Dünya10 kişiden 8’i aşılanmalı

10 kişiden 8’i aşılanmalı

13.11.2020 - 07:00 | Son Güncellenme:

Kovid-19 salgınıyla birlikte izolasyon, dezenfektan, maske ve sosyal mesafe yaşamımızın bir parçası haline geldi. Sevdiklerimizle kucaklaşmayı, korkusuzca kalabalıklar içinde eğlenmeyi unuttuk. Dünyada 1.3 milyondan fazla kişinin ölümüne neden olan Kovid-19’a karşı geliştirilen aşı çalışmalarından umutlu haberlere rağmen bilim insanları, hayatın daha uzun süre eski normale dönemeyeceği görüşünde. Bilim insanları, aşının salgını durdurabilmesi için her 10 kişiden 8’inin aşılanması gerektiğini belirtiyor. Aşının eşit dozda dağıtılamayacak olması ve aşı karşıtları nedeniyle normalleşmenin gecikeceği öngörülüyor.

10 kişiden 8’i aşılanmalı

 

Geçen yıl aralık ayından Çin’in Vuhan kentinde ortaya çıkan yeni tip koronavirüs salgını, küresel ölçekte etkisini sürdürüyor. Anatrktika hariç neredeyse tüm dünyaya yayılan virüsün neden olduğu Kovid-19 hastalığı 1 milyon 300 binden fazla hayatın yok olmasına neden oldu. 52 milyondan aşkın kişiye bulaşan virüsün yayılmasını önlemek amacıyla birçok ülke, kimi zaman insanları zorunlu karantinaya aldı. Ülke ekonomileri darbe aldı, sağlık sistemleri çökme noktasına geldi. Toplumsal olarak yeni bir hayatı yaşamaya başladık Dezenfektanlar, maske ve sosyal mesafe yaşamımızın bir parçası haline geldi. Hastalıktan korunmak ya da korumak için sevdiklerimizle kucaklaşmayı, dostlarımızla kalabalık ortamlarda eğlenmeyi unuttuk. Dünyayı sarsan bu salgından kurtuluşun tek yolu olmasa da önemli bir parçası olanaşı çalışmalarıyla ilgili umutlu haberler “Eski hayatımıza ne zaman döneceğiz” sorusunun yanıtını bulmaya itti. Bilim insanları da bu sorunun yanıtını bilimsel bir çalışmayla ortaya koydu ve hayatın uzun bir süre daha normale dönmeyebileceğini açıkladı.

Haberin Devamı

Aşı karşıtları

Oxford Üniversitesi’nin önderliğinde hazırlanan ve İngiliz Bilimler Akademisi’nin yayımladığı bir çalışmada, aşı olmayı reddeden insanlar ve dozların herkese eşit olarak dağıtılmaması nedeniyle gelişmiş ülkelerde gelecek bahar aylarına kadar, diğerlerinde ise yıllarca karantina ve sosyal mesafe önlemlerin devam edeceği öngörüldü. Çalışmada, aşının salgını durdurabilmesi için her 10 kişiden 8’inin aşılanması gerektiği kaydedildi. İngiliz bilim insanları, onay alması halinde ülkede yıl başından önce sağlık çalışanları ve kronik hastalara dağıtılması beklenen Kovid-19 aşısının karantina ve sosyal mesafe önlemlerini ortadan kaldırmayacağını söyledi. Çalışmada, henüz hiç bir aşının son sonuçlarının açıklanmadığı ve onaylanmadığına da dikkat çekildi.

Haberin Devamı

10 milyar doz

Pfizer/Biontech, 2021’in sonuna kadar 1.3 milyar doz aşı üretmeyi hedefliyor. Ancak, pandemininin dünyada sona ermesi için en az 10 milyar doz aşıya ihtiyaç duyulduğu belirtiyor. Pfizer/Biontech ile birlikte, Moderna, Oxford/AstraZeneca ve diğer son aşama çalışmalarına devam eden aşıların başarıya ulaşması halinde bu rakamın gelecek yıl sonuna kadar ancak 5 milyar doza çıkabileceği tahmin ediliyor. AncaK, geçen ay Oxfam tarafından yayımlanan farklı bir raporda, aşı çalışmalarının son aşamasında bulunan AstraZeneca, Gamaleya/Sputnik, Moderna, Pfizer ve Sinovac’ın aşı stoğunun yüzde 51’inin dünya nüfusunun yalnızca yüzde 13’üne sahip olan zengin ülkeler tarafından satın alındığını belirtilmişti. Araştırmacılar bu nedenle salgının gelişmiş ülkelerde en az gelecek ilkbahara kadar süreceğini, diğerlerinde ise belki yıllarca devam edebileceği öngördüklerini açıkladı.

