Avukatlarım bile tutklandı

Milliyet, hakkındaki yolsuzluk iddiaları nedeniyle Başbakanlıktan indirilen, eşi hapse atılan Pakistan'ın siyasi liderlerinden Benazir Butto'yla görüştü.

Evinde gerçekleşen söyleşide kendini savunan Butto, medyanın kendisine savaş açtığını, avuklarının bile tutklandığı, her suçun üzerine atıldığını söyledi
Soru: Başbakanlıktan indirildikten sonra geçen bir yılda neler yaptınız?
BUTTO: Biz bu arada partinin merkez komitesini yeniden organize ettik. Medyaya karşı politikamızın yetersiz olduğunu farkettik ve bunu düzeltmek için de çalışmalar yapıyoruz. Halka kendi mesajlarımızı ulaştırabilmek için yeni girişimlerde bulunuyoruz.
Soru: Son genel seçimlerde beklenenin çok altında oy alarak kaybettiniz. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz ?
BUTTO: Son seçimler serbest ve özgür bir ortamda yapılmadı. Zaten uluslararası gözlemcilerin tahminlerine göre de seçmenlerin sadece yüzde 15'i oy kullanabildi. Ben bu rapordan çok güç aldım. Bu da şunu gösteriyor ki seçmenler serbestçe istedikleri adayları seçemeyeceklerini anladılar. Aslında, şu andaki yöneticiler Pakistan Halk partisinden çok çekiniyorlar. Bu yüzden de bu partiyi de ortadan kaldırmak istiyorlar. Bu yüzden partimizin lider kadrosuna saldırıyorlar ve onları halkın gözünde küçük düşürmeye çalışıyorlar. İşadamları, bankacılar ve bürokratlar büyük bir kıyımla karşı karşıya. Kimi tutuklanıyor, kimi görevden alınıyor kiminin de namusuyla oynuyorlar. Benim aile fertlerime gelince bunlardan hiç kimse suçlamaların dışında kalmamış. Bunlar ya hapistedir yahut de yargılanmaktadır. Hatta benim savunma avukatlarımdan ikisi bile tutuklandılar. Bunlar da rejimin ne kadar panik içinde olduğunu gösteriyor. Şimdi de hakimlere karşı tavır aldılar. Çünkü, partimiz şu andaki rejim sahiplerine karşı yolsuzluk dosyalarını ortaya çıkarmış ve adli makamlara intikal ettirmiştir. Nawaz Şerif ve senatör Seyfur Rahman hakkında biz daha önce yolsuzluk dosyalarını yüksek mahkemeye vermiştik. Onlar çok korkuyorlar ve adalet taraftarı hakimleri istemiyorlar. Bunun için de adliyeye karşı da cephe alıyorlar. Bütün bunlar şimdiki rejimin populer bir temeli olmadığını gösteriyor.
Size ve kocanıza çeşitli yolsuzluk ve rüşvet suçlamalarında bulunuldu. Bunlar doğru mu?
BUTTO: Pakistan Halk Partisi hükümeti hem adil hem de becerikliydi. Şimdi hükümette olanlar muhalefetteyken biz bunların yolsuzluk dosyalarını açmıştık. İşte bundan dolayı halkın dikkatini başka yöne çekmek için bana, aileme ve partime karşı bir medya savaşı başlattılar. İşadamları, bürokratları ve partimizi destekleyenleri işkenceye tabi tuttular, geceleri taciz ettiler, içmek için su bile vermediler. İşkenceye dayanamayanları ölüm hücrelerine attılar. Böylece bize karşı işkence altında asılsız ifadeler aldılar. Allah'a şükür, bize karşı mali bir yolsuzluk bulamadılar. Yine de kocama karşı asılsız suçlamalarını sürdüyorlar. Pakistan'daki siyaset öylesine kirli ki bunu anlatamam. Örneğin biri kanserden ölüyor rejim kocamı cinayetle suçluyor. Başka biri kalp krizinden ölmüş kocamın öldürttüğünü iddia ediyorlar. Benim hükümetimi azletmek için öz kardeşimi öldürdüler, bu cinayeti de kocamın üstüne atıyorlar. Pakistan'ın siyaseti böylesine pistir. Maalesef rejimde izzet-i nefis diye birşey yoktur, adaleti tanımıyor. Halkımız geleneklerine çok bağlıdır, siyasi iktidardan adalet, iyi niyet ve yolsuzlukları araştırmada insaflı olmasını bekliyor. İktidardaki insanlar adil değil. Pakistan halkı bizi çok iyi tanıyor ve bize destek oluyor.
