16.07.2018 - 20:19 | Son Güncellenme:
AA
May, ABD Başkanı Donald Trump ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Finlandiya'nın başkenti Helsinki'de düzenledikleri ortak basın toplantısı sırasında İngiliz Parlamentosunun alt kanadı Avam Kamarasında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Brüksel'de geçen hafta yapılan NATO Zirvesine katıldığını anımsatan May, toplantıda Rusya ile bu ülkenin oluşturduğu tehditlerin ele alındığını söyledi.
Başbakan, ülkenin batısındaki Salisbury kasabası ve yakınında yaşanan zehirlenme olaylarına dikkati çekerek bunların, "küresel normlara ve yasalara yönelik Rusya'nın giderek büyüyen umursamazlığı"na örnek oluşturduğunu savundu. May, kimyasal zehirlenmelerin ayrıca, "Batı demokrasilerini baltalamak ve dünya çapındaki çıkarlarımıza zarar vermek için iyi hazırlanmış bir davranış modelinin bir başka örneği"ni teşkil ettiğini belirtti.
Son yıllarda Rusya'nın İran'a silah satışını artırdığını, Suriye rejiminin kimyasal silah kullanımını perdelediğini ve ekonomik bakımdan zarar veren siber saldırılar düzenlediğini ve yalan haberler yaydığını öne sürenTheresa May, uzun vadeli hedeflerinin ise Rusya ile yapıcı bir ilişki olması yönünde devam ettiğini dile getirdi.
"Bu nedenle bugünkü Trump-Putin Zirvesinin gerçekleşmesinden dolayı memnuniyet duyduğunu" ifade eden Başbakan May, "Ancak geçen hafta, Başkan Trump ile görüştüğümüz üzere, bunu birlikte ve kuvvetli duruşumuzla yapmalıyız. Bu, Rusya'nın davranışını değiştirmesi konusunda açık ve sarsılmaz olmak anlamına geliyor. Çıkarlarımızı ve değerlerimizi zayıflatma çabalarında ısrar ettiği sürece Rusya ile mücadeleye devam etmemiz gerekiyor. Biz de tam olarak bunu yapacağız." diye konuştu.
Brüksel'deki zirvede yayımlanan NATO sonuç bildirisinde, Salisbury saldırısı kınanırken, İngiltere'nin, saldırıdan büyük olasılıkla Rusya'nın sorumlu olduğu değerlendirmesi bağlamında NATO'nun İngiltere'yle dayanışma içinde olduğu aktarılmıştı.
İngiltere, adada yaşanan zehirlenmelerde, Rusya tarafından imal edildiği ileri sürülen, askeri nitelikte ve sinir sistemi üzerinde etkili kimyasal maddenin kullanıldığının kesinlik kazandığını duyurmuştu. Bu maddenin Sovyetler Birliği tarafından 1970 ve 1980'lerde geliştirilen "Novichok" adlı kimyasal grubunun üyesi olduğu belirtilmişti.
İngiltere'nin Rusya'yı suçlamasıyla başlayan krizde, İngiltere 23 Rus diplomatı, Rusya da İngiltere'ye cevap olarak 23 İngiliz diplomatı sınır dışı etmişti.