Korku hissini tamamen kaybetti! 40 yıl sonra çıkan sonuç: Beyninde yokmuş!
04.07.2023 - 13:03 | Son Güncellenme:
Ailesi arabaların hızlı geçtiği caddelerde tek başına yürüttü, yılanlarla çevrili yerde saatlerce tuttu! Daha 10 yaşındaydı ama yapılanların hiçbiri onu zerre kadar korkutmadı. Onlarca doktora görünmesine rağmen ne olduğu asla anlaşılamadı. 40 yaşına geldiğinde ise şansını bir kez daha denedi. Kod adı SM-046'nın sırrı çözen ise 'karbondioksit' detayı oldu!
Derleyen: Betül Yasemin Keskin / Milliyet.com.tr - Süper kahramanlar dünyasında korkusuz olabilmek kolay olabilir ama hayatta korku duymadan yol alabilmek oldukça zor. Örneğin sınavı beklediğinden daha kötü geçen ya da hastanede test yaptırdıktan sonra sonuçları bekleyenler için bu durumlar başlı başına korku sebepleri arasında. ABD'nin Kentucky bölgesinde yaşayan 1965 doğumlu bir kadın ise eşi benzeri görülmemiş bir özelliği sayesinde adını olmasa da huyunu ve suyunu tüm dünyaya duyurmuş bir kişi. Adı her zaman gizli tutulan bu kadın 'SM-046' koduyla anılıyor. Peki ama neden?
Dünya üzerinde yaşayan yaklaşık 8 milyar insanın her birinin farklı özellikleri, zevkleri ve korkuları var. Birilerinin tedirgin olduğu bir nesne bir başkasına göre son derece komik gelebilir ya da hiçbir özel duygu hissettirmeyebilir. Mutluluk gibi bir başka duygumuz olan korku aslında hayatımızın en temel hislerinden biri. Örneğin sınavdan düşük puan alacağınızı düşündüğünüz esnada yaşadığınız duygu olan korku, birçok psikologa göre belirli bir seviyeyi aşıp kişinin hayatını zorlaştırmadığı sürece gerekli bir duygu.mOkul hayatımız boyunca sınavlardan düşük puan alma korkumuz olmasaydı o derslere gerçekten çalışır mıydık? Elbette çalışmazdık. Keza uzmanlar da kişilerin tamamen korkularından arınmasını bu yüzden çok da standart bulmuyor.
Korkusuzluğuyla nam salmış olan SM-046 kodlu bir kadın ise bütün bu anlattıklarımızla görece çelişkili bir noktada duruyor. ABD'nin Kentucky eyaletinde yaşayan ve şu anda 58 yaşında olan bu kadın, korkusuzluğuyla herkesin hayal gücünün sınırlarını zorluyor, hikâyesini duyanlara "Nasıl yani?" dedirtiyor.
SIRA DIŞI ÖZELLİĞİ 10 YAŞINFA KEŞFEDİLDİ
Kimliği gizli tutulan S.M. adlı kadının herkesi şaşırtan hikâyesi aslında o henüz 10 yaşındayken başladı. Minik kızlarının hareketlerini gözlemleyen aile, çocuklarında sıra dışı bir özellik keşfetti. Yaşıtlarının aksine ne karanlıktan ne de 'canavar' simgelerinden korkan küçük kızlarının bu davranışı ilk başlarda anlayamayan aile, 1975 yılına geldiklerinde çocuklarının aslında bir yetişkinin korkacağı şeylerden dahi korkmadığını fark ederek büyük bir şaşkınlık yaşadı.
Kızlarının sıra dışı özelliğini kendi başlarına bir dizi test eşliğinde ortaya çıkarmak isteyen aile, S.M.'yi yılanlarla çevrili bir yerde tuttu, kızlarını arabaların hızlıca geçtiği caddelerde yalnız başına yürüttü. Ancak sonuç değişmedi.
Henüz 10 yaşındaki S.M. hiçbir şeyden korku duymuyordu. Aile, kızlarında bir farklılık olduğunu kabul ettikten hemen sonra soluğu doktorların yanında aldı. Ancak bu çaba ilk başta başarısızlıkla sonuçlandı. Doktorlar, S.M.'nin ailesine kızlarının fazlaca cesur olduklarını söyleyip konuya yeterince ilgi göstermedi. Ancak gerçek yıllar sonra ortaya çıktı.
BİLİM DÜNYASINI KASIP KAVURDU
Çocukluğundan beri hiçbir şeyden korkmadan yaşayan ve yıllarını korkusuzca geçiren S.M. 40'lı yaşlarındayken bir kez daha doktorların kapısını çaldı. Takvimler artık 2010'lu yılları işaret ediyordu. Yapılan bir dizi inceleme sonucunda S.M.'ye Urbach-Wiethe hastalığı teşhisi kondu. Urbach-Wiethe genetik bir hastalıktı. Beynin limbik sistemindeki amigdalanın hasar görerek tamamen yok olduğu anlamına gelen bu hastalık, 2010 yılına kadar yalnızca 300 kişide görülmüştü ve aslında S.M. de bu hastalardan biriydi.
