İlk akşam yemeği için öneriler

donatellapiatti@hotmail.com Sonunda kendisi düştü tuzağa ve ardında o muhteşem akşam yemeklerinin hatıralarıyla birçok kırık kalp bırakarak evlendi! Divana kurulmuş, bu yaz sıcağının kavuruculuğuna karşı serin ve hafif, güzel bir beyaz şarap yudumlayarak güneşin batışını seyrediyorduk... "Haydi bana birkaç tavsiyede bulun" dedim. "Evde baş başa geçirilecek ilk akşam yemeği için ne hazırlardın?" Yüzü aydınlanıyor... Hatıralarının tozunu almak hoşuna gidiyor!"Uuuuuuuuu! Akşamın iyi geçip geçmemesiyle ilgili ne kadar büyük gerginlik ve ne çok kuşku! Merakını cezbedecek ancak fazla da üstüne gitmeyecek, ortalığı yatıştırıp zamanı kısaltacak bir şeyler lazım! Kararlı ama aynı zamanda güven de telkin eden bir şeyler... Yani karışık salata, zeytinyağlı sebzeler ve enginarlı, lezzetli bir risottoyla işi sağlama almak en iyisi... Ne dersin?""Gayet iyi... Peki ya misafirim benden çok daha gençse?""Canım benim, bu durumda, tecrübenin sunabileceklerinin tadına bakabilmesini sağlamak için klasik, şık ve gösterişli yemekler üzerine gitmek gerekir! Ayrıca daha evvel tecrübe etme fırsatı olmamış birine yeni tatlar ve kokular da sunmak lazım! Kesinlikle havyar yanında kızarmış ekmek dilimleri, ıstakoz ve egzotik meyveler... Karışık Fransızca isimleri olan şaraplar ve bol miktarda şıklık!""Peki... Gizli bir kaçamak için?""Aaaaaaaaah! Yasak heyecanlar büyük olur! Öncelikle tencere ve tavaların son dakikada ortalıkta karışıklık yaratmayacağı bir şeyler düşünmelisin. Hem vakit her seferinde o kadar azdır ki, mutfakta oyalanmamak gerekir değil mi?""Evet de ne hazırlayacağım?"Yayıldığı divanda başını geriye atarak gülmeye başlıyor. "Ne hazırlasan olur Donatella, inan bana!"Gittikçe daha çok eğleniyorum bu oyunu oynarken! Bir ipucu, yeni bir fikir arıyorum."Peki eski bir aşkı alevlendirmek için?""Eğer davetini kabul ettiyse doğru yoldasın demektir zaten. Her zamanki makarnalarından hazırla ona! Hasret kaldığına eminim... Senin için olmasa bile spagettilerin için dönecektir!""Peki ya karısından yeni ayrılmışsa?""Aman Allahım! En zor tip budur işte! Hiçbir şey ona alıştığı ev yemeklerini hatırlatmamalı! Keşif, yeni tatlar, uzak diyarlar... Çin mutfağı!""Peki ya fethetmek istediğim adam bir sanatçıysa?""Sanatçılar... Her şeyden önce sunuma dikkat et! Bütün sanatçılar estetiğe düşkün ve kaprislidir. Uyumsuz bir sunum, aşk gecelerini hiç de kolaylaştırmayan duygu çalkantıları yaşamalarına yetebilir! Hazırladığın yemeklerin ışıklarına, renklerine ve yerleştiriliş şekillerine özen göster... Güzel, klasik ama en önemlisi iyi sunulmuş olmalılar!""Yani?""Mesela beyaz şarapla hazırlanmış nuar, yanında mantar, enginar salatası ve çileklerle süslenmiş limon sorbe...""Peki ya misafirim meşhur biriyse?""Bir parça narsisist mutlak olacaktır; zaten öyle olmasa meşhur da olamazdı değil mi? Ona, onu ağırladığın için ne kadar gururlandığını ve kendisini memnun etmek için neler yapmaya hazır olduğunu anlatabileceğin özel ama kesinlikle baştan sona senin elinden çıkma bir şeyler olmalı! Hamurunu kendi ellerinle açtığın yumurtalı tagliatelleler hazırla ona!""Peki ya bir vejetaryeni fethetmek istiyorsam?""Sen, bir vejetaryenle mi?""Neden olmasın? Aşkın yolları gizemlidir.""Haklısın... Genellikle biraz özgün insanlardır vejetaryenler; hassas ve biraz da alıngan. Türlü şekillerde pişirilmiş sebzelerle dolu birçok küçük tabak hazırla ona... Ve bırak konuşsun! Kendini anlatmaya bayılır!""Kendimden daha büyük bir partner için?""Senden daha da mı büyük?" diyerek deliler gibi gülmeye başlıyor."Ne demek istiyorsun?" diye bağırıyorum ben de gülerek. Üstüne fırlattığım yastığı özenle yerine yerleştirip o uzman ses tonuyla kaldığı yerden anlatmaya devam ediyor:"Gençlere ve gençlerin yaptığı her şeye bayılacaktır. Yedikleri dışında... Sen gene işi sağlama alıp her zamanki soslarından biriyle bir spagetti hazırla ona. Ve aman şaraba dikkat! Düşük alkollü bir tane seç! Biliyorsun alkol bazen artık çok da genç olmayanları ağırlaştırabiliyor; gecen hayal kırıklığıyla sona ermesin!"Size bütün tarifleri verebilecek kadar yerim kalmadı, önümüzdeki haftalarda devam edeceğim. Şimdilik bu son derece basit ama leziz tarifi not edin... F. birçok erkeğin aklını başından almış bir kadın olmanın yanı sıra inanılmaz bir aşçıydı. Öyle ki "Aşkın yolu mideden geçer" sözünün onun için söylenmiş olduğunu düşündüm hep... İznik seramiklerinden oluşan o muhteşem koleksiyonunun önüne dizilmiş Osmanlı işi bronz şamdanlarında yanan mumlarla aydınlattığı, o Boğaz'a bakan salonunda ağırladığı "kurban"ına hazırladığı yemekler için gösterdiği özeni, harcadığı emeği hâlâ hatırlıyorum... İnanılmazdı! Malzemesi: Çok büyük olmayan bir parça nuar, tereyağı, adaçayı, biberiye, 2 bardak beyaz şarap, un, tuz ve karabiber. Yapılışı: Nuarı kasaba çok ince dilimler halinde kestirin. İki tarafını da özenle una bulayın. Tereyağını, adaçayı ve biberiye ile birlikte eritin. Eti de tencerenin içine alıp biraz pembeleştirin. Her iki yanı da pembeleştiğinde şarabı, tuzu ve karabiberi de ilave edin... Afiyet olsun ve iyi şanslar! Beyaz şarapla pişirilmiş nuar