnan'ın başkenti Beyrut'ta 27 Ekim akşamı Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'la birlikte İsrail tarafından öldürüldü.
Beyrut'un güneyindeki Dâhiye semtinde altı binayı yok eden sığınak delici bombaların atıldığı saldırının ardından, Kudüs Gücü komutanı İsmail Kaani'nin Beyrut'a seyahat ettiği ortaya çıktı.
Arap medyası ve devamında Batılı yayın organları, Kaani'yle Beyrut'ta irtibatın koptuğunu ve Ekim ayı başından itibaren İranlı generalden haber alınamadığını yazdı.
Tahran iddialara birkaç sessiz kalırken, general Kaani'nin yardımcısı bir açıklama yapmaya gerek görmediklerini söyledi.
Kudüs Gücü komutanı İsmail Kaani, 18 gün sonra Tahran'da kameralar önüne çıktı. Kaani, Tahran'daki Mehrabad havalimanında Abbas Nilfuruşan'ın cenazesini karşılayanlar arasındaydı.
İran devlet televizyonunun ekrana getirdiği görüntülerde, Kudüs Gücü komutanının diğer İranlı yetkililerle birlikte ağladığı görüldü.
Lübnan'ın güneyinden İsrail'e füzeler ateşlemeye devam eden Hizbullah, Hayfa'nın yakınındaki Stella Maris deniz üssünü hedef aldığını duyurdu.
Deniz üssünü özel füzelerle vurduğunu belirten Lübnanlı grup, Akdeniz kıyısında yer alan Netanya'daki bir askeri üs ile Kiryat Shmona'nın yine füze yağmuruna tutulduğunu bildirdi.
Sınır hattındaki İsrail işgal birliklerinin Lübnan topraklarında ilerleyemediğini kaydeden Hizbullah, sıfır noktasındaki Ayta Eş Şaab beldesinde üç Merkava tankını havaya uçurduğunu duyurdu. Açıklamaya göre, güdümlü füzelerle vurulan tanklar alev aldı ve içindeki askerler öldü.
Hizbullah, bu sabah ise yeniden stratejik şehir Hayfa'yı hedef aldı. İsrail'in en büyük üçüncü kenti Hayfa ve çevresindeki çok sayıda kasabada sirenler çalarken, ordu kuzeyden gelen iki füzeden birinin yangınlara yol açtığını açıkladı.
İran destekli Hizbullah, 8 Ekim 2023'ten bu yana çatıştığı İsrail ordusuna ilk kez İsrail topraklarında ölümcül bir darbeyi Pazar akşamı vurdu. Hayfa yakınlarındaki Binyamina üssünde yemek yiyen Golani Taburu askerleri kamikaze silahlı insansız hava aracıyla (SİHA) vuruldu. Hizbullah İsrail'in ünlü hava savunma sistemini kuzeyden ateşlediği füzelerle meşgul ederken, iki kamikaze drone Akdeniz üzerinden Hayfa'ya yaklaştı. İsrail ordusu kamikaze SİHA'ları radarda izledi ve birini düşürmeyi başardı.
Diğer kamikaze drone radardan kayboldu ve düştüğü sanıldığı için sirenler çalıştırılmadı, saniyeler sonra Binyamina'daki üste patlama gerçekleşti.
Dört askerin öldüğü, sekizi ağır onlarcasının yaralandığı saldırı, İsrail'e karşı düzenlenen en ölümcül drone saldırısı olarak kayıtlara geçti. Ölümcül saldırı, İsrail'in çok pahalı hava savunma sistemlerinin SİHA'ları durdurmakta ne kadar etkin olduğunu yeniden tartışmaya açtı.
Tam da bu tabloda, başkent Tel Aviv ve çevresinde çalan sirenler İsraillilerin ödünü koparmaya yetti. Arka arkaya sirenlerin duyulması 2 milyona yakın İsrallinin sığınaklara koşmasına yol açtı.
Yol kenarına kendini atanlar, plajda aceleyle kaçanlar, duraklarda bekleyenlerin yanı sıra kışlalardaki askerlerin de başlarını ellerini arasına aldığı görüldü.
Hizbullah'a yakınlığıyla bilinen El Meyadin televizyonu yaklaşık 100 kilometreden ateşlenen füzelerden bazılarının hava savunma sistemlerini aştığını bildirdi. İsrail medyası ise engellenen füzeler nedeniyle şarapnel parçalarının birçok noktaya düştüğünü yazdı.
Ordu Hizbullah'ın İsrail'in merkezine üç roket ateşlediğini ve füzelerin durdurulduğunu açıkladı, yerel medyadaki haberlerde ise Holon şehrinde bir kişinin yaralandığı belirtildi.
Lideri Hasan Nasrallah dahil üst düzey yöneticilerinin neredeyse tamamını birkaç hafta içindeki suikastlarla kaybeden Hizbullah, buna rağmen İsrail'in hava saldırılarına füze ya da kamikaze drone saldırılarıyla yanıt veriyor.
Lübnan'ın en büyük askeri gücü Hizbullah'ın on binlerce üyesi ve cephaneliğinde 150 bin kadar füzesi olduğu tahmin ediliyor.
Küba'nın başkenti Havana'da İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki işgaline karşı büyük bir gösteri düzenlendi. Filistin'e destek yürüyüşüne katılanlar arasında, Küba lideri Miguel Diaz-Canel de vardı.
Kefiyelerin dikkat çektiği yürüyüşte büyük bir 'Çok yaşa özgür Filistin' pankartı taşındı.
20 yaşındaki gösterici Michel Marino, AFP haber ajansına Filistinli insanların özgürlüğünü ve egemenliğini desteklemek için yürüyüşe katıldığını söyledi. Küba'da öğrenim gören 250 Filistinli tıp öğrencisi de yürüyüşte yer aldı.
Söz konusu gösteri aslında 7 Ekim baskınının yıldönümünde gerçekleşecekti ancak Milton Kasırgası nedeniyle bir hafta ertelendi.
Küba, savaşın başlamasının ardından İsrail'le diplomatik ilişkilerini koparan ülkeler arasında.