“Artık bambaşka bir hayatım var”

Yeni filmi “Can Tertip” bu cuma vizyona girecek olan oyuncu Ümit Erdim crossfit yaparak yaklaşık 1.5 yılda 122 kilodan 94 kiloya indi. Artık kesinlikle o kilolu günlerine geri dönmek istemediğini, hatta rol için kilo alması gerekse de kabul etmeyeceğini söylüyor. Erdim bu arada bir sağlıklı yaşam dergisi çıkarmak için hazırlıklarını sürdürüyor.

“Mesleğimi sadece göbeğimle yapıyorsam başka iş arayayım”

-Kilo vermeye nasıl karar verdiniz ve bu süreçte neler yaptınız?

2010’un ağustosunda 142 kiloyken başladı süreç, 2.5 yılda 20 küsur kilo verdim ama disiplinsizdim. 2012’de “Benzemez Kimse Sana”da yarışmıştım. 2013’te Seyfi (Dursunoğlu) abiyi ziyarete gittiğimde uğurlarken bana bir laf çaktı, “Bir daha zayıflamadan gelirsen bu eve giremezsin” dedi. O sırada 122 kiloydum. Peşinden şu an çalıştığım salonun sahibi Ertan Balaban crossfit salonu açtığını söyleyince bunlar işaret dedim. Hocam Erinç Taşdemir’le çalışarak 1.5 yılda 25 kilo verdim. Antrenmanlar haftada dört günün altına düşmedi. Sabah 7’de antrenman yapıp sete gittim. 1.5 yıldır kahvaltı dışında ekmek yemiyorum, tatlı yemiyorum, çaya ve kahveye şeker atmıyorum, asitli-şekerli içecek içmiyorum, o kadar. Güreşçilerin yaptığı gibi bir kahvaltı yapıyorum; tahinler, pekmezler... O yüzden belki hâlâ göbeğim var. Şu an 94 kiloyum. 31 Aralık’ta 85 kilo olmak hedefim. Crossfit’e devam ediyorum, beni bırakana kadar bırakmam. Hafta sonu sahilde koşuyorum, haftada bir wakeboard yapıyorum, bir de yüzmeye başlama düşüncem var.

-Kilo verdikten sonra gelen projelerde değişiklik oldu mu?

Kısmen oldu. Seyirci ne düşünür, eski haline alışkınlar gibi düşünceler oldu. Dizi için buluşuyoruz, beni görünce “Acaba olur mu, nasıl olacak” diyebiliyorlar. Ben zaten bu mantıkta yapmayalım diyorum. Gerçekten 12 yıldır mesleğimi sadece göbeğimle yapıyorsam zaten kendime başka bir iş arayayım. Her şeyden önemlisi benim sağlığım, iyi hissetmem. Kimse kusura bakmasın, “Kilo yakışıyor, öyle daha sempatiktin, oyunculuğunu etkileyecek mi?” gibi söylemlere kulak asmıyorum. Gelen roller de kendi stilimde işler. Şimdilik büyük problemler yok hayatımda. Olsa da sorun değil, tekrar kilo almayacağım.

- Hayatınızda neler değişti?

Merdiven çıkabiliyorum, koşabiliyorum. Bunlar hayatımda olmayan şeylerdi. 100 metre ilerideki bakkala arabayla giden, hareket etmeyi sevmeyen, tembel bir adamdım. Şu an bambaşka bir hayatım var. Bir de sokakta laf atıyor herkes. “Çok kilo vermişsin” diyorlar ya da yanımdan geçtikten sonra konuşuyorlar. Bir restorana girdiğimde masalarda konuşulan şey ne kadar zayıfladığım.

“Bacaklarımın çok güzel olduğunu düşünüyorlar”

-Nasıl tepkiler alıyorsunuz arkadaşlarınızdan? Kadınların ilgisinde bir artış oldu mu?

Benden sonra spor yapmaya başlayan arkadaşlarım oldu, biraz öncü oldum. Yorulmuyor musun diye gıpta ediyorlar. İlgi konusuna yok desem yalan olacak. Şimdi çok yakışıklı olduğumu, bacaklarımın da çok güzel olduğunu düşünüyorlar. Instagram’da sürekli bacaklarımla ilgili yorumlar var.

-Bir de otomobil yarışlarına katılıyorsunuz. Ralli merakınız ne zaman başladı?

Halıda otomobil yarıştıran bir çocuktum zaten. 17 yaşındayken, arabalar finish yerinde 15 saniye fazla görünüyor diye kendimi orada görevlendirterek bir ralli organizasyonunda gönüllü görev aldım. Amacım arabalara daha yakın olmaktı. Yarışmak için bir yarış otomobili satın aldım geçtiğimiz yıl. Volkan Işık’la çalışıyoruz, Neo Motorspor takım direktörü Adil Küçüksarı’nın çok emeği var. Bu yıl Türkiye Ralli Şampiyonası’nda şampiyonluk iddiamı kaybettim, 2016’da yarıştığım grup N kategorisini birinci bitirmek hedefim.“Dergi işini düzgün yapma peşindeyim”

-Bir dergi çıkaracakmışsınız. Okuyucuyu ne bekliyor?

İngiltere’de yayımlanan sağlıklı yaşam dergisi Health&Fitness’ın Türkiye haklarını Doğan Kabak ile satın aldık. Onun 14 yıllık yayıncılık geçmişi var, ben de iş girişimlerini ve dergi işini severim. “Kilo verme kahramanı” olarak 1.5 yıldır göz önünde olmam da bu duruma uydu. Üç dergi planım vardı bu işe başlarken, bu ilki. Bu dergide spor, sağlıklı yaşam ve lifestyle durumu var. Bir SPA merkezini de, yoga konusunu da görebileceksiniz. Yüzde 60 yerli içerik kullanacağız, bizden daha çok şey olsun istiyoruz. Aktif olarak ben bir şey yapsam mı diye düşündüm ama öncelikle işi düzgün yapma peşindeyim.

O yüzden en azından ilk sayılarda beni görmeyeceksiniz. Başarılı bir ekip var. Sanıyorum ekim ayında ilk sayımız çıkacak.

CUMA VİZYONDA

Yeni filmim “Can Tertip” bu cuma vizyona girecek. Karakterim “Şakir Tahta” hanutçuluk yapan, herkese borcu olan, herkesi bir şekilde kandıran biri. Mafyadan kaçmak için askere gidiyor, sonrasında gelişen iyi bir hikaye... Yönetmenimiz Burak Kuka, iyi bir kadro var.