22.05.2021 - 03:00 | Son Güncellenme:
Zeynep Kakınç
Zeynep Kakınç - Pandeminin de etkisiyle iyice dijitalleşen dünyada şu an müthiş bir Tik Tok fırtınası esiyor. Çin merkezli Tik Tok, geçen yılın verilerine göre 800 milyon aktif kullanıcı ile dünyanın en çok ilgi gören sosyal medya platformları arasında 7’nci sırada yer alıyor. Kapsamı oldukça geniş bu uygulamayla ilgili şu anda toplam 2 milyardan fazla indirmeden bahsediliyor. 2020 yılında Türkiye’de en çok indirilen mobil uygulamaların başında da Tik Tok geliyor. Aslında anlatmak istediğim Tik Tok değil. Bu kadar geniş kitlelere ulaşan bir mobil uygulamanın gastronomimiz ve yerel lezzetlerimizin tanıtımında nasıl bir güç olarak kullanılabileceği konusunu gündeme getirmek.
Tik Tok içerisinde “FoodTok” diye de adlandırılan bir alt bölüm var. 60 saniyelik pişirme hileleri, öğretici paylaşımlar ve biraz da saçma sapan diyebileceğimiz tariflerle dolu. Görünen o ki, bu tarifler takipçilerle olan etkileşimde müthiş bir pazarlama gücünü ortaya koyuyor ve paylaşımlarda kullanılan ürünler de bir anda market raflarının boşalmasına yol açıyor. Bu konuda uzmanların yorumu; kısa, tatmin eden ve kolay sindirilebilir videoların kolektif iştahı artırdığı yönünde.
Şöhrete açılan kapı
Tik Tok yemek videolarını “şöhrete açılan bir kapı” olarak nitelendiren The Guardian, geçtiğimiz günlerde bu konuyu büyük haber haline getirdi. Gazetenin Tik Tok’la şöhreti yakalayan şeflerle röportajı, gastronomi dünyasında da büyük yankı uyandırdı. Gazetede verilen isimlerden biri Poppy O’Toole. O’Toole, Tik Tok’un pandemi sürecinde yarattığı şöhretlerden biri. Hikâyesi de çok ilginç: Pandeminin ilk dalgası sırasında şef olarak çalıştığı işinden çıkarılan Poppy, çalışacak yer arayışı sırasında birkaç haftayı evinden yemek videoları paylaşarak geçiriyor. İlk Tik Tok videosunu @poppycooks kullanıcı adıyla yüklüyor. Şu an 1.5 milyon takipçisi var. Bu kadar da değil! Pandemi öncesi sıradan, kimsenin tanımadığı bir şef olan Poppy O’Toole, önümüzdeki günlerde ilk kitabını çıkarmaya hazırlanıyor. Yakaladığı şöhrete kendisi de inanamıyor. Poppy O’Toole gibi TikTok’la şöhreti yakalayan başka bir isim de Bartek Michalski veya kullanıcı adıyla @letsmunch. Bartek, salgın başladığı sıralarda bir cheesecake paylaşımıyla Tik Tok’a giriyor. İlk videosu fazla ilgi görmüyor ama ikincisinde 400 bin görüntüleme alıyor. Bir sonraki video ise 1 milyondan fazla tıklanıyor. Bartek şu anda 348 bin 500 takipçisi için tosttan beyaz çikolataya ve yaban mersinli krepe kadar basit yemekleriyle ilgi odağı olmaya devam ediyor.
Sonradan olma şefler
Tik Tok uygulamasında yemek paylaşarak ünlü olan ve takipçi sayısını artıranlar arasında sadece şefler yok. 4.7 milyon takipçisiyle vegan beslenme ve tariflere odaklanan Amerikalı Tabitha Bonita Brown, 7.2 milyon takipçili Pasta Guy ile 2.1 milyon takipçisiyle Maya Smith, bambaşka meslekleri olan ve Tik Tok’la şöhreti yakalayan isimler. Yani sonradan olma şefler.
Ramsey ve Oliver da var
Tik Tok’ta ünlü şefler de var: Gordon Ramsey, kızıyla birlikte paylaşımlar yapıyor ve 23.5 milyon takipçisine eğlenceli zamanlar geçirtiyor. Dünyaca ünlü şeflerden Jamie Oliver da Tik Tok kullanıcılarından ama belli ki çok aktif değil takipçi sayısı sadece 50 bin.
Türkiye’de ilgi görenler
Ülkemizde de Tik Tok’un önemli bir kitlesi var. Mesela Czn Burak; takipçi sayısı 38.7 milyon. Refikanın Mutfağı ve Oktay Usta gibi ünlü isimler de yemek.com da Tik Tok’un en çok ilgi gören hesaplarından.
Z kuşağının iletişim aracı
Son yıllarda sosyal medya portalları içerisinde video hedefli ağların yükselişi göze çarpıyor. Özellikle Z kuşağı, okumak değil, dinlemek ve izlemek istiyor. Anlaşılıyor ki anahtar kelimeler, “hızlı, kısa ve pratik” olmak. Sosyal medyanın Twitter, Instagram, Facebook, YouTube gibi öne çıkan her kanalında Tik Tok paylaşımları yer alıyor. Tik Tok, her ne kadar kullanıcı kitlesinin yaş aralığı giderek yükseliş gösterse de Z kuşağının iletişim aracı.
Sürdürülebilir gastronomi için gençler
Gastronomi kültürü açısından en önemli konulardan biri de gençlere ulaşmak. Farklı bir kuşak farklı bir algı. Ama onlara ulaşılamazsa sürdürülebilirliğin hiçbir anlamı kalmıyor. Ben bu açıdan Tik Tok’u önemli bir platform olarak görüyorum. Mutfak zenginliğimizin, yerel ürünlerimizin sınır tanımayan Tik Tok ile çok daha geniş kitlelere ulaşması mümkün mü acaba, diye irdeliyorum: Yani kısa, eğlendirici ama doğru bilgi veren özgün paylaşımlarla. Ünlü şeflerimiz Tik Tok’u bu bakış açısıyla mercek altına alırlar belki diye de notumu buraya bırakıyorum.