GENETİK KODUNDA ‘GİZLENMİŞ’ GEN

Yeni tip koronavirüsün genetik kodunda “gizlenmiş” bir genin açığa çıkarıldığı bildirildi. Sciencealert sitesinin haberine göre, Amerikan Doğa Tarihi Müzesi’nde  görevli biyobilişim uzmanı Chase Nelson liderliğindeki bir ekip, Kovid-19’un genomunda bugüne kadar gözden kaçırılan bir gen keşfetti. Bir çeşit örtüşen gen, bir başka deyişle “gen içinde gen” olan ORF3d’nin, diğer genlerin kodlu dizilimleriyle örtüştüğünden nükleotit dizilimde etkin biçimde gizlendiği vurgulandı. Nelson, genom boyutu bakımından Kovid-19’un, mevcut en uzun RNA virüsleri arasında yer aldığını belirterek bu nedenle diğer RNA virüslerinden daha aldatıcı olabileceğini söyledi. ORF3d’nin henüz fonksiyonunu veya klinik bir önemi olup olmadığını  bilmediklerini dile getiren Nelson, “Ancak bu genin, antikor yanıtının aksine T-hücresi yanıtıyla belirlenmesinin nispeten olasılık dışı olduğunu öngörüyoruz” dedi. Chase Nelson ayrıca örtüşen genlerin, yeni tip koronavirüsün etkili  biçimde çoğalmaya, konakçının bağışıklığını kösteklemeye evrilmesinde önemli yöntemlerden biri olabileceğine işaret ederek “Örtüşen genlerin varlığını ve  nasıl işlev gösterdiklerini bilmek, örneğin antiviral ilaçlar yoluyla virüsün kontrol altına alınması bakımından yeni yöntemleri açığa çıkarabilir” değerlendirmesini yaptı.-AA

Haberin Devamı

Kovid hastası müdür zoruyla işe gitti

Haberin Devamı

Yeni tip koronavirüs salgınıyla mücadelesinde övgü alan Yeni Zelanda’da izolasyonda olması gerekirken patronu tarafından zorla işe çağrılan bir kişi nedeniyle Auckland kentinde alarm ilan edildi. Ülkenin en büyük kenti olan Auckland’ın merkezinde yaşayan ve çalışanlardan evde kalmaları istenirken, pozitif kişiyi işe çağıran patrona Sağlık Bakanlığı dahil ülke çapından tepki yağıyor. Auckland Belediye Başkanı Phil Goff, 20’li yaşlarındaki kadını zorla işe çağıran patronu eleştirerek, “Kovid semptomları göstermesine rağmen çalışanına işe gelmesini söyleyen mağaza müdürünün anlamadığı nedir?” diye sordu. Kovid-19 Bakanı Chris Hipkins, Auckland merkezinde yaşayan ve çalışanlardan vakanın araştırılması sırasında sokağa çıkmamalarını istedi. 20’li yaşlarındaki kadın karantina merkezinde tutuluyor. Sağlık yetkilileri, uzun süredir yerel bulaş görülmeyen kentte kadının virüsü nereden kaptığını da araştırıyor. Hastanın kaptığı virüse gen testi yapılacağı belirtilirken, kadının iki yakın arkadaşı da semptom göstermemelerine rağmen karantinaya alındı.

Haberin Devamı

‘Süper yayıcı festival’

10 kişiden 8’i aşılanmalı

Hindistan’ta yetkililer, 12-16 Kasım arasında kutlanan Divali Festivali’nin ülkede “süper yayıcı” etkinliğe dönüşmesinden endişe ediyor. 8.6 milyon vakayla ABD’den sonra dünyada en fazla koronavirüs vakasının görüldüğü 2’nci ülke olan Hindistan’da yetkililer, “Divali süper yayıcı bir etkinlik ancak halk bunu bir tehdit olarak görmüyor” dedi.