Ortaya konan teşhisin ardından uzmanlar S.M. hakkında araştırmalarına devam etti. Kadının korku duygusunu ölçmek için ona yeryüzündeki en ürkütücü hayvanlar gösterildi, hatta yetmedi en korku dozu yüksek filmler izletildi. Test amacıyla perili olduğu söylenen ürkütücü bir evde yalnız başına dahi kalan S.M. ise şaşkındı. Çünkü korku duymak bir yana o sadece çevresindeki olup biten her şeye gülüyor, bütün durumları gülünç buluyordu. Standart bir insanda büyük travmalara sebep olabilecek hiçbir deneme onu korkutamıyordu. S.M.'nin tepkileri kısa zamanda bilim dünyasını kasıp kavurdu, adı gizlenerek ünü dilden dile yayıldı.
ŞAŞIRTAN 'KARBONDİOKSİT' DETAYI
S.M.'nin durumuyla ilgili birçok çalışma ve deney yapılsa da tüm çabalar sonuçsuz kaldı. Ancak Iowa Üniversitesi'nde gerçekleştirilen bir çalışmada şaşırtan bir detay fark edildi. Araştırmacılar, daha önce kimsenin üzerinde durmadığı farklı bir noktaya temas ederek S.M.'nin durumunun karbiondioksit kokusuyla açıkanabileceğine dikkat çekti. Herkesi şaşkınlığa sürükleyen bu nokta üzerine araştırmalarına devam etti ve karbondioksit gazınun kokusuna karşı S.M.'nin korkudan ziyade paniğe yakın bir tepki verdiğini kayıt altına aldı.
Bugüne kadar yapılan çalışmalara göre karbondioksiti solumak insanın nefessiz kalmasına sebep olur ve soluyan kişide panik atak yaratabilir. Bu tepkinin amigdalada gerçekleştiği düşünüldüğü için S.M. üzerinde bu deneyin yapılmasının bir faydası olabileceği düşünüldü. Iowa Üniversitesi'nden Justin Feinstein ve meslektaşları, aralarında S.M.'nin de olduğu üç hastayı bir araya getirmeye karar verdi.
Karbondioksitin korkuyu tetikleyeceği öngörüsünü test etmek için hazırlanan uzmanlar, S.M.'den ve tek yumurta ikizi olan iki kişiyi çeşitli sağlık kontrollerinden geçirerek özel bir teste hazırladı. Üçünün de ortak noktası Urbach-Wiethe hastalığına sahip olmalarıydı. Her üçüne de birer maske verildi ve bu maskeler aracılığıyla solumaları istendi. Karbondioksidi soluyan hastalar korku ve paniğe kapıldılar. Hatta S.M. karbondioksidi soluduktan sonra maskenin altından ellerini iki yana sallayarak yardım çığlığı attı.
'BUGÜNE KADAR YAŞADIĞIM EN KÖTÜ DUYGUYDU'
S.M. yıllar sonra ilk kez korku duyduğu teste dair verdiği bir röportajda şu cümleleri kullandı: "Nefes alamıyormuşum gibi hissettim. Sanki boğazım kapanıyor gibiydi. Panikledim ve bu duygu şimdiye kadar yaşadığım en kötü duyguydu. Kendi tepkime de şaşırdım çünkü daha önce hiç böyle bir tepki vermemiştim."
S.M. dış dünyadan gelebilecek ve kendisinde korku duygusunu tetikleyebilecek şeylerden korkmuyordu ancak soluğunun kesilmesi onun paniklemesi için yeterliydi. Üstelik teste giren ikiz kardeşlerin durumu da S.M.'den farklı değildi. İkizler de ölüm duygusuyla burun buruna geldiklerini hissettiklerini ve büyük bir korku duyduklarını görevlilere iletti. Karbondioksit gazını solumanın o güne dek yaşadıkları hiçbir duyguya benzemediğini ve yaşadıkları duygunun tamamen yeni olduğunu özellikle vurguladı.
ARAŞTIRMALAR DEVAM EDİYOR
Karbondioksit üzerine yapılan bu çalışma bilim dünyasında birçok kafa karışıklığına sebep oldu. Uzmanlar yalnızca 300 kişide görülen hastalığı hâlâ araştırmaya devam ediyor. Iowa Üniversitesi'nden Justin Feinstein ve meslektaşları ise "Bulgular, hastaların korunmuş korku deneyimlerinden sorumlu beyin bölgeleri hakkında kesin olarak konuşmamıza izin vermiyor ancak bunu işlevsel nörogörüntüleme kullanarak daha ayrıntılı inceleme sürecindeyiz" diyor.