Anayasanın 58.maddesine göre siz görevden alındınız. İktidara gelen rakibiniz Navaz Şerif bu maddeyi anayasadan çıkarttı. Bu maddenin kalmasını tercih eder miydiniz ?
BUTTO: Biz anayasanın bu maddesinin kaldırılmasını uygun görüyoruz. Bu maddeye göre cumhurbaşkanı, seçilmiş bir hükümeti azledebiliyordu. Zaten bizde de üçte iki çoğunluk olsaydı biz bu maddeyi taa 1998 yılında kaldırırdık. Cumhurbaşkanının hükümetin işine karışmasını kaldırarak ülkede demokrasi güçlendirilmiştir. Ne varki hükümet bu maddeyi kaldırmak için demokratik geleneklere riayet etmemiştir. Biz demokratik bir partiyiz ve demokratik geleneklere inanıyoruz onun için bu konuda hükümeti destekledik. Cumhurbaşkanına hükümete müdahale hakkını veren 58 .maddenin kaldırılmış olmasından çok memnunuz."
Butto ismi Pakistan'ın yakın siyasi tarahinde önemli bir yer tutuyor. Babanız idam edildi, sizin hakkınızda çeşitli yolsuzluk suçlamaları var...
BUTTO: Butto ailesinin başına gelenlerin rakiplerinin daha güçlü olmasından kaynaklanmadığına inanıyorum. Son sekiz sene içinde iki kere seçim yapılmıştır, bu seçimlerdeki zaferimiz siyasi rakiplerimizin kalplerinde bir haset duygusu yaratmıştır. Rakiplerimiz bizi seçim yolu ile siyaset sahnesinden silemeyeceklerini çok iyi biliyorlar. İşte bunun içindir ki her defasında Pakistan Halk partisini ve Butto ismini ortadan kaldırmak için demokratik olmayan ve anayasaya aykırı yollara başvuruyorlar. Bizi serbest seçimler yolu ile mağlup etmeye hiçbir zaman cesaret edemiyorlar. Nawaz Şerif bana karşı bazı suçlamalarda bulunuyor. BBC ve CNN bunları yayınlıyor. Halbuki bana karşı hiçbir yargı organında bir suç dosyası yoktur, sadece o'nun ithamları var ve bunu uluslararası basın yayınlıyor. Benim partim Nawaz Şerif'e karşı yüksek mahkemeye suç duyurusunda bulunmuştu. Bu olayı uluslararası medya görmemezlikten geldi. Çünkü dünyada herkes popüler olan kişiler hakkında bilgi almak istiyor, diğer kişiler hakkında kimse bilgi almak istemiyor. Bunun için de diyorum ki; Pakistan Halk Partisinin popülaritesi hem o'nun lehine hem de aleyhine oluyor. Bunun içindir ki PP'ye ve Buutto ailesine karşı olanlar bizim uluslararası imajımızı ve ulusal imajımızı yıkmak istiyorlar. Ben Pakistan halkına teşekkür ediyorum ki onlar her zaman bizi desteklemişlerdir.
Deneyimli bir siyasetçi olarak bu suçlamalara karşı nasıl bir strateji izliyorsunuz ?
BUTTO: Benim vicdanım rahattır. Ben Allah'a güveniyorum, kanunun ve adaletin daima kazanacağına inanıyorum. Bunun içindir ki bize karşı bunca asılsız suçlama olmasına rağmen benim kocam güle güle bu suçlamalara yanıt veriyor ve vermeye devam edecektir. İnşallah en sonunda doğruluk kazanacak ve yalan siyaseti, medya savaşı mahkum olacaktır
Uluslararası camiada birçok dostunuz var. Bunlar sizi yalnız mı bıraktı yoksa siz mi yardım talebinde bulunmuyorsunuz ?
