04.09.2020 - 15:47 | Son Güncellenme:
Fransa'da uzun zamandır tartışma konusu olan ötanazi ya da 'dayanılmaz ağrılara sahip olan ve iyileşme umudu bulunmayan' kişilerin yaşamını sonlandırma uygulamasına bir yenisi eklendi.
Tedavisi olmayan bir hastalıkla mücadele etmek zorunda kalan Alain Cocq, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un ötanazi talebini reddetmesinin ardından bir daha yemek, içecek ve ilaç almayacağını açıkladı.
Sputnik'in aktardığına göre, nadir olarak görülen ve damar duvarlarının birbirine yapışmasına neden olan bir hastalıktan muzdarip olan Cocq, bir haftadan daha az bir süre yaşayacağını inandığını, yarından itibaren ölümünü Facebook'ta canlı olarak yayınlayacağını söyledi.
'UMARIN YASALARIN DEĞİŞİMİNE YOL AÇAR'
Cocq, mücadelesinin hatırlanacağını ve 'uzun vadede' yasaların değişimine yol açacağını umduğunu söyledi. 57 yaşındaki Cocq, ‘huzur içinde ölmesini sağlayacak maddeyi alabilmek Macron'a yazmıştı, ancak cumhurbaşkanı, Fransa yasalarının ötanaziye izin vermediğini anlatan bir mektup yazarak, hastanın bu talebini geri çevirmişti.
Ağır durumunu, ölümcül hastalığa yakalanmış ancak kendi istekleri doğrultusunda ölmelerine izin verilmeyen hastaların duruma dikkat çekmek için kullanan Cocq, Macron’un yanıtını Facebook sayfasında paylaştı. Macron, yanıtında şu ifadeleri kullandı:
MACRON: YASALARIN ÜSTÜNE DEĞİLİM
“Yasaların üstünde olmadığım için talebinizi yerine getiremiyorum. Hiç kimseden yasalarımızın dışına çıkmasını isteyemem...Sizin isteğiniz, şu an ülkemizde izin verilmeyen ölmek için aktif yardım almak"
Macron el yazısıyla gönderdiği mektubun devamında, " Tüm duygularıma eyleminize saygı duyuyorum. Tüm kişisel desteğim ve derin saygımla" diye ekledi.
Konuya ilişkin AFP'ye açıklama yapan bir Elysee yetkilisi, Macron'un, 'Cocq'un engellilerin haklarına olan bağlığını selamlamak istediğini' söyledi.
Ülkede en çok tartışmaya neden olan vakalardan biri 2008'de bir trafik kazasının ardından bitkisel yaşama mahkum olan Vincent Lambert'tı. Lambert, geçen yıl temmuzda doktorların yaşam desteği kestikten sonra hayatını kaybetmişti.
Lambert'in babası ile annesi, oğullarının hayatta tutmak için yasal olan her yolu denerken, eşi ile yeğeni ölmesine izin verilmesi gerektiğini savunuyordu.