19.08.2024 - 07:01 | Son Güncellenme:
Fransız sinemasının altın çağının en ünlü aktörü Alain Delon, dün 88 yaşında hayatını kaybetti. Aktörün oğlu Anthony Delon, “Babamız evinde hayata veda etti” dedi. Lenf kanseri olan ve son yıllarını Fransa’nın bir köyünde geçiren aktörün, köpeklerine yakın bir yere gömülmek istediği belirtildi.
Bir zamanlar 'en yakışıklı ve en seksi erkek' denilen Alain Delon’un milyonlarca hayranı vardı. Kimisi için sinemanın gerçek bir yıldızı ve büyüleyici bir ikondu. Kimisi için ise ırkçı, aşırı sağcı ve hayatındaki kadınlara şiddet uygulayan bir zorbaydı.
"BİR SAMURAYIN YALNIZLIĞINDAN DAHA DERİN BİR YALNIZLIK YOKTUR"
1990’lardan sonra pek ortada görünmeyen aktör, 2019’da felç geçirmiş ve eli ayağı tutmazsa ötanazi istediği iddia edilmişti. Sanatçı, 2019’da kendisine ödül verilen Cannes Film Festivali’nde “Bu ödül, biraz ölüme saygı duruşu gibi, gideceğim ama size teşekkür etmeden gitmeyeceğim” demişti.
Son yıllarında üç çocuğunun miras kavgası yaşaması nedeniyle üzülen Alain Delon’u hayranları son yolculuğuna 'Samuray' filmindeki şu replikle uğurluyor: Bir samurayın yalnızlığından daha derin bir yalnızlık yoktur...
"HEM İYİ, HEM KÖTÜ"
Şu anda 89 yaşında olan Fransız sinemasının ikonik aktristi Brigitte Bardot, arkadaşı Alain Delon’un 80. doğum gününde onun için “Hem en iyi hem de en kötü, hem ulaşılmaz hem de çok yakın, hem soğuk hem de sıcak” demişti. Fransa Cumhurbaşkanı Macron da aktörün ölümü üzerine “Delon efsanevi roller üstlenen ve dünyanın rüya görmesini sağlayan bir Fransız anıtı” paylaşımında bulundu.
"ÇELİK BAKIŞLI SİNEMA BÜYÜCÜSÜ"
Çocukluğu koruyucu ailelerin yanında geçen ve yuvalarda yetişen, travmatik geçmişinin izlerini taşıdığı belirtilen Alain Delon, 1957’den itibaren 90’dan fazla filmde rol aldı. Akılda kalan rolleri, 1960’lardaki filmleriydi. Cannes Film Festivali’nin eski başkanı Gilles Jacob’un “Çelik bakışlı bir aktör” diye tanımladığı Delon, beyinsel değil içgüdüsel bir “dâhi” kabul ediliyordu. Kendisi de zaten oyunculuk tekniği üzerinde çalışmamış olmakla övünüyor, karizmasına güveniyordu. Katilden dolandırıcıya kadar hangi rolü oynarsa oynasın hayranlarının kalbini çalan ama Hollywood’da yer edinemeyen Delon’un en iyi filmleri şunlardı: Mor Öğle (1960), Rocco ve Kardeşleri (1960), Leopar (1963), Samuray (1967), Yüzme Havuzu (1969), Mösyö Klein (1976).
GİDİYORUM, BÜTÜN AŞKLAR YÜREĞİMDE
Alain Delon çok çalkantılı bir aşk hayatının da sembolü oldu. Kimler geldi kimler geçmedi ki yaşamından... Hem sevdi hem terk ederek çok üzdü ve şiddetle suçlandı. İşte aktörün, Attila İlhan’ın “Ne kadınlar sevdim, zaten yoktular” dizesini hatırlatan gönül defterinden bazı örnekler...
*Romy Schneıder: Alman oyuncu Schneider, 1958’de tanıştıklarında “küstah” bulduğu Delon ile birkaç ay sonra nişanlandı. Aktör evlenmediği aktrisi dört yıllık ilişkinin ardından mektup yazarak terk etti. Ama 1982’de ölen aktrisin ardından “Hayatımın aşkıydı” dedi.
*Nıco: Alman şarkıcı ve oyuncu Nico, 1962 doğumlu oğlu Ari’nin babasının Delon olduğunu iddia etti. Delon’un hep reddettiği Ari ve annesi de artık hayatta değil.
*Dalıda: Alain Delon, İtalyan asıllı olan ama kariyerini Fransa’da yapan, 55 altın plak sahibi şarkıcı, pop divası Dalida ile de ilişki yaşamıştı.
*Rosalıe van Breemen: Delon’un kendinden 21 yaş küçük modelden iki çocuğu oldu. Ama çift, 2001’de şiddetli bir şekilde ayrıldı.
*Hayatındaki kadınlara şiddet uygulamakla, kaburga ve burun kırmakla suçlanan Delon, kendini “Bana saldıranlara tokat atıyorum” diye savunmuştu.