04.12.2023 - 07:00 | Son Güncellenme:
DIŞ HABERLER SERVİSİ - İnsani aranın sona ermesinin hemen ardından Gazze’ye yönelik saldırılarını yeniden yoğunlaştıran İsrail, savaşta cephe genişletmeye başladı. Nitekim Hamas liderlerinin saklandığını düşündüğü güneyde de Han Yunus’taki bazı bölgelerin boşaltılmasını isteyen İsrail yüzünden halkın sığınacak yer konusunda panik yaşadığı belirtiliyor. Önceki gün gece boyunca Gazze Şeridi’ni vuran İsrail, Gazze’nin güneyindeki Han Yunus kentinde yer alan El-Mahatta, El-Ketibe, Hamed, Es-Satr, Beni Süheyl ve Man bölgelerindeki Filistinli sivillerden evlerini terk etmelerini istedi. Bölge sakinleri, ordunun güneydeki Refah’a ya da güneybatıdaki kıyı şeridine gitmeleri talimatı içeren broşürler dağıttığını bildirdi. Broşürlerde, “Han Yunus kenti tehlikeli bir çatışma bölgesidir” denildiği ifade edildi. İsrail ordusu, Hamas liderlerinin güneyde saklandığını öne sürüyor.
Başbakan Binyamin Netanyahu cumartesi gecesi yaptığı konuşmada, “Tüm hedefle ulaşana kadar savaşı sürdüreceğiz ve kara operasyonu olmadan bu hedeflere ulaşmak imkansız” dedi.
ABD uyarıyor
Bu arada İsrail’in en yakın müttefiki ABD, Tel Aviv yönetimini yeni kitlesel yer değiştirmelerden kaçınması konusunda uyardı. ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris, İsrail’in kendini savunma hakkı olduğunu ancak uluslararası ve insani hukuka saygı gösterilmesi gerektiğini söyledi ve “Çok fazla masum Filistinli öldürüldü. Açıkçası, sivillerin çektiği acıların boyutu ve Gazze’den gelen görüntü ve videolar yıkıcı” dedi.
ABD Savunma Bakanı Llyod Austin de, İsrail’in Gazze’deki sivilleri koruması gerektiğini belirterek, bunu “ahlaki sorumluluk ve stratejik zorunluluk” olarak nitelendirdi. Austin, “Onları düşmanın kucağına iterseniz, taktiksel bir zaferi stratejik bir yenilgiyle değiştirmiş olursunuz” dedi. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da, Hamas’a karşı savaşın “İsrailli yetkililerin hedeflerini ve erişmek istedikleri nihai durumu daha net bir biçimde tanımlamak durumunda oldukları bir noktaya geldiğini” söyledi. Macron, İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu’nun Hamas’ı tamamen yok etmeye yönelik sözlerine atıfla, “Hamas’ın tamamen yok edilmesi ne demek ve bunun mümkün olduğuna inanan var mı? Eğer varsa savaş 10 yıl sürecektir” ifadelerini kullandı. Birleşmiş Milletler gözlemcileri de, son tahliye çağrısından önce yayımladıkları bir raporda, yaşadıkları bölgeden ayrılmaları istenenlerin, Gazze nüfusunun üçte birini oluşturduğunu belirtti. Raporda, söz konusu bölgede savaştan önce 800 bin kişinin yaşadığına dikkat çekildi. Dünyanın en yoğun nüfusuna sahip bölgelerinden olan Gazze Şeridi’ndeki 2 milyon 300 binlik nüfusun çoğunluğu, İsrail’in saldırılarının başlamasının ardından sivillerin kuzeyi terk etmeleri talimatıyla güneye gitmişti.
Kızıldeniz’de ABD savaş gemisi vuruldu
ABD Savunma Bakanlığı, ABD Donanması’na ait USS Carney destroyerinin ve çok sayıda ticari gemiye Kızıldeniz’de saldırı düzenlendiğini açıkladı. Pentagon, saldırının kim veya kimler tarafından düzenlendiğine dair bilgi vermedi. İngiliz deniz güvenlik şirketi Ambrey de, Bahamalar bandıralı adı açıklanmayan bir ticari geminin Yemen’in batı kıyısı açıklarında seyrederken “bir roket tarafından vurulduğunu” bildirdi. Şirket, “Gemi korsanlık/füze saldırısıyla ilgili yardım çağrıları yapıyordu” ifadelerini kullandı. Deniz güvenlik kaynakları ise, bir kuru yük gemisine Kızıldeniz’de seyrederken en az iki insansız hava aracıyla saldırı düzenlendiğini açıkladı.