BUTTO: Benim uluslararası sahada bana saygı duyan beni seven birçok yakın dostum. Bunlardan birkaçı hala iktidardadırlar. Ben gelecekte bunların yardımından istifade etsem de şimdilik bunu istemiyorum. Benim onlara söyleyeceğim birçok şey var. Örneğin; kocamı yargılayan mahkemede bir yıl içinde beş hakim değiştirildi, savcılar değiştirildi bunlar normal işler değildir. Kız kardeşimin kocası altı kez tahliye oldu ama yedinci kez yeniden tutuklandı. Partimin genel sekreteri tutuklandı. Bir bayan olan siyasi işler sekreterim tutuklandı ve kadın polis tarafından dövüldü. Bunlar normal şeyler değildir, temel insan haklarının ihlalidir. Tüm bunları uluslararası dostlarıma bildirebilirdim ama şimdilik gerek gerek görmedim.
Dava arkadaşlarınız sizi yalnız bıraktı mı yoksa siz hala parti içinde tek lider misiniz ?
BUTTO: PP'si çok güzel bir partidir. Benim partili arkadaşlarımın bana ne denli destek verdiklerini anlatamam. Son yıllarda çok acı olaylarla karşılaştım, örneğin beni siyaset sahnesinden silmek için öz kardeşimi öldürdüler, eski arkadaşım cumhurbaşkanı Faruk Legari beni arkadan vurdu. Bu olaylardan dolayı kalbim kırılmıştır. Özellikle bana karşı açılan kampanya kötülük kampanyasıdır. Kardeşimin öldürülmesinde benim parmağımın olduğuna dair yapılan ithamlar siyasi bakımdan bir kardeş gibi olan bir kişi ki o'nun cumhurbaşkanı seçilmesinde benim partimin yardımı vardı, o sandalyenin gücünden o kadar mest oldu ki beni çok kötü bir şekilde makamımdan attı. Kocamın ve siyasi arkadaşlarımın birkaçını hapse atılması Pakistan siyasetinin çok pis olduğunu gösteriyor. Ben partiden çekilerek partime yardımcı olmak istiyordum ve bir daha başbakan olmak istemediğimi de söylemiştim. İki kez parti başkanlığına seçilmiştim ve bir daha bu makamı istemiyordum. Sadece para kazanmak için bu görevi yapmak istemiyordum. Güç kazanmak için ve şöhret için bu görevi istemedim. Sadece Pakistan halkının sevgisi ve onlara hizmet etmek için bu görevi üstlendim. Medyanın beni halktan uzaklaştırmak ve imajımı bozmak için açtığını kampanyanın hedefi olmaktan kaçınıyordum. Partime çok teşekkür ediyorum çünkü benim demokrasiyi, özgürlüğü, insan haklarını ve sosyal kurtuluşu savunmak için partiye önderlik etmemde ısrar ettiler. Parti kendisi benim istikbaldeki rolüm hakkında karar verdi
Çocukları: oğlu, Bilawel (9), kızı Bahtawer 7, kızı Assifa (4,5)

PAKİSTANLI kadın da, Nazım Hikmet'in dizelerinde, "Soframızdaki yeri öküzümüzden sonra gelen.." diye tarif ettiği Anadolu kadını ile aynı kaderi paylaşıyor.
Ancak, Benazir Butto bu tanımın dışında kalan ender bir Pakistanlı.. Pakistan siyasi tarihine imzasını atan babası Zülfikar Ali Butto'nun dizleri altında siyaset alfabesini ezberleyen Benazir, yaşamı boyunca tanık olduğu birçok acı olayla pişmiş, olgunlaşmış.. Babası Zülfikar Ali Butto'nun 1977 askeri darbesinin generali Ziya Ül Hak tarafından idam edilmesiyle politikaya atılan Benazir Butto, Ziya Ül Hak'ın 1988'de bir suikaste kurban gitmesiyle iktidara geldi. 1990'da anayasanın 58. maddesinin hışmına uğradı ve görevden alındı. 1993'de muhalifi Nawaz Şerif de 58.madde ile görevden alınınca Benazir yeniden iktidar oldu. 1996 yılında öz kardeşi Murtaza Butto bir suikaste kurban gitti, faili meçhul cinayetler, yolsuzluk söylentileri birbirini izledi. Ve 5 kasım gecesi, kendisi tarafından cumhurbaşkanlığına seçtirilen dava arkadaşı Legari'nin emriyle görevinden azledildi.
