04.02.2023 - 11:46 | Son Güncellenme:
İtalyan tasarımcı Pierpaolo Lazzarini ve ekibi, Plectrum'un hareket ettikçe su yüzeyinin üzerine çıkabilmesi için ayarlanabilir kanat teknolojisini kullanacak bir tasarım ortaya koydu.
Bu hidrofoil teknolojisi kapsamında, hareket sırasında tekneyi sudan kaldırmak için teknenin gövdesinin altına takılan kanatlar bulunuyor; yat daha sonra yüzeyin üstünde süzülüyor.
Toplamda 15 bin beygir gücündeki hidrojenle çalışan üç motorla ileriye doğru itilen süperyat, kanattaki su direnci sayesinde 'uçabiliyor.'
Kanat teknolojisinin kendisi yeni bir olgu değil. Lazzarini, "1964'te gemi inşaatı alanında zaten benzer gemiler inşa edilebildiğini hatırlatmak isteriz" diyor.
Tamamen kuru karbon fiber kompozit malzemelerden yapılmak üzere tasarlanan bu hafif yat, 75 knot hıza kadar çıkabilecek.
Uzay gemisini andıran turuncu ve siyah tekne, YouTube'da yayımlanan tanıtım videosunda su üzerinde yumuşak bir şekilde süzülerek izleyicilere uçuş hareketinin nasıl görüneceği hakkında fikir veriyor.
Lazzarini bu konsepti "benzer büyüklükteki geleneksel gemilere kıyasla çok daha hızlı bir deniz seyahatine imkan tanıyacak farklı bir süperyat konfigürasyonu" diye tanımlıyor.
İtalyan tasarımcı, "Kanat sistemi seyir ihtiyaçlarına göre ayarlanabilir ve 15 metre genişlikten (yat iskeleye yanaştığında/demir attığında kapalı kanat) 20 metre genişliğe (yat yüksek hızda seyrederken açık kanat ve her iki tarafta 2,50 metre daha) kadar değişebilir" diye ekliyor.
Lazzarini Tasarım Stüdyosu, Prada'nın 2023 modeli de dahil America's Cup'taki (dünyanın en köklü uluslararası yat yarışı -ed.n.) teknelerde görülen gövde şeklinden ilham aldı.
4 kata bölünen Plectrum, 6 konuk kamarası ve gemi sahibi için bir süit barındırıyor. Bunlarla beraber bir helikopter hangarı, merkezinde iki araçlık bir garaj ve su oyuncaklarıyla bir arabayı barındırmak için arka tarafta başka bir garaj da bulunuyor.
Plectrum süperyatının 2025'te suya indirilmesi planlanıyor.
Kaynak: Independent Türkçe