Aşı gönüllüleri: Akşamdan kalma gibiydi

Pfizer ve BioNTech SE iş birliğiyle geliştirilen potansiyel Kovid-19 aşısının pazartesi günü faz 3 aşamasının ön sonuçları yüzde 90’ın üzerinde başarı sağlandığı açıklanmıştı. ABD’nin Missouri Eyaleti’nden 45 yaşındaki gönüllü Carrie, aşı gönüllüleri arasında. Baş ağrısı, ateş gibi yan etkiler yaşadığını, aşının ikinci dozundan sonra yan etkilerin daha ağır olduğunu anlatan Carrie, çalışmayla ilgili olumlu sonuçları duyunca duyduğu gururu “Bir tür normal hayata dönüşü sağlayabileceğimiz düşüncesi benim için motivasyon oldu” diye anlattı. Teksas’tan 44 yaşındaki Glenn Deshields ise yaşadığı yan etkileri “ağır bir akşamdan kalma” hissine benzetti. Deneyler “çift kör” yöntemiyle yapılıyor, deneye katılan gönüllüler de aşıyı uygulayanlar da placebo olup olmadığını bilmiyor. Deshields placebo yerine gerçek aşının uygulandığını düşünen gönüllülerden. Bağışıklık sisteminin verdiği tepki nedeniyle aşıya güvendiğini belirten Deshields yine de pazartesi günkü açıklamayı duyunca çok heyecanlandığını söyledi. BioNTech ve Pfizer’in aşısı 43 bin denekte yüzde 90 koruma sağlamıştı.

Sağlık sistemi çöküyor

İtalya’da son bir günde 32 bin 961 yeni Kovid-19 vakasının tespit edilmesiyle toplam vaka sayısı 1 milyon 28 bin 424’e ulaştı. Tabipler, Cerrahlar ve Diş Hekimleri Sendikaları Ulusal Federasyonu (FNOMCEO), hastanelerdeki durumun kritik seviyeye ulaştığı gerekçesiyle ülke genelinde genel karantina uygulanmasını, yani sokağa çıkma kısıtlamalarının en üst düzeyde uygulanmasını istiyor. Başbakan Giuseppe Conte ise ekonomik ve toplumsal etkileri nedeniyle bundan kaçınmayı amaçladıkları mesajı veriyor.

Bir günde 10 bin ölüm

Yeni tip koronavirüs salgınında, 11 Kasım’da bir eşik daha aşıldı, günlük can kaybı 10 bini aştı. İlk ölümün gerçekleştiği 9 Ocak tarihinden bu yana günlük can kaybı ilk kez 10 bini geçmiş oldu. ABD, 1479 yeni can kaybıyla 11 Kasım’da en fazla ölümün gerçekleştiği ülke oldu. ABD’nin ardından 623 ölümle İtalya, 617 ölümle Meksika ve 595 ölümle İngiltere geldi. Ülkedeki toplam vaka sayısı 1 milyon 256 bin 725’e, toplam can kaybı ise 50 bin 365’e ulaştı. Son verilere göre, İngiltere can kaybının 50 bini aştığı ilk Avrupa ülkesi oldu. Salgında son bir haftanın can kaybı ortalaması ise 8300’e yükseldi. Dünya genelinde dün 613 bin yeni vaka tespit edilirken toplam vaka sayısı 52 milyon 481 bine yükseldi. ABD’de şimdiye kadar 247 binden fazla insan hayatını kaybetti. ABD’nin ardından 163 bin ölümle Brezilya, 128 bin ölümle Hindistan ve 95 bin ölümle Meksika geliyor.

Onlar daha da savunmasız

10 kişiden 8’i aşılanmalı

Halifax Dalhousie Üniversitesi’nde yürütülen çalışmada, balina, yunus, fok gibi deniz memelilerinin Kovid-19’a yakalanma ihtimali incelendi. Araştırmada, 36 deniz memelisinin genomları incelenirken bunlardan en az 15’inin Kovid-19 riski altında olduğu ortaya kondu. Bilim insanları, deniz memelilerindeki “Angiotensin Dönüştürücü Enzim 2” (ACE2) adlı protein enzimlerinin salgına kapı araladığını iddia etti. Deniz memelilerin virüse karşı insanlardan daha savunmasız olduğunu vurgulayan bilim insanları, nesli tükenmekte olan deniz canlılarının atık su yoluyla enfekte olabileceği konusunda uyardı. Araştırma ekibinden Halifax Dalhousie Üniversitesi Patoloji Anabilim Dalı araştırma müdürü Graham Dellaire, deniz memelilerinin daha önce de yaşamlarını tehdit eden, karaciğer ve akciğer hasarına neden olan farklı Covid-19 türlerine yakalandığını söyledi.