Babasının idam edilişi, öz kardeşinin kendi iktidarı döneminde bir siyasi cinayete kurban gitmesi, kendisi ve eşi Asıf Ali Zardari hakkındaki sayısız yolsuzluk dosyası, hükümetinin azledilmesi ve eşinin bir yıldan beri demir parmaklıklar ardında olmasına rağmen Benazir dimdik ayakta..
*************
Liman kenti Karaçi'deki baba yadigarı malikhanesinde görüştüğüm Benazir Butto, hakkındaki tüm suçlamaları kesin bir dille reddediyor.. Muhaliflerinin ve eski arkadaşı cumhurbaşkanı Legari'nin "Butto ailesini siyaset sahnesinden silmek için medya ile birlikte pis bir kampanya başlattıklarını" söylüyor..
Son bir yıl içinde yaşadığı bunca acılara rağmen, muhaliflerine karşı, siyasi kişiliğinin sembolü haline gelen saldırgan tavrını değiştirmemiş..
Değişen tek özelliği; Medya ile ilişkilerindeki güvensizlik.. Soruları mutlaka yazılı vermemi istiyor ve "listedeki soruların dışında soru sorarsam görüşmeyi keseceği" uyarısında bulunuyor.. "Sizi suçlamıyorum ama bazı meslektaşlarınız beni güç durumda bırakan asılsız şeyler yazdılar" diyerek gönül almayı da ihmal etmiyor..
İlginç bir tesadüf eseri, hükümetten alındığı gece Pakistan'a gelmiş ve gözaltında tutulduğu konutunda kendisiyle bir görüşme yapmıştım. Bu görüşmemizin yayınlandığı MİLLİYET gazetesini ve Viyana'dan aldığım bir kutu Mozart çukulatasını takdim ettiğimde çok duygulandı ve "görevden alındığım sırada da bana 1992 yılındaki Saraybosna ziyaretimin fotoğraf albümünü hediye etmiştiniz. İkinci kez bana hediye ile geliyorsunuz çok teşekkür ederim" dedi ama "tokalaşmamak" prensibinden taviz vermedi, uzanan elim boşlukta kaldı.
*************
Benazir Butto'nun bir özelliği de fiziki güzelliğini kullanarak muhataplarını etkilemek.. İngilizlerin "Body Language" dedikleri vucud dilini çok iyi kullanıyor. İlk görüşmemizde olduğu gibi bu kez de elleriyle, omuzlarıyla, gözleriyle adeta dans edercesine konuşuyor.. Muhaliflerinden sözederken omuzlarını oynatmasında, sık sık kayan ipek eşarbını düzeltirken yaptığı haraketlerde belirgin bir erotizm var..
Benazir'in bu vücut dili ve fiziki güzelliğiyle seçmenlerini de etkilediği açık.. Pakistanlı kamera ekibim bile "yolsuzluk yapan sadece Benazir değilki hepsi yapıyor. Ama, Benazir güzel kadın.." diyerek Benazir'in güzelliğinin yolsuzluğu ikinci plana ittiğini söylemek istiyorlardı...
Benazir Butto, 9, 7 ve 5 yaşında olmak üzere üç çocuk annesi ve yaşadığı bunca acıya rağmen fiziki güzelliğini koruyor.. İç dünyasını bilemem ama dışa yansıyan görüntüsünde, rahat, suçlamalardan etkilenmemiş, kendisinden emin güzel bir kadın var..
Hükümet ve Cumhurbaşkanı Legari'nin ise Benazir'in fiziki güzelliğinden pek etkilenmedikleri anlaşılıyor. Çünkü hergün Benazir ve eşine yönelik yeni suç dosyaları hazırlanıyor.. Bu dosyaların ne kadarı doğru ne kadarı yanlış bunu zaman gösterecek..
Ama, şimdiden görünen o ki Pakistanlı seçmenin gözünde Benazir her zaman "güzel kadın" olarak kalacak...