UCM Başsavcısı sert çıkıştı
Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) Başsavcısı Kerim Han, İsrail ve Hamas arasındaki savaşta tarafları uluslararası hukuka uymaya davet etti. İsrail ve Batı Şeria’ya ziyaretlerinin ardından açıklama yapan Han, işgal altındaki Gazze Şeridi’ne insani yardımların ulaştırılmasına izin verilmesi için de çağrıda bulundu. UCM Başsavcısı, “Hukuk, insani yardımın girişi konusunda şüpheye yer bırakmamaktadır” derken, sivillerin temel gıda, su ve acilen ihtiyaç duyulan tıbbi malzemelere “gecikme olmaksızın, hızla ve yeterli şekilde” erişebilmesinin şart olduğunu belirtti. Han, “Tüm aktörler uluslararası hukuka riayet etmeli. Böyle yapmıyorsanız, ofisimin harekete geçmesi gerektiğinde de şikâyet etmeyin” dedi.
Aralarındaki anlaşmazlık büyüyor
İsrail’de yayın yapan “Maariv” gazetesi, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun Gazze’ye saldırılarının Savunma Bakanı Yoav Gallant ile arasındaki eski anlaşmazlıkları daha da derinleştirdiğini yazdı. Gazete, Savunma Bakanı Gallant’ın önceki gün Netanyahu’nun ortak basın toplantısı teklifini reddetmesini, “Tercihini yaptı!” başlığıyla duyururken, ikili arasındaki anlaşmazlığın derinleştiği yorumunu yaptı. Haberde, Gallant’ın ortak basın toplantısı teklifini reddetmesinin gerekçe olarak, “Netanyahu’nun savaş kabinesi üyelerini Gazze’deki İsrailli esirlerin serbest bırakılmasındaki başarıya ortak etmeyi tercih etmemesi” gösterildi.
Savunma Bakanlığı basın ofisinin, Gallant’ın söz konusu basın toplantısına davet edilmediği yönündeki açıklamalarına yer verilen haberde, İsrail Başbakanlık Ofisi ile Savunma Bakanlığı ofislerinin farklı yöndeki açıklamalarına ve iki kurum arasındaki anlaşmazlığa vurgu yapıldı. Netanyahu ise, Gallant’la ayrı basın toplantısı düzenlemelerinin nedenini “Karar onun kararı” diye açıklamıştı.
Uzun süreli savaş planı!
İngiliz “The Financial Times” (FT) gazetesi, İsrail’in Hamas’a karşı savaşını bir yıl ya da daha uzun süre devam ettirmeyi, Gazze’ye yönelik en yoğun kara harekâtını da yeni yılın başında düzenlemeyi planladığını yazdı. Birden fazla aşamadan oluşan plana göre, Gazze’nin kuzeyinde konuşlu İsrail güçleri, saldırı ve harekatını daha önce “güvenli” olduğunu savunduğu güneye de taşıyacak. Ki İsrail, bunu şu an Han Yunus’ta yapıyor. Buna göre, İsrail’in bir amacı da Hamas liderleri Yahya Sinwar, Muhammed Deif ve Marwan Issa’yı öldürmek.
Gazeteye konuşan kaynaklar, İsrail’in Gazze’yle ilgili stratejisinin esnek olduğunu, zamanlamaya harekatın ilerleyişi, uluslararası baskı ve rehinelerin serbest bırakılma fırsatları gibi bir dizi faktörün karar vereceğini söyledi. Bu yüzden de kara harekatının birkaç hafta değil, birkaç ay daha sürmesi bekleniyor. Haberdeki iddiaya göre, bunun ardından bir geçiş ve istikrar sağlama süreci başlayacak, bu da 2024 yılının sonuna kadar sürecek. Bir başka kaynak da Gazze’nin henüz tamamen kontrol altına alınmadığını, işlerinin muhtemelen yüzde 40’ının bitmiş olduğunu söyledi.
Öte yandan İsrail devlet televizyonu KAN’ın, ismini vermediği kaynaklardan aktardığı haberde, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’e, savaşın ardından Gazze’de geniş bir tampon bölge kurma planından bahsettiği, söz konusu planın, Suudi Arabistan dahil bölgedeki diğer Arap devletleri ve Türkiye ile de paylaşıldığı öne sürüldü.