Kimler geldi kimler geçti?

Cumartesi gecesi ateşi

Hiç şüphesiz ki, Prenses Diana tüm zamanların en etkili moda ikonlarından biri. Gündelik hayatın içinde kendisinden habersiz çekilen paparazzi fotoğrafları da, özenle hazırlandığı davetlerde verdiği pozları da onun özgün ve zarif stilini bugün bile ilham kaynağı haline getiriyor. Fakat özellikle bazı kareler var ki, onların hepimizin hafızasında daha da özel yeri var ve 1985 yılında, Beyaz Saray’da John Travolta ile dans ederken objektife yansıyan kareleri de kesinlikle onların başında. Diana o gece giydiği kadife elbiseyi hayatını kaybetmeden iki ay önce, AIDS ile mücadele fonuna bağışta bulunmak için satışa çıkarmış ve elbisenin son sahibi “karısına sürpriz yapmak isteyen” İngiliz bir işadamı olmuştu. Edelstein tasarımı elbise bu defa yaklaşık 350 bin pound’luk (2 milyon 569 bin TL) açılış fiyatıyla, 9 Aralık’ta Londra’da yeniden satışa çıkıyor. Son fiyatı ne olacak ve elbiseyi kim alacak şimdiden merak konusu.

20. yüzyıla damga vurdu

Marilyn Monroe denildiğinde çoğumuzun aklına ilk gelen uçuşan beyaz elbisesi oluyor. Peki bu elbisenin 2011 yılında yapılan bir açık artırmada yaklaşık 5.6 milyon dolara satıldığını biliyor muydunuz? Monroe’nun 1955 yılında “Yaz Bekârı” filminde giydiği halter yaka, pilili elbise, kostüm tasarımcısı William Travilla tarafından tasarlanmış ve 20. yüzyılın en ikonik görüntülerinden birinde Monroe ile başrolü paylaşmıştı desek abartı olmaz.




İlham Napolyon’dan

Elvis Presley taklidi yapan birinin hiç alternatif aramadan giyeceği tek kostüm beyaz tulumdur herhalde. Elvis bu kostümü önce Los Angeles’ta verdiği bir konserde, ardından 1975 yılında çıkardığı Promised Land albümünün kapağında giydi ve deyim yerindeyse dönemin “cool”luk tanımını yaptı. Kostümü hazırlayan ise Elvis’in 70’lerdeki pek çok kostümünü tasarlayan Bill Belew. Belew, beyaz tulumun formu için Napolyon’un yüksek yakalarından ilham almış ve tulumu 10 bin dolara mal etmiş. Tulum 2008 yılında 300 bin dolara kimliği açıklanmayan bir Elvis hayranına satıldı.




Rekor fiyat

Zombilerin mezardan çıkıp break dans yaptığı, Michael Jackson’ın da kırmızı ceketiyle aralarında dans ettiği “Thriller” videosunu kim unutabilir? Teksaslı altın tüccarı Milton Verret da hiç unutamamış olacak ki, o kırmızı ceketi 2011 yılında 1.8 milyon dolara satın aldı. Deborah Nadoolman Landis tarafından tasarlanan ceket; siyah şeritleri ve fermuar detaylarıyla öyle çarpıcıydı ki, 1980’lerde her gencin kırmızı deri ceket istemesine sebep olmuştu. Replikalarını bugün çeşitli internet sitelerinde yaklaşık 100 dolara bulabilirsiniz.




Kırmızı ayakkabıların sihri

Judy Garland’ın 1939’da “Oz Büyücüsü” filminde giydiği parlak kırmızı ayakkabılar yıllarca hem çocukların hem yetişkinlerin hayallerini süsledi; Louboutin, Marc Jacobs gibi tasarımcılara esin kaynağı oldu. Hatta zamanla öyle değerlendiler ki, film için birkaç tane üretilen çiftlerden biri bir gece Minnesota’da sergilendiği müzeden çalındı ve tam 13 yıl sonra bulundu, biri de 2000 yılında düzenlenen bir açık artırmada 666 bin dolara satıldı.




Zamansız bir efsane

Audrey Hepburn’ün “Tiffany’de Kahvaltı” filminde giydiği siyah elbise, her kadının rüyalarını süsleyebilecek gerçek bir moda efsanesi. Zira Hubert de Givenchy’nin siyah İtalyan sateniyle hazırladığı bu tasarım, yıllar geçse de hep zamansız ve zarif kalmayı başarıyor. 2006 yılında Londra’da, kimliği açıklanmayan bir alıcıya 410 bin pound’a satılan bu elbisenin modaseverler gözünde öyle özel bir yeri var ki, aslında paha biçmek bile zor.