Formula 1’de değişim rüzgârı

Can Çırnaz - İstanbul / İngiltere’deki ünlü Silverstone pistinde geçtiğimiz haftasonu yapılan Formula 1 yarışı, uzun zamandır bu sporda eksik olan çekişmenin geri döndüğünü müjdeler gibiydi. Son 7 yılın 6’sında şampiyonayı kazanan İngiliz pilot Lewis Hamilton’ın (36) artık gerçek bir rakibi var. Hem de ne rakip! 23 yaşındaki Hollandalı sürücü Max Verstappen, uzun yıllardır kendisini takip edenleri yanıltmadı ve ne kadar iyi olduğunu herkese kanıtladı. Bu yıl Verstappen ilk kez Hamilton’a karşı şampiyonluk mücadelesi veriyor ve bu F1 tutkunlarının uzun yıllardır izlemeye aç olduğu bir mücadele.

Bir fırsat doğdu

Zira Formula 1’de son yıllarda açık ara en iyi araca sahip olan Mercedes’e karşı hangi takımın ikinci olacağı konusu, bir heyecandan öteye geçemiyordu. En iyi aracı kullanan Hamilton ise bu yıllarda şampiyonluğu sadece bir kez, o da eski takım arkadaşı Nico Rosberg’e kaptırmış, diğer bütün yıllarda tacı taşımayı başarmıştı. Bu yıl uzun zaman sonra Red Bull’un şampiyonluk için yeterli bir araca sahip olması, Verstappen’in olağanüstü yetenekleriyle birleşince F1’de değişim isteyenlere ciddi bir fırsat doğdu.

Tartışma yarattı

Tam da böyle bir beklenti oluşmuşken, Hamilton’dan nefret eden ve farklı bir sürücünün yarış kazanması için yanıp tutuşan seyirci kitlesi, Silverstone’da hayal kırıklığına uğradı. Hamilton’ın Silverstone’daki yarışta, taraftarın yeni sevgilisi Verstappen’e çarparak onu henüz daha ilk turda yarış dışı bırakması, ona duyulan nefreti alevlendirdi. Nitekim bu çarpma sonucu Verstappen büyük bir kaza yaptı ve hastaneye kaldırıldı. Hamilton ise yarışı sürdürdü ve 10 saniyelik bir cezaya rağmen yarışı kazanarak genel sıralamada lider durumda bulunan Verstappen’e oldukça yaklaştı.

Rahatsız etti

İşte bu durum, büyük tartışmaların fitilini de ateşledi. Zira Hamilton “sadece 10 saniye ceza” aldı, buna karşılık rakibine 24 puan yaklaşmış oldu. Şampiyonun büyük ihtimalle birkaç puanla belerleneceği bu yıl, böylesi ciddi bir avantajın, bir çarpma neticesinde gelmiş olması bazı izleyicileri rahatsız etti.

Hamilton nefreti nereden geliyor?

Lewis Hamilton, F1’e girdiğinden beri tartışma yaratan dikkat çekici bir karakter. 7 şampiyonluğu bulunmasına rağmen, yeteneği, kimilerince sorgulanmaya devam ediyor. Zira bu başarıyı, son yılları domine eden Mercedes takımında yarışmasına bağlayanlar var. Takım arkadaşı Bottas’ın Hamilton’a destek olmak dışında bir başarısının bulunmaması ve daha önceki takım arkadaşı olan Nico Rosberg’in kendisinden bir şampiyonluk çalmayı başarması, bu iddiayı savunanların tezini güçlendiriyor. Buna karşın genel kanı, Hamilton’ın en tepede olmasa da, en iyi pilotlar arasında sayılması gerektiği yönünde.

Öte yandan Hamilton’ın kişiliği ve tavırları ciddi bir kitle üzerinde antipati yaratıyor. Nitekim onun “kendini beğenmiş” ve “hep kendini haklı gören” bir yapıda olduğu ifade ediliyor.

Hep şikâyetçi

Sıklıkla pek çok şeyden şikâyet etmesi ve çocukça bulunan davranışları rahatsızlık yaratan bir başka unsur. “Destek pilot” olarak nitelenen Bottas’ın dışında tüm takım arkadaşlarıyla sorun yaşaması da, adeta tuz biber ekiyor. 2014 yılından beri bu spora damga vurmuş olan Hamilton’a karşı duyulan “sıkılmışlık” hissini de listeye eklersek, İngiliz pilottan “pek haz alınmaması”nı garipsememek gerekiyor.

En yetenekli kim?

Max Verstappen birkaç yıldır geleceğin şampiyonu olarak anılıyor ve şu an yarışan en yetenekli pilot olduğu yönünde genel bir kanı var. İlk F1 yarışına 17 yaşında çıkarak rekor kıran ve şimdi sadece 23 yaşında olan bu genç adamın seyircide muazzam bir etki bıraktığını söylemek gerekiyor. Bununla birlikte Verstappen’i çekici kılan en önemli özellik, kuşkusuz en güçlü takım olan Mercedes’te yarışmıyor olması. Red Bull, bu yıl için oldukça rekabetçi bir otomobil hazırlamayı başarmış olsa da, şampiyonadaki en iyi araç halen Mercedes’te. Bu da Verstappen’e bir “mazlum” cazibesi katıyor. Hamilton’ın zaferlerinden sıkılmış F1 izleyicisi için Verstappen gibi genç ve yetenekli, üstüne üstlük Hamilton’dan korkmayan ve ona açıkça meydan okuyan bir pilot görmek, çölde bir vahayla karşılaşmak gibi.

Psikolojik üstünlük

Verstappen’in, gözü kara sürüş stiliyle bu yıl Hamilton’a karşı psikolojik bir üstünlük sağladığı ifade ediliyor. Hamilton bile, Verstappen’in çok agresif bir pilot olduğunu kabul ediyor. Nitekim son yarışta meydana gelen kazayı bu duruma bağlayanlar var. Hamilton’ın rakibini geçememesi durumunda psikolojik olarak “çok geriye düşeceği” ve bu nedenle “kazanın gerçekleşmesinden çekinmediği” iddiaları da havalarda uçuşuyor.

Bu yıl F1’i kim kazanırsa kazansın, merakla beklenen 2022 değişikliklerinden önce, uzun yıllar sonra ilk kez çekişmeli bir mücadele izleyeceğimiz kesinleşti.